Bir zamanlar flört uygulamalarında basit mesajlaşmalar yeterliyken, artık yazışmaların ardında bambaşka bir gerçek olabilir. “Chatfishing” adı verilen bu tuzak, karşınızdaki kişinin gerçek duygularını değil, yapay zekâ tarafından üretilmiş sohbetleri görmenize yol açıyor.
36 yaşındaki işletme sahibi Rachel, Hinge üzerinden üç haftadır yazıştığı bir eşleşmesiyle buluşmak için bir bara gittiğinde hayal kırıklığı yaşadı. Rachel, “Sanki hiç konuşmadığım biriyle oturuyordum” diyerek, üç hafta boyunca süren sohbetlerin arkasında yapay zekâ desteği olabileceğini düşündüğünü ve ilişkiyi başlamadan bitirdiğini söyledi.
Chatfishing, flört uygulamalarında yapay zekâ ile sahte duygusal bağ kurmayı ifade ediyor. Kusursuz ve zekice cevaplar gibi görünen mesajların çoğu, aslında algoritmalar tarafından üretiliyor. Bu durum, modern flört dünyasının tükenmişliğini ve sürekli “en iyi halini sergileme” baskısını yansıtıyor.
İlişki uzmanı Paul C. Brunson, yapay zekânın iletişimi kolaylaştırabileceğini ancak bağımlılık seviyesine ve kullanım amacına bağlı olduğunu vurguluyor. Brunson, “Eşleştiğiniz kişiyle bir an önce yüz yüze buluşun. Yapay zekâ, yüz yüze kimyayı etkilemez, sadece kapıyı aralar” diyor.
Uzmanlar, romantik ilişkilerde güven ve bağın yalnızca yüz yüze deneyimlerle kurulabileceğini, algoritmaların yerine geçemeyeceğini belirtiyor. Flört uygulamaları artık romantizmi sınırsız seçeneklerle dolu bir piyasaya dönüştürürken, gerçek bağ kurmanın kestirme yolu olmadığını hatırlatıyor.