CHP Lideri Özel’in, söz ettiği Birinci Meclis’te yapılan işte o anket

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
CHP Lideri Özel’in, söz ettiği Birinci Meclis’te yapılan işte o anket
Abone ol
Birinci Dönem milletvekillerinin kendi el yazılarıyla doldurduğu "İlk Meclis Anketi”, 1921 yılında Büyük Millet Meclisi'nde soruları hazırlayan Meclis’te Evrak ve Tahrirat Müdürü olan Necmettin Sahir tarafından gerçekleştiriliyor. Anket, “Birinci Dönem Milletvekillerinin Savaş Sonrası Türkiye’sine Bakışları’ konusunu içeriyor. “Birinci dönem TBMM milletvekillerinin gelecekten beklentileri” başlıklı anketle ilgili Sahir, anketi yanıtlaması istediği Mustafa Kemal Atatürk’ten, “'Yok be çocuk sen bunları toplayasın. Eser benimdir. Bu büyük eser Türkiye Büyük Millet Meclisi” yanıtı alıyor. Ankette, “Kazanılacak olan milli istiklal mücadelemizin feyizdar (bereketli) ve semeredar (verimli) olması neye bağlıdır?'' sorusunun yöneltildiği ankete verilen yanıtlarda ilk sıraları, “Halkın Egemen Olması, Halkın Yönetimi, Adalet, Adil Yönetim, Hızlı Adliye, Yasaların Egemen Kılınması, Çağdaşlaşma, Batılılaşma, Tutuculuğa son, Eğitime önem verilmesi, cahillikle mücadele, Bireylerin ve haklarına saygı” paylaşıyor.

Hülya Özmen - Muhalif özel

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin dün yapılan Meclis Grup toplantısında, 104. Yılı kutlanan  Türkiye Büyük  Millet Meclis’inde yapılan ilk anketi gündeme getirdi. Savaşın en çetin günlerinde 1921 yılında Büyük Millet Meclisinde yazı işleri sorumlu müdürü Necmettin Sahir Bey’in mebuslara anket yaptığını anlatan Özel, ‘Milli istiklal mücadelemizin, bereketli ve verimli olması sorusuna katılan en çok verilen yanıt. Adalet, adil yönetim, yasaların egemen kılınması’ yanıtı verdiklerini söyledi.

 Özel’in Grup toplantısında sözünü ettiği anket, 1. Dönem milletvekillerinin kendi el yazılarıyla doldurduğu "İlk Meclis Anketi”.  1921 yılında Büyük Millet Meclisi'nde soruları hazırlayan Evrak ve Tahrirat Müdürü olan Necmettin Sahir tarafından gerçekleştiriliyor. Anket, “Birinci Dönem Milletvekillerinin Savaş Sonrası Türkiye’sine Bakışları’ konusunu içeriyor. “Birinci dönem TBMM milletvekillerinin gelecekten beklentileri” başlıklı anketle ilgili Sahir, anketi yanıtlaması istediği Mustafa Kemal Atatürk’ten, “'Yok be çocuk sen bunları toplayasın. Eser benimdir. Bu büyük eser Türkiye Büyük Millet Meclisi” yanıtı alıyor.  Anket, Milli Mücadelenin en kritik sürecinde yapılması açısından ayrı bir önem taşıyor. 10 Temmuz 1921’de Yunan ordusu kesin sonuç almak amacıyla Bursa-Uşak yörelerinden saldırıya geçer, 25 Temmuza kadar aralıksız  15 gün süren çarpışmalar sonucunda Türk ordusu büyük kayıplar vererek Sakarya  Irmağı'nın doğusuna çekilmek zorunda kalır. TBMM’de gizli oturumlar artar. TBMM'nin Kayseri'ye nakledilmesi tartışılır. 24 Temmuz'da TBMM evrakının Kayseri'ye taşınması konusunda hükümete yetki verilmesi kararlaştırılır.  Tam bugünlerde Meclis'te Evrak ve Tahrirat Müdürü Necmettin Sahir anket çalışmasına başlar.  Savaş ortamına rağmen vekillerin yüzde 90'ını anketi  yanıtlar.

Ankette, “Kazanılacak olan milli istiklal mücadelemizin feyizdar (bereketli) ve semeredar (verimli) olması neye bağlıdır?'' sorusunun yöneltildiği ankete verilen yanıtlarda ilk sıraları, “Halkın Egemen Olması, Halkın Yönetimi, Adalet, Adil Yönetim, Hızlı Adliye, Yasaların Egemen Kılınması, Çağdaşlaşma,  Batılılaşma, Tutuculuğa son, Eğitime  önem verilmesi, cahillikle mücadele, Bireylerin ve  haklarına saygı” paylaşıyor.

Özgür Özel  Grup toplantısında ne demişti.

BU MECLİS, SAVAŞI YÜRÜTMÜŞ MECLİS’TİR”

“Dün TBMM’nin 104’üncü kuruluş yıl dönümünü birlikte kutladık. Birileri aksini söyleyip tarihi gaf yapmış olsa da bu Meclis belki dünyada tek sandık ve demokrasiyle kurulmuş Meclis’tir. Bu ülke Meclis’ten sonra kurulmuş ülkedir. Bu Meclis, savaşı yürütmüş Meclis’tir. Cumhuriyeti ilan etmiş Meclis’tir. Biz de Atamızın vasiyetine uygun olarak ilk kongremiz olan Sivas Kongresinden bu yana millet iradesine saygılı olduk, saygılı olmaya devam edeceğiz. Bu vesileyle savaş koşullarında Millet Meclisimizde bulunan mebusların gündemiyle ilgili bilgiyi sizlerle ve vatandaşlarımızla paylaşmak isterim. Savaşın en çetin günleridir. O savaşın en çetin günlerinde 1921 yılında Büyük Millet Meclisinde yazı işleri sorumlu müdürü Necmettin Sahir Bey, mebuslara anket yapar. Birileri CHP anket yaptırınca parti anketle mi yönetilir diyordu ya. 1921’de yazı işleri müdürü mebuslara anket yapar. Hatta Atatürk ve İnönü’ye de teklif eder, daha sonra kendisine milletvekili olmak nasip olmuştur. Atatürk der ki Rumeli şivesiyle, ‘A be çocuk zaten bizim eserimizdir’. Bütün mebuslar yanıtlar, hiçbir yerde yayınlanmaz. 1992’de vefat edene kadar bilinmez ama o anket sonuçları 2004 yılında Meclis kayıtlarına girer. Bir şey Meclis kayıtlarındaysa CHP’nin Genel Başkanı ve grup başkanvekilleri onu bilirler. Şimdi o ankette en çok yanıtlanan ve sorulara en çok verilen yanıtı paylaşayım. Çok sayıda milletvekili o ankete kazanılacak olan milli istiklal mücadelemizin, bereketli ve verimli olması sorusuna en çok verilen yanıt. Adalet, adil yönetim, yasaların egemen kılınması der.”

“SON 20 YILDA İLİKLERİMİZE KADAR HİSSETTİK”

“Ankete verilen en çok ikinci yanıt ekonomik gelişmeler belirleyici olacaktır der. Cumhuriyetimizin kurucu kadroları beklentileri karşılamak için çalıştı. Mücadele etti. Milletimizi tebaa olmaktan çıkardılar. Yurttaşlık hakkını verdiler. Kadınlarımıza seçme ve seçilme hakkı verdiler. Medeni ve çağdaş toplumu var etmek için büyük devrimler yaptılar. Üretime dayalı ekonomiyle genç Cumhuriyetimizin ilk 15 yılda yüzde 196 büyümesini sağladılar. Ancak Cumhuriyetin ilk dönemlerindeki devrimci anlayıştan uzaklaşan Türkiye, yanlış politikalardan, yanlış hedeflemelerin sonucunda yerinde sayan, sorunlarını aşamayan bir haline geldi. Son 20 yılda bunu iliklerimize kadar hissettik. Bu nedenle 1921’de yapılan anketten çıkan toplumsal beklentiler, milletvekillerinin 1921’de daha Cumhuriyet ilan edilmeden bu millet ne ister dediğinde, adalet, iyi yönetim, yasaların hakimiyetini ister. Ekonomi ister. Ekonomik gelişmeler iyiye gitsin ister denmişti. Halen daha sorulduğunda anketlerdeki en üste çıkan iki cevap budur. O yüzden zengin ve adil bir Türkiye’yi inşa etmenin yolu ve önümüzdeki görev, 3 alanda adaleti sağlamaktan ibarettir. İlki hukukun üstünlüğü ile yönetilen bir ülke ve mahkemelerdeki adalet. İkincisi eşit haklar, eşit yurttaşlık için sosyal adalet, üçüncüsü adil gelir paylaşımı ile ekonomik adalet. Biz bu ülkeye bu adalet gelene kadar, bu adaleti getirene kadar, mahkemedeki adaletten herkes memnun olana kadar, sosyal adalet her yurttaş, Kürt’ü, Türk’ü, Alevi’si, Sünni’si, bu ülkede yaşayan herkes kendini eşit yurttaşlar olarak okuyana değil hissedene kadar, kimsenin hakkını kimsede bırakmadan, bu ülkede ekonomik adaleti sağlayıp, önce açlığı ve sonra da yoksulluğu bitirene kadar, sonuna kadar çalışacağız. Mücadele edeceğiz.”


Yorum Yazın