Fransa bir süredir bilim ve siyaset dünyasını sarsan bir ensest (aile içi cinsel ilişki), pedofil (çocuğa cinsel düşkünlük) ve tecavüz skandalıyla sarsılırken ikinci bir cinsel tecavüz bombası daha patladı.
Birincisi Fransa’nın eski Dışişleri ve Sağlık Bakanlarından, Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü (Medecins Sans Frontieres ) kurucusu Bernard Kouchner’ın kızı Camille Kouchner’ın yazdığı anılarıyla ortaya çıktı. “La Famiglia Grande” (Muhteşem Aile) isimli anılarında 45 yaşındaki Camille Kouchner, otuz yıl önce ikiz erkek kardeşinin, üvey babaları Olivier Duhamel tarafından defalarca tecavüze uğradını yazıyor.
Anılar kitap olarak basılmadan Le Nouvel Observateur dergisiyle Le Monde gazetesinde tefrika edilince kıyamet de kopuyor. Anılar daha sonra kitap halinde de basılıyor. Duhamel kim derseniz. Efendim, bu zat-ı şahaneleri anayasa hukuku uzmanı bir profesör ve yıllardır Fransa’nın en ağırlıklı yüksek eğitim kurumlarından olarak kabul edilen Science Po ya da Science Politique’in Vakıf Başkanı. Science Po, bizim Mülkiye olarak adlandırdığımız A.Ü Siyasal Bilgiler Fakültesi’nin benzeri bir yüksek öğrenim kurumu.
Yetmiş yaşındaki Duhamel Fransa bilim çevrelerinde son derece ağırlığı olan, burnundan kıl aldırmayan, son derece kibirli bir kişilik olarak tanınıyor. İşte bu kişilik, yıllar önce daha delikanlılığa yeni ayak basan bir çocuğa, üstelik üvey oğluna defalarca tecavüz edebiliyor. Üvey evlat Camille Kouchner’in anılarının yayımlanmasıyla birlikte ortalık ayağa kalkıyor. Duhamel iddiaları önce reddediyor. Hayal ürünü, kişisel garez yüzünden atılan iftira diyerek kendini savunmaya çalışıyor, ama...
Science Po’nun müdürü Frederic Mion aynı fikirde değil. Mion, uzun bir suskunluktan sonra Duhamel’e yönelik suçlamaları bildiği halde sustuğunu kabul ederek görevinden istifa etti. Daha önce de Duhamel’in yakın arkadaşı olarak bilinen İle-de-France Belediye Başkanı Marc Guillaume Science Po Vakfı yönetim kurulu üyeliğinden ayrılmak zorunda kaldı. Burnundan kıl aldırmayan, kibir abidesi Duhamel’in ise Science Po’dan gitmek zorunda kaldığı, insan içine çıkacak yüzü kalmadığı için bir yerlerde saklandığı söyleniyor.
Skandal patlak verince baba Bernard Kouchner bir açıklama yapıp, ”Onlarca yıldır ailemize karabasan yaşatan bu sırrın ortaya çıkmasından çok memnunum. Ailemiz artık rahat bir nefes alıyor. Böylesine cesur olduğu için kızım Camille’yle gurur duyuyorum” diyor. İlginçtir, kaderin cilvesine bakın. Fransız 1968 kuşağı sayılan başta Bernard Kouchner, Jean Paul Sartre, Michel Foucault, Jacques Derrida ve Simone de Beauvoir gibi entelektüel takımı, cinsel serbestlik söylemi altında cinsel ilişkide rıza yaşının 13’e indirilmesi yolunda 1977’de bir kampanya başlatmıştı. O dönem pek çok solcu Fransız entelektüel bu kampanyaya imza atmıştı. Etme bulma dünyası, diyeceğim ama dilim varmıyor. 14 yaşında küçücük bir erkek çocuğunun bunda suçu ne?
İkinci seks skandalı ise ünlü Fransız sinema oyuncusu Gerard Depardieu tarafından tetiklendi. Yetmiş iki yaşındaki Depardieu hakkında ilk suçlama adı saklı tutulan bir kadın sinema oyuncusu tarafından yapılmış ama şikâyet takipsizlikle sonuçlanmıştı. Yirmili yaşlarında olduğu söylenen sinema oyuncusunun arka arkaya tecavüz suçlamasıyla yeni başvuruları üstüne Paris savcılığı bu defa harekete geçti ve soruşturma başlattı. Meçhul genç kadın Paris savcılığına baş vurusunda Depardieu’nün Ağustos 2018’de, evinde kendisine tecavüz ettiğini ileri sürdü. Genç kadın ayrıca Depardieu’nün, ailesinin yakın dostu olduğunu da söyledi. Ne diyelim? Ünlü aktör kızcağıza baba şefkati göstermiş demek ki!
Depardieu ise bütün bu suçlamaları ısrarla reddediyor etmesine de Paris Savcılığı’nın hakkında soruşturma açmasını engelleyemedi. Yalnız ortada bir sorun var. On yıldan fazla bir zaman önce Fransa’daki ağır vergi yükünden şikayet eden Depardieu önce Belçika’ya taşınmış, ardından da Rusya vatandaşı olmuştu. Depardieu hakkındaki adli sürecin nasıl işleyeceği merak konusu.
Depardieu’nün de neredeyse torunu yaşındaki bir genç kadına tecavüz ettiği iddiası Fransız sinema çevrelerinde alay konusu oldu. Kimileri Depardieu’nün de tıpkı Duhamel gibi pedofil sayılması gerektiğini söylüyor.
Ah, şu 1968 kuşağı Fransız ekolü entelektüellik yok mu? Entelektüellik adına her şeyi denemek mubahtır, anlayışı... Döner, döner, en savunmasız anında gelir seni vurur be mon cher!
(1)(1)(1).jpg)
Yorum Yazın