Kürt, Alevi ve 6-7 Eylül olaylarıyla yüzleşme çağrısı

Bütçe görüşmelerinde Kılıçdaroğlu’nun helalleşme çağrısına destek

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Bütçe görüşmelerinde Kılıçdaroğlu’nun helalleşme çağrısına destek
Abone ol
HDP’li Paylan: Kürt meselesiyle yüzleşelim, Ermeni meselesiyle, Alevi meselesiyle, bütün meselelerimizle yüzleşelim.

Muhalif. Özel / Hülya Özmen

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda başlayan 2023 yılı bütçe görüşmelerinde Kürt, Alevi ve Ermeni meselelerinin başörtüsünde olduğu gibi yüzleşilerek aşılamadığını belirten HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, “Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun söylediği gibi, helalleşelim, gerekiyorsa hesaplaşalım, kanımıza, canımıza girenlerle hesaplaşalım, onları tarihin karanlık sayfalarında lanetleyelim” dedi 

“Başka yerde değil bu Mecliste adalet arıyorum”  

Dönemin Özel Harp Dairesi Başkanı Sabri Yirmibeşoğlu’nun "Biz Atatürk'ün evini bombalattık" dediğini anlatan Paylan, 6-7 Eylül olaylarıyla ilgili verdiği Meclis araştırma önergelerinin Meclis Başkanı tarafından geri gönderildiğine dikkat çekti “6-7 Eylül 1955'te de yaralanan bizlerdik, bendim yaralanan ya! Bizim evimiz basıldı, bizim kilisemiz yakıldı, bizim mezarlıklarımız yerle bir edildi, insanlarımıza tecavüz edildi o günlerde. Yaralanan bizdik biz, biz ama buna ne diyor Meclis Başkanı? "Toplumu yaralıyorsun." diyor ve geri gönderiyor bana, hangi gerekçeyle geri gönderdiğini bile yazmaya tenezzül etmiyor” açıklamasını yaptı.  

“Ben başka bir yerde adalet aramıyorum” sözleriyle Meclis’i işaret eden ve bunun engellenmemesi gerektiğini vurgulayan Paylan’ın konuşmasında bazı bölümler şöyle:  

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bakın, Meclisimiz ne için var Sayın Başkan biliyor musunuz? Geçmişle yüzleşmek için. Niye? Hrant Dink, cinayeti, öldürülmüş "Onunla yüzleşelim." diyoruz "Yok." diyorsunuz. Yüzleşilmeyen her suç tekrarlar Sayın Başkan. Bakın, ben de diyorum ki bir pogrom olmuş tarihte, 6-7 Eylül 1955; bugünlere çok referans verebiliriz bu konuda. Hani Sayın Şebnem Korur Fincancı Türk Tabipler Birliği Başkanı diyor ya "Efendim, şöyle bir iddia var, buna bakalım diyor." ya... 

10 KERE, BURADA, DARBE GELİYOR DEDİM 

Yani her devletin içinde karanlık güçler olabilir. Sayın Hulusi Akar 15 Temmuz 2016'da Genelkurmay Başkanıydı, ordunun darbe hazırlığı içinde olduğunu göremiyordu ama ben görmüştüm, 10 kere, burada, darbe geliyor dedim. Niye? Çünkü Cizre'ye giderken üç yıldızlı generallerin, çatışmaları durdurmaya giderken bizi engellediğini gördüm. Bir hareketlenme vardı, toplumu birbirine düşürecek bir dinamik vardı; aynı dinamik, 6-7 Eylül 1955'te de hayattaydı. Dönemin Özel Harp Dairesi Başkanı Sabri Yirmibeşoğlu itiraf etti sonra, "Biz Atatürk'ün evini bombalattık." dedi, "6-7 Eylül 1955 muhteşem bir örgütlenmeydi." dedi. Niye? Atatürk'ün evini bombalatacaktı, burada hazır kıtalar, Rumların, Ermenilerin evini basacaktı. Şimdi, arkadaşlar, ben bununla ilgili yıllardır araştırma önergesi veriyorum. Sayın Meclis Başkanı bana geri gönderiyor, efendim "Toplumun bir bölümünü yaralıyorsunuz." diyor. Ya, arkadaşlar, gerçekten soruyorum, hani, 90'lı yılları -hafıza-i beşer nisyan ile maluldür- hatırlayın, o dönem yaralananlar sizlerdiniz, ben sizin yanınızdaydım. 6-7 Eylül 1955'te de yaralanan bizlerdik, bendim yaralanan ya! Bizim evimiz basıldı, bizim kilisemiz yakıldı, bizim mezarlıklarımız yerle bir edildi, insanlarımıza tecavüz edildi o günlerde. Yaralanan bizdik biz, biz ama buna ne diyor Meclis Başkanı? "Toplumu yaralıyorsun." diyor ve geri gönderiyor bana, hangi gerekçeyle geri gönderdiğini bile yazmaya tenezzül etmiyor. 

Değerli arkadaşlar, bakın, başörtüsü meselesiyle bu toplum yüzleşti, bunu aştı. 

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Bu meseleyi artık aşmış ama başka aşılmamış meselelerimiz var; Kürt meselesi var, Alevi meselesi var, Ermeni meselesi var. Bunları bu Mecliste konuşamazsak hangi mecliste konuşacağız Sayın Başkan? Bakın, bu ülkeden göç etmiş Ermeniler Amerikan Parlamentosunda adalet arayınca kızıyorum, ben de kızıyorum ya! Niye orada adalet arıyorsunuz diyorum. Ben bununla ilgili bir önerge verdiğim zaman "Bunu konuşamazsın." diyorsunuz. Nerede konuşacağız bunu. Türkiyeli Ermeniler değil mi bunlar? Bakın, Ankara'da adalet arıyorum, Washington'ta, Paris'te adalet aramıyorum. 

GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Ben başka bir yerde adalet aramıyorum, bu Mecliste Ankara'da adalet arıyorum. Bu adaleti aramama niye engel oluyorsunuz? Ben bu adaleti burada arayamazsam Diaspora'daki Ermenilere nasıl diyeceğim, arkadaş, Bırakın Washington'da adalet aramayı, Paris'te, Berlin'de adalet aramayı, gelin, Ankara'da adalet arayalım, geçmişle yüzleşelim diye? Geçmişimizle yüzleşelim Sayın Başkan; Kürt meselesiyle yüzleşelim, Ermeni meselesiyle, Alevi meselesiyle, bütün meselelerimizle yüzleşelim, hepimiz birbirimizle, Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun söylediği gibi, helalleşelim, gerekiyorsa hesaplaşalım, kanımıza, canımıza girenlerle hesaplaşalım, onları tarihin karanlık sayfalarında lanetleyelim. 


Yorum Yazın