Pembe Çete Göreve!

Kötü trollere inat,

İyi troller kızacak ama!

Yine de yazayım...

Bir gün,

Eski Çankaya Belediye Başkanı,

Rahmetli Doğan Taşdelen aradı beni...

“İsmet’ciğim,

Bülent Bey’in hastanede yattığını biliyorsun.

Rahşan Hanım dünden beri herkesi kırıp geçiriyor...

Seni sever,

Bir de sen git yanına...”

Akşam üzereydi gittiğimde...

Rahşan Hanım kesin kararını vermiş,

Bu akşam Bülent Bey'i Haberal’ın hastanesinden çıkarıp GATA’ya yatırılmasının hazırlığını tamamlamıştı...

Bülent Ecevit odasından ayrılırken,

Şişmanlamış haldeydi...

Tüm vücudunu ödem kaplamıştı...

GATA’ya yattı,

Bir gün sonra ödemler çekildi...

Gerisini anladınız!

Bu günlerde,

Tayyip Bey’in merdivenden inerken hastalıklı gibi, güçlükle yürüdüğü görüntüler yayımlanıyor…

Allah sağlık verip korusun, ne diyelim?

Çünkü,

Ben hep şundan yanayım…

Canı veren de Yaradan,

Alan da Yaradan...

Dolayısıyla,

Yaradan neylerse güzel eyler...

Ama…

İçimi acıtan yaşadığım bir gerçek var...

O gün,

Ecevit’i diri diri mezara gömen...

Medya sömürücüleri,

Devlet koruyucuları,

Millet sevdalıları...

Bugün neredeler?

Neden üç maymunla girdikleri yatakta mışıl mışıl uyumaya devam ediyorlar?

O dönem sesiniz pek gür çıkıyordu…

Tayyip Bey’e de desenize,

Yahu sağlıksız devlet yönetilmez, diye...

Sıkar değil mi?

Ecevit’in,

Elindeki doğal lekeyi bile “pislik” diye yazanlar…

Birleşip,

Ortak manşetler atanlar...

Arşiv orada…

Türk medyası,

Tarihinin en büyük mutabakatını oluşturmuştu,

“Git artık Ecevit” diye...

Güneri Civaoğlu

Ertuğrul Özkök

Emin Çölaşan

Güngör Mengi

Daha birçokları...

Hadi çıksanıza ortaya!

Çıkmazlar, çıkamazlar!

Hepsi,

Giderayak,

İdi Amin cümlesinde saklanmakta...

Ne demişti İdi Amin?

“İfade özgürlüğü var ama…

İfade ettikten sonra olacakları garanti edemem!”

Hindistan’da,

Kadına şiddet uygulayanları sokak ortasında döven “PEMBE ÇETE“ denilen  bir kadın dayanışma grubu var.

Biliyorum,

Sokağa çıkamıyorsunuz...

Ama belki evin içinde yakalarlar diye,

Sizleri,

“PEMBE ÇETE”ye havale ediyorum...