Füsun Paşa

Füsun Paşa


İlişkilerde dolunayla gelen köklü değişimler bölüm 2

İlişkilerde dolunayla gelen köklü değişimler bölüm 2

Bu haftaki yazımın içinde hem ilişkiler, hem dolunay var. Hayatın içinde zaten neyi ayırabiliriz ki? Hayat bir bütünlük içinde, akışta hareket ederken, ondan ayrı olan, kendini  ayrı gören, hatta bizi başkalarından ayırmaya çalışanlara da, ötekileştirmelere de izin veren bizler değil miyiz? Hadi bunu, tüm ayrımcılıkları, ötekileştirmeleri sonlandıralım ,bitirelim. Konuları ayrı ayrı ele alabiliriz ama bunun bütünün bir parçası olduğunu bilerek yaşamalıyız.   

Böyle bir giriş yaptım, çünkü bu haftanın köşesinde aslında geçen hafta başladığımız, İlişkiler/aldatılma/aldatma ile ilgili açtığımız konuya devam etmemiz gerekirdi ama yarın da dünyanın  dikkat çektiği önemli bir dolunay ve ay tutulması var.  Aslında ilişkilerde yaşanacak tamamlanmalar, yeni anlaşmalar dönemi. Büyük dönüşümler gerçekleşecek. Bu dönem çok daha güçlü, kararlı,net duruşlar , değerine sahip çıkmalar, ne istediğini bilerek cesaretle yeni yollar belirleme zamanı. Gökyüzündeki oluşumlarda bunda çok etkili olacak. Sonuçta pause tuşunda bekletilen hayatlar play moduna geçecek.  İşte bu yüzden iki konu bir arada, bir bütün olarak okuyun lütfen bu yazıyı.

Gökyüzünde olan bu güçlü değişimler, yeryüzünü etkilemiyor mu? Birbirinden ayrı mı? Ya da geçen haftaki yazımda, ilişkilerde aldatma konusunu işlerken sadece evlilik içindeki, kadın-erkek ilişkisinde yaşanan konuları mı işliyoruz sanıyorsunuz. Öyleyse yanılıyorsunuz. Tüm ilişkiler buna dahil.Tabi ki bütünsel bakıyoruz hayata ve tüm yaşananlara. Hayat çemberimizin içinde her şey dahildir ve aslında birbiriyle bağlantılıdır.Bir döngü içinde birbirini tamamlar.Birbirinin uzantısıdır. Yalan söylemekte, başkasıyla sevişmekte, arkadan iş çevirmekte,kandırmalar  hepsi bir aldatmadır.

 Karısını/ kocasını aldatan, yalanlar söyleyen, dostuna, patronuna, ana babasına,kardeşine bunu yapmaz mı? Ailesinde söylediği yalanları eşine,patronuna,çalışanına  söylemez mi?  Bu arada ne yapıldığını ve neyi normalleştirdiğinizi anlamanız için özelikle yaşanan şu örneği vermek istiyorum. İstemedikleri bir durum karşısında çiftler bir olup  aileye yalan söyler.Hatta karı koca bazen bunu birlikte gülerek yaparlar, birbirleri arasında bu yalanlar olduğunda ise kıyametler kopar. Neden aileye söylenen yalanlar, onları aldatmak, kandırmak normal oluyor da birbirinizde yaşandığında olay oluyor?  Aile değersiz mi? En değerlimiz ailemiz değil mi? İşte bu normalleştirmeler aslında kişiler arasında güvensizlik sorununun başlangıcı oluyor.  Farkında bile olmadan, bilinçaltınıza yerleşen bu durum, sizin ilişkilerinizi şüpheler duyarak, sorgulayarak,suçlayarak yaşamanıza neden olur. Yalanlar, aldatmalar, kandırmacalar bir alışkanlık haline gelebilir. Böyle yaşayan bu  kişiler patronuna, hastayım der işe gitmez kandırır aldatır, onun eşi ben hasta oluyorum dediğinde olay olur. Evde iş yapmamak için, istediğim yere gitmemek için, seks yapmamak için hasta oluyor, devamlı hasta, hep bir yeri ağrıyor çok sıkıldım denir. Aileden bunu gören çocukta okula gitmemek,yemek yememek, odasını toplamamak için yalan söyleyerek öğretmenini, ailesini aldatır.  Bunlar çok basit anlattığım örnekler ama yaşanan bu zinciri takip edebiliyor musunuz? Lütfen olanları bütünsel bir döngü içinde görün. Her şey birbirine bağlı ve birbirini takip ediyor. Olumsuzlarda olumlularda. Buradan anlayacağınız iyi şey ise olumlu tarafından, farklı bakalım. Böyle bir zincirleme olan hayat içinde,

 'Bir yerde değişimi gerçekleştirdiğimde, tüm yaşam alanlarımda da bu değişimi yaşayabilirim' diyebilirsiniz.  Yeni bir karar alabilirsiniz. Her şartta, ne olursa olsun, her şeyi göze alarak dürüst olmaya başlarsam hayatımın her alanında dürüst ve net bir şekilde yaşarım ve örnek olurum. Zincirleme giden hayatlara, olaylara  ya iyi yönde değişerek  ya da alışkanlıklarınıza tutunarak devam edebilirsiniz. tek farklı adım bir çok değişimi getirecektir bunu hep hatırlayın.

19 Kasım Dolunay ve ay tutulmasında yaşanacak KÖKLÜ değişimler neler olacak ?

Öncelikle dolunay zamanlarında ne yapmalı? Nasıl davranmalı? Neleri  bırakmalı ve değiştirmeli işte bunların hepsini  21 Eylül de yazdığım Dolunay yazısında okuyabilirsiniz.

19 Kasım da gerçekleşecek  tutulma ne anlatıyor?

Kendinle, hayatla,işinle, eşinle,ilişkinle dostunla , ailenle, sağlığınla her anlamda köklü değişimler. Buna krizde diyebilirsin, yüzleşme ve kabullenme, değişime izin verme ve iyileştirme  zamanı da diyebilirsin.

BİTTİĞİNİ KABULLENMEK, TAMAMLANDIĞINI ANLAMAK, BIRAKABİLMEK, YOLUNU YÖNÜNÜ DEĞİŞTİRMEN GEREKTİĞİNİ İDRAK ETMEK, BEKLEMEYİ BIRAKIP HAREKETE GEÇMEK,  HATALARINLA YÜZLEŞİP YENİ YOLLAR ÇİZEBİLMEK YAŞADIĞIN HAYATA KİŞİLERE TEŞEKKÜR EDEREK VEDA EDEBİLMEK...KENDİNE HOŞGELDİN DİYEBİLMEK İÇİN, VEDA EDEBİLMEYİ KENDİNE ÖĞRETMEK işte tam da böyle enerjiler içindeyiz.

Köklü değişimlerin gerçekleşmesine destek olacak bu ay tutulması, duygusal  ve eylemsel özgürlük ister. Kişisel olarak inatla tutunduğunuz, adım atamadığınız, kendinizi ertelediğiniz, yapmak isteyip bin bir bahaneyle yapmayı ret ettiğiniz hayalleriniz, planlarınız, ilişkileriniz, para bilinciniz her şey dahil olmak üzere, güçlü bir şekilde sizi değişimlere bana göre ise büyük bir şifaya iyileşmeye  götürüyor.  Bugüne kadar anlamadığınız hikayelerinizi anlamanız ve değişimi başlatmanız için belki aynı şeyleri tekrar tekrar yaşayacaksınız.  Sanırım bu sefer biraz zorlamada olacak. Bu ne demek? Hayatınızdaki kişiler, olaylar hatta eviniz bile sizi zorladığında artık onları, bir şeyleri suçlamayı, yargılamayı, şikayetleri, bana yaptı demeleri, kendinizi kötü hissetmeyi bırakın ve size hayatın seslenişini duyun. Kırmızı ışıklar yanıyor demektir.

Belki size 'Artık yeter, bırak beni,  bu kadar zorlama, bu kadar bana yapışma, git' diyor. Yolundaki yönü değiştirmen gerekirken sen eğer hala o alanda kalmak için ısrar ediyorsan, gitmek için kendini güvensiz hissediyorsan, yaşadığın şartlar ve durumlar daha da zorlaşabilir. Bu bir ipe asılıp, bırakmamak gibi canını acıtacaktır. Bu yüzden farkındalıkla olan her şeye tüm yaşananlara bak. Gerçekten buna ihtiyacın var mı? Israrla, inatla o alanda kalmak için,kendinden bu kadar vermeye  her şartı bu kadar zorlamaya ihtiyacın var mı? Tutunduğun alan sana güvenli geliyor mu yoksa sadece alışkanlık alanın mı? Güvende olduğunu hissetmen için ne gerekiyor? Daha yüksek maaşlı başka bir iş mi? Bunun için bugüne kadar ne yaptın? Belki kendi işini kurman gerek. Hep o içsel sezgilerle sana gelen ve senin de söylediğin o muhteşem hayallerin için belki artık adım atman, yürümen gerek. İlişkide yaşıyorsan bunu ,belki çok fazla tutunuyorsun ve sana iyi gelmeyen kişiyle hayallerini yaşamak istiyorsundur. Başka bir kişiye aşık olmak ya da sadece bir ilişki yaşamak bu sorunu çözecek mi dersin yoksa bırakabilme cesaretinde olmak ve yoluna tertemiz, ne istediğini bilen bir insan olarak devam edebilmek mi çözüm? Daha çok paraya mı bağlıyorsun hayatındaki sorunların çözümünü? Bunun için ne yaptın? Neyi farklı yaptın? Başka gelir kapılarını araştırdın mı?  Harcama bilincini değiştirdin mi? Yoksa kendini tükettiğin gibi parayı da yok ederek ve tüketmeye çalışarak mı harcamalarını yapıp,hala borçlar içinde yaşıyorsun. Yatırımların sonuçsuz mu kalıyor hatta para mı kaybediyorsun? Belki o yatırım araçları senin için uygun değil.  İş ve tüm ilişkilerde,  bırakmayı bilmek, zorlamayı bitirmek önemli.  Bu ille bir boşanmak ,işten ayrılmak,dostluğu bitirmek değildir. Bazen içsel olarak o tutunduğun şeyi , OLDURTMAYI bırakmak, benden bu kadar daha fazla bunu kendime yapmayacağım, bitti,  ayrılıyorum, bırakıyorum,ben bu kadar yapabildim ...diyebilmek ama bunu tüm kalbinle kendini seçerek yapmak, bir çok durumu iyileştirebilir, en kötü ilişkileri bile dönüştürebilir çünkü artık zorlama bitmiştir  ya da gerçekten gitmesi gereken gider, bitmesi gereken biter.Kopması gereken ilişkiler kopar. Tamamlanan bir yolculuğun bitmesi gibidir. Artık herkes farklı yönlere gitmelidir. O zaman gelmiştir. Sadece cesaretle kendine güvenerek buna izin ver. olanı olduğu gibi kabul etmeyi öğret kendine. Bulunduğun alanların,durumların, duyguların bu köklü değişim dönüşüm zamanında,   belki de çabayı artık kendin için göstermelisin.

Sana iyi gelmeyen, enerjini tüketen şeyleri sonlandırmalısın. Kendini gör ve bunu yap ya da sana bunu yapmak için zorlu deneyimler geldiğinde farkında ol gereğini yap. Bu senin hayatın. Senin atacağın adımların olacak. Bu oyun senin. Korkular ve endişelerle yaşadıkça bunları yapamazsın. Zihnini sustur. Bahaneleri yok et çünkü onlar zihninin eseri. Gücünü onlara değil yaşamak istediğin hayata odakla. Gerçeği gör. Üstünü örttüğün, yok saydığın dediğin her şeyi kaldır. Sanki çözümlerin olduğu bir alana yerleşmişsin gibi düşün. Ruhun ve kalbin  enerjini senin nasıl en verimli şekilde kullanacağını ve sana iyi gelecek tüm çözümleri çok iyi biliyor. Bütünleş kendinle.

Bırakmayı, teşekkürle, saygıyla, sevgiyle bırakabilmeyi öğrenmelisin. Bırakmanın güvenli olduğunu kendine öğretmelisin. Telefonda alan açmak en sevdiğim örnek. Dosyalar, resimler, bilgiler doluyken devamlı uyarılar geliyor. Telefon kilitleniyor. Yeni  bir foto bile yükleyemiyorsun. Yer kalmadı, silin diye devamlı uyarı mesajları geliyor. İşte hayatta böyle, bu dolunay ve tutulma zamanları artık kırmızı ışıklara döndü. Dur ve  yeni alan açman için eskiyi temizle, bırak diyor. İnatla o temizliği yapmadıkça telefon ya bozuluyor kullanılamaz hale geliyor, değiştirmek zorunda kalıyorsun ya da alan açıp yeni hikayelerine özgür iradenle kolaylıkla yer veriyorsun.

İşte bu yaptıkların ve yapmadıklarının değişiminde olunan bir zaman dilimindeyiz.

Yapmadıkça zorlanacaksın, yaptıkça özgür olacaksın.

Kendine yeni alanlar açmak, bence çok konforlu ve güvenli olacak.

Özellikle bu dönemlerde  kendine çok iyi bakmalısın. Ruhsal, zihinsel, bedensel, enerjisel, duygusal  detoks gibi gerekli tüm temizlikleri, tüm yaşam alanlarında yapmak daha kolay dengede kalmanı sağlayacak.  Sahip olduklarına bak. Olana, gidene, gelene her şeye teşekkür et. Neye ihtiyacın var gör ve anla. Baskılara izin verme, korkma, kimseye de baskı uygulama.Baskıya rağmen, korkuya rağmen yapman gerekenleri yap.  Bu dönüşüm enerjileriyle hayatın içindeki sen ve hayat ilişkini konforlu ve güvenli bir alana taşıyabilirsin. Kendi değerine nasıl sahip çıktığını kendine göster. Her şey sana bağlı. Senin çabana bağlı. Artık başkaları için yaptıklarını şimdi şu anda kendin için yaparak kendine en güzel hayatı armağan edebilirsin. 

Bir diğer sana yardımcı olabilecek şey aktüel olmayan (... arayacağım, alacağım, yapacağım, düşünüyorum, bekliyorum vs)  zihninde tuttuğun tüm hedefleri,planları bırak. Onlar için adım atmıyorsan, zihninde tuttukça sana yük olur. Yorgun ve isteksiz olursun. Gerçek anda şimdi de kal. Değişimlerle akışta olman için enerjini yükseltmeye ihtiyacın olacak.  Seni yoran, üzen, buna ısrarla devam eden insanlarla bazen hiç tartışmaya bile girmeden sadece artık bana iyi gelmiyorsun diyebilirsin. Konuşma tarzını, iletişim şeklini, hem dürüst olup hem kendi değerine sahip çıkarak değiştirebilirsin. Bu dönem nefret, öfke, kızgınlıklar, ilişkilerde patlamalar, sonlar,bitişler olduğunda şaşırma.  Bu bir bozulma dönemi değil bu bir iyileşme dönemi. Senin için de başkaları içinde bu geçerli. En iyisinin gerçekleştiğini bil. Sakinliğini korumak, dengede kalmak çok önemli. Herkes öfkeli ve kızgın zaten ve bu kitlesel olarak çok yoğun, sen sevmek için adımlar at.  Her durumun içinde bir sevgi vardır. Buna odaklan.  Kendini sevmek, hayatı sevmek, kendini seçmek, sevdiğin şeyleri yapmak, yaşamak kendini mutlu etmek için zaman ayır kendine.

Beslenmeni , zihnini, alışkanlıklarını, duygularını , davranışlarını sen yönet her şeyini seni mutlu edecek şekilde değiştirebilirsin. Sen gerçekten istedin mi hayatını kolaylaşır.

Şöyle düşün yeni bir konfor alanı yaratıyorsun. O alanda ne olmasını istersin? Nasıl yaşamayı hayatında nasıl insanlar olmasını, sana nasıl davranılmasını, sevgiyi nasıl yaşamak istediğini belirle.  Nasıl bir iş yapmayı, hangi işin sana mutluluk vereceğini düşün ve yarat o alanda.Nasıl bir para kazancının olmasını nasıl bir sosyal hayatının olmasını, hayallerini, hangi duygu ve düşüncelerle o alanda yaşamayı istersin her şeyi yerleştir bu alana ve bundan sonra kimsenin sana neyi başarıp başaramayacağını söylemesine izin vermeden, tüm gücünü, enerjini o alanda tut. Sanki hayatın içinde 3 basamak yukarı çıkmışsın gibi bak kendine. Ne görüyorsun o alanda ve kendinde? Ne olsun istiyorsun hayatının bu değişim geçişinde?

Dikkat etmen gereken ve iyi yönetmen gereken durum ise bu tip köklü değişim zamanlarında sadece farkındalıkla yaşamak, olana izin vermek, kabullenmek, yeni seçimler ve eylemler içinde olmak hayatınızı kolaylaştırır. Bunu yapmanızı istemeyen kişiler olabilir. Özellikle en sevdikleriniz öfke ve kızgınlıkla, sizin onlara bağımlı olmanızı isteyerek, sizi yönetmek için korku salarlar. Başaramazsın yapamazsın derler ya da yap da görelim derler, bazen kaybetme korkunu tetikleyecek şekilde tehdit ederler ve birçok yol denerler.  Bununla birlikte size inanan destekleyecek kişilerde olabilir? Hangisinin yol arkadaşın olacağına sen karar vereceksin.

İşte kararlı, net, güçlü bir duruşla bu durumlar karşısında ne istediğini bilmek burada önem kazanır.

Kendine dürüst olmak en güzel başlangıçtır. Yaşadıklarını, kendini, hayatını tüm çıplaklığıyla, yalansız kendini kandırmadan, tam anlamıyla her şeyle yüzleşmek bence en güzel başlangıç olacaktır. Buna niyet etmek bile çok değerli. Yalansız, dolansız, aldatmalar olmadan, dürüstçe cesaretle  yaşansın hayatlar.

Sonuçta aldatmak nedir ki? Başkasını mı yoksa kendini mi aldatıyorsun ? bence cevap ortada.

Şimdi önüne bak, kendine bak,  tamam mısın? Nerede kalacaksın? Ya da yeni yolculuğa çıkmak için hazır mısın? Hazırsan, yeni kararlarınla, yeni konforlu  alanın seni bekliyor.  Seçimler, kararlar senindir.

Bu tutulmalar,dolunaylar,  dönüşümler hepimizin hayatına ışık ve sevgi,iyilik ve güzellikler getirsin.

Tabi ki bol bol eğlence ve kocaman gülümsemeler ve şahane kutlamalarla dolsun.

Işık ve sevgiyle kalın.

telif

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar