İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,5444 %0.06
49,6681 %0.03
5.770,25 % 0,30
91.962,65 %-1.177
Ara
Muhalif. YAŞAM Bilim insanlarından “şeytan arı” keşfi: Yeni türün adı Lucifer

Bilim insanlarından “şeytan arı” keşfi: Yeni türün adı Lucifer

Avustralya’da araştırmacılar, küçük boynuzlarıyla dikkat çeken yeni bir arı türü keşfetti. “Şeytani” görünümü nedeniyle arıya Lucifer adı verildi.

Okunma Süresi: 1 dk

Avustralyalı bilim insanları, görünümüyle dikkat çeken yeni bir arı türü keşfetti. Curtin Üniversitesi’nden Dr. Kit Prendergast liderliğindeki ekip, Batı Avustralya’nın Goldfields bölgesinde “Megachile Lucifer (Hackeriapis)” adını verdikleri yeni bir yerli arı türünü tanımladı.

Yeni tür, yalnızca Norseman ve Hyden kasabaları arasında kalan Bremer Sıradağları bölgesinde yetişen ve nesli kritik derecede tehlike altında olan bir yabani çiçek incelenirken keşfedildi.

Dr. Prendergast, dişi arının alışılmadık şekilde “boynuzlu” bir kafaya sahip olduğunu ve bu görünümün “şeytani” bir izlenim yarattığını belirterek, “Bu yüzden bu türe Lucifer adını verdim,” dedi.

Araştırmacı, “Bu türü, Goldfields'da nadir bir bitkiyi incelerken keşfettim ve arının hem nesli tükenmekte olan yabani çiçeği hem de yakındaki bir ebegümeci ağacını ziyaret ettiğini fark ettim,” ifadelerini kullandı.

Yapılan DNA barkodlama analizlerinde, Lucifer adlı arının erkek ve dişilerinin aynı türe ait olduğu ve mevcut DNA veritabanlarındaki hiçbir arıyla eşleşmediği doğrulandı.

Bilim insanlarına göre, bu keşif hem arı biyolojik çeşitliliğinin hem de tehlike altındaki bitki türlerinin korunması açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *