Füsun Paşa

Füsun Paşa


Erkeklerde özgüven patlaması ve bitiş çizgisi...

Erkeklerde özgüven patlaması ve bitiş çizgisi...

Şimdi burada anlatacaklarım için herkesi ,bütün( erkekler/ kadınlar) dahil etmiyorum. Ülkemizde olan bir bakış açısından bahsediyorum. İzin verilen ve normalleştirilmeye çalışılan, hala daha devam edilmesi istenen hayatları anlatıyorum. Bu döngülerin kırılması gerektiği için sizlerle paylaşıyorum.

Öncelikle şunu açıklığa kavuşturalım. Beni tanıyanlar çok iyi bilir ki feminist değilim. Kadın ya da erkek düşmanı hiç değilim. Hatta birbirlerine kadınlar şöyle, erkekler böyle diye nitelendirdikleri bazı kelimelerle atıflarda bulunulduğunda, 'Dur bakalım, genelleme yapma' diyenlerdenim. Çünkü, bazı davranış şekilleri yüzünden insanları kimliklere ayırmak ya da etiketleyerek yapılan genellemelerin, insanlara yapılan bir haksızlık olduğunu düşünürüm. Her zaman söylediğim gibi benim için, kadın ya da erkek olmak önemli değil, İNSAN OLMAK İNSANCA YAŞAMAK DEĞERLİ VE ÖNEMLİ.  BİR ARADA SAYGI VE SEVGİYLE, KEYİFLE YAŞAYABİLMEK EN GÜZELİ.

Bunu yapabilmek içinde, geçmişten gelen öğrendiğimiz bakış açıları, bazı ezber davranış şekilleri, kadın ve erkeklere yüklenen anlamlar, inançlar ve beklentiler artık değişmeli. Üzerimize yapışan tüm kalıplardan çıkmalıyız. Artık bu kostüm bize olmuyor. Değişimin ve yeni olanın içinde olmalıyız.

Ben size anlatayım birlikte karar verelim. Bakalım siz ne diyeceksiniz? Hadi başlayalım.

Zaten bildiğimiz ama son 2-3 haftadır da yoğun bir şekilde karşıma çıkan videolar,  haberler öyle çoğaldı ki bu konuyu yazmasam olmazdı. Çünkü ortalarda dolaşan geçmişten günümüze gelen, hala daha bu bakış açısına ve yaşam şekline sahip olunsun diye bazı insanların çabalarının olması dikkat çekici. Bu bilgilerin artarak yayılması şu an yaşadığımız değişim dönemine uygun değil. Neye ve kime, neden hizmet ediyor? birlikte bakacağız.  Boşanmalardaki artış, ilişki ve evliliklerde yaşanan sorunlar, kavgaların, çatışmaların, mutsuz ilişkilerin bu kadar çok olması ise yaşadığımız bu çağda değişime gösterilen dirençler, yaşanan hayatlarda eski  geleneksel bilince yapışarak, yeninin içinde kendin olmayı reddetmek gibi görüyorum. Yetişkinsin hayatın her anlamda değişmiş ama sana çocukken giydirilen bir elbiseyle dolaşıyor gibi yaşıyorsun.

Bu eski yaşam şekline yapıştığımızda, hala bu sistem dikte edildiğinde aynen şu durum yaşanıyor. Teknoloji çağındayız, cep telefonları elimizde, dünya parmaklarımızın ucunda, ev telefonlarının bile tarih olduğu zamanlardayız ama daktilo kullanıp ve telgraf çekerek haberleşmek isteyen insanlara benziyoruz. Gerçekten ülkemizde her anlamda değişmemek, gelişmemek için hatta geriye dönmek için büyük bir çaba gösteriliyor gibi geliyor bana.

Şimdi vereceğim örnekleri lütfen kendi kadın/ erkek kimliğinizin dışına çıkarak bir gözlemci gibi okuyun.

Bir adam çıkıyor diyor ki; 'Kadınlarda gereksiz bir şey gözlemliyorum. Nedense bir kas yapma merakı var. Bak, açıkça söyleyeyim. Erkekler kaslı kadın sevmezler. Hem normal spor yaparlarsa daha iyi sevişirler'

Pardon bu özgüven patlaması nereden geliyor ?

Neden kadınlar erkeklerin beğenip, beğenmeyeceği şekilde yaşamak ve kendilerini şekillendirmek zorundalar. Erkekler kilolu kadın sevmez, çok zayıfta olmayacaksın, kaslı kadın sevmez,  neşeli olacaksın, sorun çıkarmayacaksın, kaç yaşında olursan ol çok bakımlı ve çok güzel olacaksın, yüzün bedenin sarkmayacak yasak.  Trip atan kadın sevilmez, yüksek sesli  kahkaha atana roller biçilir. Bir erkeğin beğeneceği şekilde şık giyineceksin.  Evde güler yüzlü olacaksın, evin düzenli ve temiz olacak,çocuk hastalanırsa gece sen bakacaksın,  mutfakta en iyi aşçı, mükemmel bir anne ve tabi ki yatakta  muhteşem sevişen bir kadın olacaksın.

Çünkü kadınlara bütün bunlar anne karnında yükleniyor değil mi? Paket halinde sanki erkeklere hizmet etmek adına programlanıyorlar. Erkekleri mutlu etme dünyasında mı yaşıyoruz?

 Pardon daha bitmedi! Çalışacaksın, para kazanacaksın, eşinin borçları varsa onları ödemelisin, hatta kredi bile çekmelisin ama sen kendin için harcamalar yaparsan bu büyük sorun olabilir, çok harcama yapıyorsun diye evde kıyamet bile kopabilir . Eğer eşinden fazla kazanırsan suçluluk duyacaksın. Çünkü o bir erkek  ve en iyi kazanan o olmalı. Bir araba veya ev alındıysa taksitleri kadın ödemeli.  Hayatınızda bir sorun varsa onun sorumlusu kadın. Suçlu ve hatalı olan hep kadındır. Böyle anlat anlat bitmez. Bu biraz şeye benzemiyor mu? Kadınlar tarlaya, erkekler kahveye gibi yaşanan hayatlar. Adamların düzenleri asla bozulmayacak.  Onların istediği her şey istedikleri gibi olacak ve kadın her zaman her şekilde MÜKEMMEL OLACAK. PEKİ KADIN BU HAYATIN İÇİNDE NEREDE? BU KADINI KİM  MUTLU EDECEK? NE DİNLENDİRECEK? SEN NE YAPARAK BU KADINI İYİ HİSSETTİRECEKSİN? YAŞAMDA KADIN VAR MI? BU ROL PAYLAŞIMI NE ZAMAN OLDU? NEDEN BU BİLİNÇ DEVAM EDİYOR?

*Bütün burada yazdıklarım hayatın içinde yaşanan gerçek örneklerdir.

Diğer taraftan başka tip bir bilinç var!

Birileri sosyal medyada kadınlara akıllar veriyor. Erkekler ne ister, erkeği nasıl elinde tutarsın? Nasıl kadın olunur? Erkekleri nasıl kendinize çekersiniz? Kendine nasıl bağlarsın? Bunun gibi birçok taktik içeren bilgiler var. Woow olaya bak. Esas acı veren cümleyse şu. Erkeği kapında köpek yapmak!  Bu çok üzücü değil mi? Bu nasıl bir tabirdir?  Hele bunu bir erkek, kadınlara akıl vererek  erkeklere nasıl davranırsa ne olur? diye söylüyorsa ve bu videolar binlerce beğeni alıyorsa olayın gidişatını görebiliyor musunuz? Öyle şeyler söyleniyor ki şaşkınlıkla izliyorum ve okuyorum.

Hatta bu kişi iddia ediyor diyor ki, 'Hiç bir erkek ama dünya üzerinde hiç bir erkek her işi kendi başına çözen kadını sevmez. Eğer bir tercihte bulunması gerekirse hiç bir işi kendi başına çözemeyen kadını tercih edermiş' öyle diyor.  Kendi başına her işi çözen kadınlar tercih edilmezmiş. Çünkü erkek o zaman ben burada bir işe yaramıyorum, bana ihtiyacı yok dermiş.  Daha bitmedi bir de şu taktiği uygulamanız gerekiyor. Akşam eve gelirken, erkek arayıp da bir şeye ihtiyaç var mı? diye sorduğunda!!!  Kadın ne demeliymiş?  Akıllı kadın 'Sana ihtiyacım var 'dermiş... Bak akıllı kadın diyor. Böylece erkek bir işe yaradığını hissedermiş. Erkekler böyleymiş ve bu oyun böyle oynanıyormuş...

Gerçekten mi? Sebep?? 

İnsanların yaşam şekillerine, inançlarına, seçimlerine saygı duyarım. O ona inanıyor öyle yaşıyor diyebilirim. Bununla birlikte kitlelere akıllı olursanız, erkekleri parmağınızda oynatırsınız adı altında bir oyun kurup,  aslında bunun altında erkeklere göre yaşama bilincine hizmet ediyorsa, cici kız ol deniyorsa öz de itaat etmenin modernleşmiş hali  anlatılıyorsa orada durmak gerek.   Ben bunları izlerken ve okurken hala mı diyorum? Kaçıncı yüzyıl, hangi sene, neredeyiz ?diyerek şaşkınlıkla izliyorum.Daha milyonlarca örnek sayabilirim. Hepsi erkekleri memnun etmek üzere kurulan oyunlar. Taktikler üzerine kurulu ilişkiler bilinci. Kimden öğrendiniz bunu?  Bu erkekler üzerine , erkekleri memnun etmek adına kurulan hayatlar için sahip olduğunuz bu özgüven nereden geliyor?

Şunu sormak istiyorum. Bir erkeğe eve gelirken ihtiyaçlar söylenip, o erkek bunları aldığında mı ona ihtiyaç duyulacağını zannediyorsunuz?  Çünkü artık gecenin bir yarısı bile marketler tüm ihtiyaçları tek telefonla getiriyor da!  Taksiler 7/24 çalışıyor ya da kendi arabasıyla bir kadın istediği an istediği yere gidebilir. Evinde tamirata ihtiyaç duyduğunda, istediği tamiratçıyı bulup işlerini halledebilir artık hayatlarımızda her şey çok daha kolay farkındasınız değil mi? Tek başına tatile gidebilir. Tek başına yemeğe gidebilir. Hastalandığında doktora gidebilir.Tek başına her şeyi yapabilir her kadın. Hatta araba lastiği bile değiştirebiliyorlar ve daha da ötesi dünyanın bir ucuna bile erkek olmadan gidebiliyor kadınlar, bunu biliyor muydunuz? Belki unutmuşsunuz diye hatırlatayım dedim.  Gülerek yazıyorum bunları ama gerçekten çok değişik zamanlardayız.

Hangi senede hangi bilinçte kaldınız? 50 yıl önceki zamanda mı yaşıyoruz?  

Korkunuz  acaba erkeklere ihtiyaç duymayan güçlü kadınlar olursa, erkekler ne yapacak olabilir mi? Ne yapacağınızı bir kadını nasıl hayatınızda tutabileceğinizi bilmemek sizi rahatsız ediyor olabilir mi? Bir kadınla nasıl ilişki ve iletişim kuracağınızı, gerçek sevginin, ilginin ne olduğunu bilmediğiniz için eyvah kadınlar güçlendikçe bana ihtiyacı olmaz,' Ben ne yaparım, beni istemezler ' diye yaşadığınız panik olabilir mi? Diğer yandan ise  erkeklerin konforu bozuluyor,halbuki  padişahlar gibi konforlu hayatlar sürmeliler,bu yüzden bu eski bilinç devam etmeli ...oyunları mı bütün bunlar.

Taktikler ve  oyunlarla ilişkiler ne kadar sürer sanıyorsunuz?  Sürmüyor adı üstünde bu bir oyun. Ne kadar bu sahte davranış şekilleri devam edebilir ki? Muhakkak bir yerde gerçek kendini gösterir.

Ayrıca yine bir özgüven patlaması olan başka bir durum daha söyleyeyim size.

Bir kadın bir erkeğe 'Hayır ben seninle bir ilişki yaşamak istemiyorum' dediğinde bu nasıl bir özgüvendir ki kalkıp kadına hayatında başka biri mi var? diye sorulabiliyor. Çünkü ancak o zaman mı ret edilebilir? Burada kabullenmeniz gereken durum çok açık ve net. Hayır! Kadın seni istemiyor.

Peki ya evli bir adamın başka kadınlarla ilişki arayışındaki özgüven patlaması ne? Bütün kadınlar ona hayranmış gibi yaşaması, yalanlar söyleyerek ilişki kurması, parasıyla bütün kadınları her şeye ikna edeceğine inanması, karısıyla ilgili olmadık hikayeler anlatması, nasıl bir kendine güven bu?

Affedileceğini bilen erkeklerdeki özgüven patlaması ne? Aldatan ya da yanlışlar yapan erkeklerin bunu kendinde hak olarak görüp, karım ya da sevgilim bensiz yapamaz diye düşünüp, özür dilerim, hata yaptım derim, zaten iki hediye ile gönlünü alırım,tatile götürürüm diyen bu erkeğin yaşadığı bu özgüven patlaması ne? Peki affedildiğinde sevildiğinden mi affediliyor? Sizce?

Hayatımda güçlü kadın istiyorum diyen bir kesimde var ama lafta olan bir kesim. Onlar o güçlü kadınla nasıl iletişim ve ilişki kuracağını bile bilmediğinden dolayı, ezberi bozuluyor,  yaşanan ilişkiler çatışmaya dönebiliyor. Sonunda güçlü kadın zor kadın oluyor kendilerince.

* İşte bu ilişkide nasıl ilerleyeceğini bilmeyen bir erkek sonra ona ihtiyaç duyan kadın arayışında olup orada kendini erkek gibi güçlü hissediyor veo kadının da asla güçlenmesine izin vermiyor. Çünkü o kadın ona muhtaçsa, herhangi bir sebeple para, çocuk, statü, iş, yaşam tarzı, vs.  erkek istediğini yapar, aldatır, şiddet uygular ve ihtiyaç duyan kadın onu her şekilde kabul eder. Bunu biliyor.

Tabi burada bütün bunlara izin veren kim? SEVGİLİ KADINLARIMIZ.  

Şimdi erkeklerin neden kendilerine  ihtiyaç duyan kadınlar istediğini anlıyor musunuz?

Kadınların, erkeklerin  beklediği gibi hayatlar yaşamak zorunluluğunu  ve bunun neden dikte edildiğini anlayabiliyor musunuz?

Birine ihtiyaç duyarsan onun kölesi olursun. İtaat edersin.  Cici kız olmak öğretiliyor her yerde. Bir ilişki bozulduğunda kadın elinde tutamıyor oluyor! Bütün bunlara izin veren annelerden başlayan bir bilinç. Anneden oğula, oğuldan kadına uygulanan ezber davranış şekilleri. Atalara hizmet bilinci. Erkek aldatır, elinin kiridir, şiddet uygular, evliyken sevgilisi olabilir, paralı ilişki yaşayabilir, 70 yaşındaki bir adam 15 yaşındaki bir kızla evlenebilir. Erkek ne istiyorsa SEVGİ VE KABULLENİLME arayışındaki kadın onu yapar. Bütün bunlara iyi okullarda okumuş, kendi parasını kazanan, çok iyi durum ve pozisyonlarda olan kadınlarda izin veriyor ve göz yumuyor. Tamamen öğrenilmiş bir programın devam etme zorunluluğu içinde yaşanan hayatlar. Kendini seven, değer veren, kendinin farkında olan, ne istediğini bilen bir kadın buna asla izin vermeyecek.

 Ülkemizde kız çocuklarının okutulmasına, dünyaya açılmasına, başarılı olunmasına neden engel olunuyor? Bir şekilde köylerden, kasabalardan kalkarsa bu bilinç ve bakış açısı, erkeklerin hali ne olur? Onlara kim hizmet edecek? Kim onların istediği gibi onlara itaat edecek? Değil mi?

ARTIK BU DÖNEMLER KAPANIYOR. YENİ DÜNYA DÜZENİ BUNA İZİN VERMEYECEK HERKESİN HABERİ OLSUN. DÜNYA DEĞİŞİYOR, İLİŞKİLER DEĞİŞİYOR, HER ŞEY DEĞİŞİYOR. DEĞİŞİM HER YERDE. KADINLAR GÜÇLÜ, ESAS ÖZGÜVENLİ OLANLAR ONLAR.  ÇÜNKÜ ONLAR HAYAT VEREN KADINLAR, TIPKI SİZE VERDİKLERİ GİBİ. UYANIŞ BAŞLADI. KADINLAR KENDİLERİNE UYANIYOR, GİTTİKÇE GÜÇLENİYOR  ve BİRLEŞİYORLAR.

 Erkeklerin onları beğenmesi ,sevmesi, evlenmesi ve kabul etmesi için tavizler dönemi bitiyor.Bu yüzden onlara ne yapması gerektiğini söylemeyi bırakın. İhtiyaç duyulma hikayesiyle, özgüven patlamalarıyla, padişahlık sevdalarıyla maalesef bu yeni dönemde kadınların hayatında var olamazsınız. Bugüne kadar erkeğin hayatına yerleştirilmeye çalışılan, hatta buna zorlanan bu kadınların hikayesi çok kısa zaman sonra bitecek. Yeni dönem hikayeleri başlayacak. Eğer kendinize değişim için izin verirseniz bu çok keyifli ve eğlenceli olacak hayatları, birlikte mutlulukla yaşayabiliriz.

Ben her zaman kadın ve erkeklerin çok iyi dost, arkadaş, yol arkadaşı ve çok iyi partner olacağına inananlardanım. Öyle de yaşıyorum. Bunun keyfi paha biçilmez.  Herkes bu keyfi yaşasın istiyorum. Şimdi eski düzenden çıkmak istiyorsanız öncelikle;

İHTİYAÇ DUYULMAYA DUYDUĞUNUZ İHTİYAÇ,  ZORUNLULUKLAR ve YAPTIRIMLAR ARTIK SONA ERSİN. Bu herkes için geçerli.Bunun yerine, her kişi kendi en güzel yanlarıyla var olarak bir ilişkide ne istediğini bilerek, kendini ve birbirini mutlu edecek şekilde uyum ve ahenk içinde olmayı öğrenebilir.

Kadın ve erkekler sevgisini, güçlerini, enerjilerini  birleştirerek eğlenceli ve keyifli hayatlar kurabilir. Kimsenin birbirinden üstün olmaya, güç gösterisinde bulunmaya, korku odaklı ilişkiler yaşamasına gerek yok. Bu hayat birlikte sevgi ve saygıyla, değer bilerek yaşandığında çok güzel ve anlamlı.

Amaç bu hayatı en güzel şekilde yaşamaksa birlikte ne yapabiliriz, birbirimize nasıl destek olabiliriz, insanca yaşayarak nasıl mutlu hayatlar yaratabiliriz? İnsan olmanın güzelliklerini deneyimlemek, birbirimizden öğrenerek gelişmek,  birbirimize yük olmadan  özgür bırakmak, desteklemek ve yardımcı olarak yaşamak acaba nasıl olurdu? Bunların çözüm yollarında buluşalım

Işık ve sevgiyle,barış ve iyilikte buluşalım.

telif

Makale Yorumları

  • İnci13-05-2022 10:31

    Çok güzel bir yazı Tebrikler.. aslında her şey annelerin erkek çocuklarını Paşa’lar gibi yetiştirip beklentilerini kadınların karşılaması üzerine büyütmeleri ile başlıyor. Sonra toplum bu beklentiyi destekliyor. Ve sonuç egolu, her hakkı kendinde gören, yargılayan, kural koyan insanlar…Farkındalığın artması için ne güzel bir yazı, kalemine yüreğine sağlık…

  • Leyla12-05-2022 13:09

    Çok ama çok harika bir yazı

  • Ceyda12-05-2022 11:19

    Yine muhteşemsin Füsun Paşa...son dönemde artan bu tür yazı,video ve kitapları gördükçe fenalık geçiriyor inanamıyordum... Yine çok güzel analiz edip özetlemiş ve çözüm yollarını bizlere sunmuşsun.. kadın/erkek ayrımlarla değil insanca yaşamayı hep hatırlatan güzel insan güzel rehber,çok teşekkürler her hafta bizlere farklı alanda klavuzluk ettiğin için minnettarım.Yuregine enerjine kalemine ilmine sağlık.....

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar