Yine mi unutuldu?
17 Ağustos 1999 Marmara depreminin üzerinden 26 yıl geçti. Resmi kayıtlara göre 17 binden fazla kişinin hayatını kaybettiği bu büyük felaket, depreme karşı ne kadar hazırlıksız olduğumuzu ve birçok ili deprem bölgesinde yer alan ülkemizin ciddi bir kentsel dönüşüm faaliyetine girmesi gerektiğini net bir şekilde gösterdi.
Aslında doksanlı yıllarda art arda gerçekleşen Erzincan, Dinar ve Adana depremleri, oluşan yıkım açısından oldukça önemli uyarılardı. Ancak toplumun bu büyük tehlikenin farkına varabilmesi, yarattığı yıkım çok daha kapsamlı ve büyük olan Marmara depremiyle gerçekleşebildi.
1999 depreminin ardından meydana gelen ekonomik kriz ve DSP-MHP-ANAP hükumetin zayıflaması nedeniyle kentsel dönüşüm için fırsat oluşmadı. 2002’de tek başına iktidara gelen AKP’den en önemli beklentiler arasında işte bu da vardı. Tıpkı doksanlarda yaşanan yerel ölçekli büyük depremler gibi, AKP iktidarından sonra gerçekleşen Bingöl, Van, Elazığ depremleri de iktidarın bu konuda gerekli önlemleri almasını sağlamadı. Deprem uzmanları tarafından özellikle İstanbul için yıllarca yapılan uyarılar hep göz ardı edildi, tehlikenin büyüklüğü görmezden gelindi.
Bu ciddiyetsizliğin sonucunda 2023 Kahramanmaraş depreminde 50 binden fazla can kaybı yaşandı. Türkiye, iktidara gelmesinden bu yana 21 yıl geçen AKP’nin deprem konusunda hiçbir ciddi çalışma yapmamış olmasının faturasını 1999’dakinden çok daha ağır bir biçimde ödedi.
Depremden kısa süre önce imar barışı yasası yapan ve bunu reklamlarla ilan eden hükumet, ancak bu büyük yıkım ve kayıpların ardından topluma depremin riskleri konusunda mesajlar vermeye, belli vaatler sunmaya başladı. Örneğin 2024 yerel seçimlerinde Ekrem İmamoğlu’nun karşısına İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak çıkartılan Murat Kurum’un en önemli vaatlerinden biri İstanbul’u depreme dayanıklı hale getirmekti.
Murat Kurum seçimi kazanamadı ancak seçimden kısa bir süre sonra tekrar Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı oldu. Böylece sadece İstanbul için değil, deprem riski taşıyan bütün iller için vaat ettiği kentsel dönüşüm fırsatını yakaladı.
Fakat Murat Kurum’un tekrar bakanlığa getirilmesinden bu yana bir yılı aşkın süre geçmesine rağmen bu konuda halen ciddi bir adım atılabilmiş değil. Hemen her bölgesinde her an ciddi bir deprem tehlikesiyle karşı karşıya bulunan Türkiye’de ancak 21 yılda depremin ne kadar riskli olduğunu keşfedebilen fakat buna rağmen yaklaşık üç yıldır yine hiçbir ciddi önlem almayan yöneticilerin somut adım atmaları için daha kaç felaket yaşamamız gerekiyor?