Cumhurbaşkanı Erdoğan demişti, Demirtaş da doğruladı!

Çözüm sürecinde Öcalan’a üç odalı, bilgisayarlı, duşakabinli koğuş verilmiş

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Çözüm sürecinde Öcalan’a üç odalı, bilgisayarlı, duşakabinli koğuş verilmiş
Abone ol
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Twitter’dan yaptığı paylaşımında Erdoğan’ın kendilerine neden düşman olduğunu anlattı. Demirtaş paylaşımının bir bölümünde ise çözüm sürecinde Abdullah Öcalan’a İmralı’da ‘çalışma odası, iki led televizyon, bilgisayar, bin kitaplı kitaplık, duşakabin’in’ yer aldığı üç odalı bir koğuşun sunulduğunu belirtti. Bu bilgiler akıllara Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çözüm sürecinde anlattıklarını getirdi.
Haber Videosu

Edirne Cezaevi'nde tutulan Demirtaş, Twitter'dan paylaştığı mektupta Cumhurbaşkanı Erdoğan'a eleştirilerini dile getirdi. 

Demirtaş mektubunda, "Erdoğan'ın 'Selo”ya daha doğrusu Hdp’ye ve Kürtlere bu kadar kindar, öfkeli, düşmanca davranmasının, beni nefret objesine dönüştürme çabasıyla oy toplamak istemesinde bir tuhaflık yok mu sizce de?" şeklinde sorusunu yöneltiyor.

 Mektubunda 2014'te 'çözüm süreci'nin devam ettiği süreçte İmralı'ya yaptıkları ziyaretin detaylarına ilişkin bilgiler veren Demirtaş konuyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulunuyor:

“2014 yılının ortaları olmalı, Çözüm Süreci devam ederken heyet olarak bir İmralı ziyaretimizde, Abdullah Öcalan ile görüşeceğimiz odaya götürülmeyi beklerken Cezaevi Müdürü bizi alıp cezaevinin içinde başka bir yere götürdü. 'Görüşme yeri değişti herhalde' diye düşündük. Bizi önce, Öcalan'ın uzun yıllar tutulduğu daracık hücreye götürdü. Öcalan hücrede değildi. Beş dakika kadar hücreyi inceledik. Müdür 'Öcalan artık burada kalmayacak' dedi ve hemen yan taraftaki başka bir yere götürdü.

Normal apartman dairelerinin ahşap görünümlü çelik kapısı gibi bir kapıyı açtı ve 'Yeni yeri burası' dedi. Yan yana üç hücre birleştirilmiş ve kendilerince üç odalı lüks bir daire (!) yapılmıştı.

İlk odada normal ahşap bir karyola ve yatak, 1.003 tane kitabın olduğu bir kitaplık (tüm kitaplar numaralıydı ve sırayla dizilmişti), büyük ekran bir led televizyon ile plastik masa ve sandalye vardı.

İkinci odada altı kişilik bir toplantı masası, bir bilgisayar masası ve küçük ekran bir led televizyon vardı.

Üçüncü oda ise yerden tavana fayanslı, ayaklı lavabosu ve duşakabiniyle geniş bir banyoydu. Müdür, banyoya bir küvet de koyacaklarını söyledi. Koydular mı bilemiyorum.”

Erdoğan'ın çözüm sürecinde söyledikleri

Demirtaş’ın anlattıkları Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çözüm sürecinde dediklerini de akıllara getirdi.

Erdoğan canlı yayında yaptığı açıklamalarından birinde Öcalan için, “Eşiyle bir araya gelme imkanını vereceğiz, aile görüşmesi olarak böyle bir adım atacağız” derken başka bir canlı yayında şu ifadelere imza atmıştı:

“Adalet Bakanı’ma dedim ki; Niye radyo? Biz artık bunu televizyona dönüştürelim. Kendilerine on iki kanallı bir televizyonu verdik. Aslında şimdi biz onu bir yerde de hayata dahil ettik. Oradan hem kendi takımını da izliyor, hem Türkiye’de ne oluyor ne bitiyor bunu da çok daha yakından görüyor.”

Çözüm sürecinde konunun basına yansıması

O dönemin haberlerinde ise konu şu şekilde gündeme gelmişti.

20.10.2014 tarihli bir haberde şu bilgilere yer verilmişti:

Çözüm sürecinin dillerden düşmediği son günlerin en popüler ve çarpıcı konusu Abdullah Öcalan'ın cezaevi koşullarıydı. Öcalan'ın 1999'da ilk tutulduğu bölüm restore edilmiş. 4-5 ay süren inşaat sonrasında İmralı heyeti, adaya 5'inci ziyareti gerçekleştirerek Öcalan ile birlikte inşaatta incelemelerde bulunmuştu.

Ağustos 2013'te inşaat tamamlanmış ve Öcalan adaya ilk getirildiğinde tutulduğu bölüme taşınmıştı. Öcalan'ın kaldığı yer, birbirine geçiş yapılabilen bir yatak odası, bir çalışma odası, banyo ve küçük bir de bahçeden oluşmuş. Toplam kapalı alanı 20 metrekareden fazla bir yer haline gelmişti.

Başbakan Yardımcısı Yardımcısı Yalçın Akdoğan, "Cezaevi şartları süreç ilerledikçe değerlendirilebilir, iyileşmeler olabilir" demişti.

"Çözüm süreci yol haritasında planlandığı gibi giderse Öcalan ev hapsine çıkacak" yorumlarına neden olan açıklamaların ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan devreye girmiş ve şunları söylemişti:

"Bu insani şartların iyileştirilmesine yönelik yapılması gereken her şeyi bu devlet yapmıştır. Bundan daha ilerisi zaten olamaz. Herhalde kalkıp özel villa tahsis edilecek hâl yok. Şu anda orada 2 odası var, 2 odasının dışında televizyonu..."

Türkiye Öcalan'ın bir hücrede yaşadığını ve küçük bir havalandırması olduğunu sanarken, Erdoğan'ın 2 odadan söz etmesi bir ilkti.

Çünkü Öcalan'ın 1999'da ilk yakalanıp İmralı'ya konduğunda tutulduğu yer, 2009'da değişmiş; Öcalan F Tipi Cezaevlerinde olduğu gibi küçük bir avlusu olan, 12 metrekarelik tek kişilik bir hücreye taşınmıştı. Çözüm süreci başladıktan sonra da Öcalan'ın koşulları sorun olmuştu. Avrupa Konseyi İşkenceyi Önleme Komitesi'nin raporları da dikkate alınarak Öcalan'a 5 yeni komşu getirilmiş, kendisine 12 kanalı izleyebildiği bir televizyon verilmişti.

Demirtaş’ın bugün anlattıkları da, terör örgütü liderine verilen imtiyazları doğrular nitelikte oldu.


Yorum Yazın