İlk Türk astronot Gezeravcı uzayda nasıl namaz kılacak?

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
İlk Türk astronot Gezeravcı uzayda nasıl namaz kılacak?
Abone ol
Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı yine bir erteleme olmaması durumunda bu gece uzay yolculuğuna başlayacak. Yolculuğa dair birçok teknik konu var ama en çok merak edileni, ilk Türk astronotun uzayda namaz ibadetini nasıl gerçekleştireceği…

Muhalif Özel - Oğuz Büber

Türkiye’nin Milli Uzay Programı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2021 yılında ilan edilmişti. İlk Türk uzay yolcusu ise Türk Hava Kuvvetleri’nde 15 yıl savaş pilotluğu yapmış 44 yaşındaki Alper Gezeravcı oldu. Gezeravcı’nın içinde yer alacağı Axiom Mission 3 (Ax-3) ekibinin 18 Ocak saat 01.11’de uzaya fırlatılması bekleniyordu ancak iniş paraşütlerinde yaşanan bir problem nedeniyle uçuş bir gün sonraya 19 Ocak saat 00.49’a alındı. 

Gezeravcı, Uluslararası Uzay İstasyonu’nda 14 gün kalacak ve 13 farklı deney gerçekleştirecek. Fakat Türk uzay yolcusu ile ilgili tek merak edilen nokta bu değil. Daha önce de uzaya giden Müslüman astronotlarda olduğu gibi Gezeravcı’nın uzayda nasıl namaz kılacağı merak ediliyor?

İlk türk astronot Gezeravcı uzayda nasıl namaz kılacak?

Geçmişte uzaya giden Müslüman astronotların uzayda nasıl ibadetlerini gerçekleştirdiklerine dair bilgiler paylaşılmıştı. 2014 yılında uzaya çıkan Müslüman astronot Dr. Sheikh Muszaphar Shukori uzayda nasıl namaz kıldığını şöyle anlatıyordu:

“Uzayda her 45 dakikada bir güneş doğup batıyor. Ulemadan fetva aldık. Bize, uzaya çıktığımız yerin vakitlerini esas almamızı söylediler. Kıble olarak Mekke'yi tam belirleyemediğimiz için dünyayı istikamet aldık.”

Uzaya çıktıktan sonra Kur'an'ı daha da sık okumaya başladığını belirten Malezyalı astronot, “Ruhani olarak kendimi uzayda Allah'a daha yakın hissettim." demişti.

BAE astronotu için ibadet kitapçığı bile hazırlamıştı

Bir diğer Müslüman astronot 2019 yılında uzaya çıkan Hazza El Mansouri’ydi. Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) ilk astronotu yaklaşık 4 bin kişi arasından seçilmişti.

Mansouri de Gezeravcı gibi bir askeri savaş uçağı pilotuydu. BAE, uzayda ibadet konusunda diğer ülkelere göre daha donanımlıydı.

Ülkenin İslam İşleri Otoritesi, Mansouri için bir ibadet kitapçığı hazırlarken; namaz için ise Mekke’nin saatini takip etmesini önerdi.

Namaz kılarken Mekke’ye doğru saf tutmanın gerekli olduğu da kitapçıkta değerlendirildi. Her 90 dakikada Dünya yörüngesinde turlayan ve sıfır yerçekimi olan bir ortamda bulunan astronotlar için bu durum da önemli bir zorluk teşkil ediyor.

Kitapçıkta, yapılabilmesi durumunda astronotlara Dünya’ya yüzlerini dönmeleri, fakat bunun çok zor olması durumunda herhangi bir yönde ibadet etmesi önerildi. 

Hazırlanan kitapçıkta sadece namaz değil abdest konusuna da  yer verilmişti:

Uluslararası Uzay İstasyonu’nda günlük ihtiyaçlarda kullanılmak için su bulunduğunu belirten yetkililer, yeterli olmaması durumunda su yerine taş veya kum kullanılmasını da tavsiye olarak sundu.

 

Sonuç olarak; uzaya çıkan Türk astronotun namaz kılarken öncelikle Mekke’yi istikamet belirlemesi fakat bunu gerçekleştirememesi durumunda yüzünü dünyaya dönerek saf tutmasının doğru olacağı sonucuna varabiliriz.

 

 

Türk astronot 13 farklı bilimsel deney yapacak

Türkiye'nin ilk astronotu Alper Gezeravcı, 14 gün boyunca Uluslararası Uzay İstasyonu'nda (ISS) üniversite ve araştırma kurumlarınca hazırlanan 13 farklı bilimsel deneyi gerçekleştirecek.

 

Alper Gezeravcı hangi deneyleri gerçekleştirecek?

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığından yapılan açıklamada Gezeravcı'nın yapacağı deneylere ilişkin şu bilgiler paylaşıldı:

-TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) tarafından geliştirilen UYNA deneyiyle yüksek sıcaklıklara dayanıklı, yüksek mukavemetli alaşımların üretilmesi çalışması, KIBO modülünde bulunan ELF kullanılarak gerçekleştirilecek. Ergitme ve katılaşma prosesleri sırasında termofiziksel ve kristal büyümesi gibi özellikler üzerinde yer çekimsiz ortam etkileri araştırılacak. Bunun, Türkiye'nin uzay, havacılık ve savunma sanayisi için yeni nesil malzeme geliştirme kabiliyeti kazanmasında önemli katkısı olması hedefleniyor.

-TÜBİTAK MAM tarafından geliştirilen ikinci proje gMETAL deneyiyle kimyasal tepkimesiz koşullarda, katı parçacıklarla akışkan ortamı arasında homojen bir karışımın oluşturulmasına yer çekiminin etkisi araştırılacak. Böylece uzay araçlarının itki sistemlerinin daha verimli hale getirilmesi sağlanacak.

-Boğaziçi Üniversitesi tarafından geliştirilen UzMAn deneyiyle dünyada zorlu koşullara adapte olan mikroalg türlerinin yer çekimsiz koşullar altında büyüme ve dayanıklılık testlerinin gerçekleştirilmesi, metabolik değişikliklerinin incelenmesi, karbondioksit (CO2) yakalama performanslarının ve oksijen (O2) üretim kabiliyetlerinin belirlenmesi için bilim misyonu ortağı TÜBİTAK MAM ile yaşam destek sistemi geliştirilmesi hedefleniyor.

-Ege Üniversitesi tarafından geliştirilen EXTREMOPHYTE deneyiyle uzayda ve yeryüzünde yetiştirilen ve de tuz stresine maruz bırakılan A. thaliana ve S. parvula bitkilerinde yeni nesil dizilemeyle (RNA-seq) transkriptomun ortaya konulması ve mikro yerçekiminde glikofitik ve halofitik bitkilerin tuz stresine verdikleri bazı fizyolojik ve moleküler yanıtların karşılaştırılması planlanıyor.

-Ankara Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen METABOLOM araştırmasıyla, uzay koşullarının insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin ortaya çıkarılması amaçlanıyor. Bu olumsuz etkilerin azaltılmasına yönelik, uzay görevine katılan astronotun, uzay ortamı koşullarının etkisiyle gen ekspresyonlarında ve metabolizmalarında gerçekleşen fizyolojik ve biyokimyasal değişimlerin incelenmesi öngörülüyor. Çalışmayla, vücuttaki sistem çapındaki değişikliklerin uzay yolcularının sağlığına yönelik olası risk faktörlerinin anlaşılmasında yeni bilgiler sağlanması amaçlanıyor. Çalışmanın dünyada var olan hastalıklar için yeni tedaviler ve önleyici tedbirlerin geliştirilmesinde faydalı olabileceği de düşünülüyor.

-Hacettepe Üniversitesi tarafından geliştirilen MİYELOİD deneyiyle uzay misyonu katılımcılarının maruz kalacağı yolculuk ve uzay koşulları, kozmik radyasyon hasarının immünolojik olarak 'miyeloid kökenli baskılayıcı hücreler (MKBH) düzeyinde ölçülmesi ve değerlendirilmesi hedefleniyor.

-TÜBİTAK UZAY tarafından gerçekleştirilen MİYOKA deneyiyle ilk Türk uzay yolcusu, istasyonda elektronik kart üzerine kurşunsuz bileşen montajı gerçekleştirecek. Uzay görevi sonrası dünyaya getirilecek elektronik kartlar TÜBİTAK UZAY tarafından ayrıntılı incelemeye tabi tutularak mikro yer çekiminin kurşunsuz lehimleme sürecine etkileri bilim dünyasının kullanımına sunulmak üzere raporlanacak."


Yorum Yazın