Dr. Yakup Dıvrak

Dr. Yakup Dıvrak


Ve Kadınlar, Bizim Kadınlarımız...

Ve Kadınlar, Bizim Kadınlarımız...

Ve kadınlar
Bizim kadınlarımız.

Nazım HiKMET

Yazdığımız gazetenin adı ``Muhalif.`` Ben de `68li ruhumla çoğu pozisyonda `muhalif` olduğuma göre, genellikle yazının sonuna konan `not`umuzu buraya koyalım; çünkü çok önemli: 
1.) 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlu olsun. Bu notumuzun birincisi.
2.) İkincisi ise şu: Beş kişilik Yayın Kurulu`nun beşinin de
kadınlardan oluştuğu Muhalif Gazetesi'nde yazmaktan onur ve gurur duyuyorum. Bunun örnek olması ve bu örneğin çoğalması umut ve dileğiyle...

Almanya, Üniversiteler ve Şu Bizim Almanlar

Yarım yüzyıla yaklaşan Almanya`daki göçmenliğim sürecinde şu Bizim Almanlar`ı tamı tamına anlayabilmiş değilim. Galiba onlar da bizi anlamakta zorlanıyorlar. Ya da anlamak istemiyorlar belki de...

Bazen insana öyle soru sorarlar ya da öyle bir şey teklif ederler veyahutta davranışta bulunurlar ki; şaşar kalırsınız, küçük dilinizi yutarsınız ve hatta kanınız donar damarlarınızda... Örneğin aileyi bahçenize davet edersiniz, kalkar bir demet çiçekle gelirler bahçeye. Örneğin 43 yıldır tanıdığınız birisi, „``Emekli olunca Türkiye`ye dönecek misiniz?` diye sorar. Otuz yıldan fazladır ailecek görüştüğünüz bir Alman ailenin hanımı eşinize, ``Türkiye`ye gidince başını kapatıyor musun?``diye sizi hayretler içersinde bırakır.

Ama, yiğidi öldür hakkını yeme: Çok medeni ve iyi yanları da var... ``Hiç param yok!`` diyen Alman`ın 7.000,00 avrosu vardır bankada. `Kefen parası` diye adlandırılır ve bu paraya dokunulmaz. Kaldı ki, devletten veya belediyeden yardım başvurusu yapılınca bu miktar nazarı dikkate alınmaz. Tatil parası illa da aydan aya biriktirilir. Alışverişe hemen hemen hepsi bir `alışveriş listesi`yle gider. Çok dayanışmacı yanları da vardır doğrusu. Dini bayramlarından önce çok bağış yaparlar. Bu, Noel Bayramı`nda zirve yapar... Bu alanda, eksportta olduğu gibi, sık sık dünya şampiyonu olurlar.

Arabanın icadı, hibrit motor buluşu ve Aspirin Almanların hanesinde yazılıdır. Hobi Bahçesi (Schrebergarten) bir Alman buluşudur. Bu birleşik kelimenin ilk kelimesi `Schreber` bu buluşu yapan kişinin adıdır. Tabii ki soyadı `Garten` ise bahçe anlamında. İnsanlara bebeklikten, en geç çocukken diğer insanlara soyadıyla hitap edilmesi gerektiği öğretilir. Mecliste kabul edilen kanun, o kanun teklifini veren politikacının adını, `tabii ki` soyadını taşır. Örneğin ``Riester-Rente`` gibi... Her bir Alman ortalama 6 kuruluşa (derneğe/sendikaya/partiye/kiliseye vb.) üyedir.Öyle sanıyorum ki bu alanda da dünya şampiyonu olmalılar.


Bir Alman`ın bizdeki gibi öyle 50-100 arkadaşı olmaz. 2-3 arkadaşı vardır bir Alman`ın, bilemedin en fazla 4-5... Doğruya doğru, bu arkadaşlar arkadaşlığın hakkını verir. Ev taşımalarda, herkes kendi meslek alanında arkadaşına yardım eder. Öyle Türkiye`deki gibi arazi olma olayı yoktur... Şu bizde bence yanlış yorumlanan `Alman usulü`de pek öyle bizim anladığımız gibi değildir. Davet edilmişseniz hesabınız ödenir. Onun dişinda, herkes canı ne istiyorsa onu yer ve paşa paşa öder. Her iki durumda da sipariş verirken rahat durumda olursunuz ve ne yiyeceğinizi seçerken `acaba?` diye düşünmek durumunda kalmazsınız.

Almanlarla konuşurken rahat olabilirsiniz. Ama, şu 2 şeyi asla sormayın: Bir maaşı ne kadar; 2 oyunun rengi... Kimse kimsenin mezhebini sormaz zaten.

Corona Salgını`ndan önce, seyahat etmede Dünya şampiyonu idi Almanlar. Tıpkı ihracatta olduğu gibi. Ve son üç yıldır devlet bütçesi yaklaşık üçyüz milyar avro fazla veriyordu. Corona günlerinde kısa çalışma yapan fabrikaların işçilerine `kısa çalışma ücreti`ni iş ve işçi Bulma Kurumu`nun vermesi, orta ölçekli firmalara ve restoran, kaffe vb. iş yerlerine deklare ettikleri kazanç üzerinden yardımda bulunmalarının sebebi ağzına kadar dolu olan hazine...

Almanya`da eğitime ve AR-GE çalışmalarına ayrılan para yaklaşık 280 milyar avro. GSMH`nin %9`u. Türkiye`deki bu rakamlar şöyle: 18 milyar avro ve yaklaşık %3. `da en çok ormana sahip olan Almanya`da 107 Üniversite, 213 Yüksekokul, 52 Güzel Sanatlar Akademisi, 6 Eğitim Bilimleri Yüksek Okulu, 16 Teoloji Yüksek Okulu ve 30 Yönetim Bilimleri Yüksek Okulu olmak üzere, akademik eğitim veren 424 Yüksek Okul var.

Bu Alman Üniversitelerinden üçü (3`ü) Dünya sıralamasında, en iyi 50 üniversite arasında: LMU München(32), TU München(44) ve Ruprecht-Karls-Universitşt Heidelberg(47). (Bu son üniversitede okumak ve önce araştırma görevlisi ve daha sonra eğitim görevlisi olarak çalışmak büyük bir onurdu bizim için.) Dünya`daki en iyi 50 üniversite içersinde 8, ilk 200 üniversite arasında ise 23 Alman Üniversitesi bulunmaktadır.

Yüzölçümü Türkiye`nin yarısı kadar olan Almanya`nın nüfusu Türkiye`ninki ile hemen hemen aynı, 83 milyon da. Her 4 kişiden birisi ya göçmen ya da göçmen kökenli Alman yurttaşı. Yaklaşık 44 milyon sigortalı çalışan ve 23 milyon emekli var. Taşıt sayısı 66 milyon ve bunun 45 milyonu binek arabası.

Almanya`da çocukların, gençlerin ve yetişkinlerin devam ettiği 25.000 futbol okulu var. Buralar yerli ve yabancı herkese açık. şimdi soralım: Niye bir Franz BECKENBAUER, bir Gert MÜLLER veya bir Mesut ÖZİL veyahutta bir ilkay GÜNDOĞAN Almanya`da çıkıyor, Türkiye`de değil?

Her şeye rağmen umutluyuz. Bu bir gelişme, sanayileşme, kalkınma ve eğitim meselesi, süreci... Biraz daha zaman alacak Türkiye`de bu süreç. Ama, sonuçta her şey güzel olacak. Her şeyin güzel olması için düzenli ve yoğun bir şekilde çalışmak kaydiyla.

telif


Dr. Yakup Dıvrak Kimdir?

1950 Zile - Tokat doğumlu. İlkokulu ve orta okulu Zile`de (Julius SEZAR’ın Veni-Vidi-Vici dediği şehirde); liseyi Zile, Ankara ve Malatya`da okudu. Öğretmen Vekili olarak çalışırken, Tokat İlköğretmen Okulu`nu dışardan bitirerek kadrolu öğretmen oldu. Zile`de ilkokul öğretmenliği yaparken, 1973 yılında istifa ederek, eşiyle birlikte, yüksek öğrenim için Almanya`nın Heidelberg kentine gitti. Yüksek öğrenimi esnasında çok çeşitli işlerde çalışarak okudu. Uzun süre Heidelberg Üniversitesi`nde doktora çalışması yaptı ve bu üniversitede, Heidelberg Yüksek Öğretmen Okulu`nda, Rheinland-Pfalz Eyaleti Eğitim Bakanlığı`nda araştırmacı, asistan, koordinatör ve danışman olarak çalıştı. 2010 yılından bu yana, dönüşümlü olarak hem Almanya`da (Heidelberg`de ve Berlin'de) hem de Türkiye`de (Ankara`da ve İstanbul`da) yaşayan Yakup DIVRAK emeklidir ve halen eğitim danışmanlığı yapmaktadır. Evli ve iki çocuk (Kız: Mahir Deniz ve Erkek: Mustafa Serol) babası olan Dr. Yakup Dıvrak CHP, SPD ve GEVV (Bilim ve Eğitim Sendikası) üyesidir.

Makale Yorumları

  • Yakup DIVRAK08-03-2021 17:57

    Degerli Okuyucularim, Dostlar ve Gencler!Bu gün MUHALiF`te cikan yazimdan sonra, özelimden WhattsApp, Messenger, Facebook, E-Mail, telefon vb. üzerinden 500`den fazla mesaj aldim: Sorular, elestiriler, öneriler ve övgüler. Tesekkür ederim. Ama, bunlari tek, tek cevaplama imkanim yok.Lütfen, bunlari WhattsApp üzerinden yazarsaniz, Almanya`yla ve Almanya`da yüksek ögrenimle ilgili sorularinizi dile getirirseniz, önümüzdeki dönemde bu sorulardan hareketle konulara deginebilirim.Heidelberg`den dostca selam ve saygilarimla.Yakup DIVRAK

  • Ahmet DİVRİKLİOĞLU08-03-2021 11:26

    Güzel bir inceleme yazısı olmuş, yüreğine kalemine sağlık kutluyorum

  • Gürsel Yıldırım08-03-2021 10:45

    İyi tahlil. Teşekkür. Toplum olarak eğitimde devrim yapmadıkça seviyemizi artırandayız. Güzel günlere.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar