İstanbul
Parçalı bulutlu
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,5354 %0.07
49,5729 %-0.06
5.746,23 % -0,12
89.725,97 %-2.636
Ara

Hakkı kötek olanlara...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Hakkı kötek olanlara...

ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, bu sefer yepyeni bir fikirle ortaya çıkarak,”Başkanım Trump, Türk-Yunan ilişkilerinde köprülük yapmak istiyor. Ayrıca Heybeliada Ruhban Okulu’nun yeniden tedrisata başlaması Başkan’ın özel ilgi alanında,” dedi. Barrack bu sözleri Yunanistan’da yayımlanan Kathimerini gazetesinin yazarı Manolis Kostidis’le yaptığı bir mülakatta söyledi.

Kathimerini’de yayımlanan mülakata göre Barrack, Papa 14. Leo’nun İstanbul’u ziyareti sırasında gittiği Fener Rum Patrikhanesi’nde kendisine eşlik etmiş, mülakat da Patrikhane’nin bahçesinde yapılmıştı. Kathimerini’de yayımlanan mülakat şöyle:

“- Fener’e ziyaretinizin ve Patrik Bartholomeos’la görüşmenizin amacı neydi?

Barrack- Ziyaretimin tabii ki iki amacı vardı. Birincisi, İznik Konsili’nin 1700. Yıldönümü vesilesiyle Papa’nın düzenlediği ziyaretle ilgili Başkan’ın (Trump) teşekkürleri, kutlamalarını ve derin dostluk dileklerini iletmekti. İkincisiyse, Patrik Hazretleri’nin, patronum olan Başkan’ı Oval Ofis’te ziyaretlerinde Heybeliada Ruhban Okulu’nun yeniden tedrisata başlamasının gündeme gelmesiydi. Konu Başkanım için olduğu kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan için de derin önemi haizdir. O nedenle konuyla ilgili herhangi bir gelişme kaydedilip kaydedilmediğini öğrenmek istedim.

Heybeliada Ruhban Okulu’nun Eylül 2026’da yeniden açılması için herhangi bir gelişme olup olmadığını öğrenmek, bunu çabuklaştımak ve kolaylaştırmak için neler yapabileceğimizi anlamak istedim. Dolayısıyla da burada dünya çapındaki patrikler, ekümenik destekçileri, başpiskoposlar ve piskoposlarla bir araya gelmek önemli bir fırsattı.

-Türk-Yunan ilişkileriyle ilgili derinlemesine bilgi sahibi olduğunuza göre özellikle Doğu Akdeniz’le ilgili ilişkilerin geliştirilmesinde nasıl bir yol haritası öngörüyorsunuz?

Barrack- Bence herşey şimdi başlıyor. Bugünün dünyasında, geçmişin pişmanlıklarını bir yana bırakıp yeni bir paradigma yaratılmasının gerekliliğini görüyoruz. Bu yeni paradigma da Türkiye ve Yunanistan’la başlamalıdır. Böylesine birbirine bağlı iki önemli ülkenin yüz, belki de bin yıllık anlaşmazlıklar yüzünden hala birbirlerine husumet duymaları akıl karı değildir.

Her şey iletişimle başlar. Refahı hedefleyen iletişim kurar. Yunanistan’daki yeni büyükelçimiz harika bir diplomat. Benim çok iyi dostum. Konuyu Başkanımla konuştuk ve dedik ki:’Bu iki tuğlayı birbirine yapıştıracak çimento biz olabilir miyiz?’ Günün birinde, bu iki ülkenin birbirine yakınlaşması lazım. Artık zamanı geldi. Türkiye ve Yunanistan aralarında yeni tür bir ilişki kurmak zorunda. ABD’nin bunu gerçekleştirmek amacıyla köprü görevi görmesini umuyoruz. Hedefimiz bu.

  • Bu iki ülkeyi bir araya getirecek bir forum oluşturmayı düşünüyor musunuz?
  • Barrack- Yüzde yüz evet. Her şey iletişimle başlar. Bu da refaha giden yolu açar. Düşünün, bu iki ülkenin bir araya gelmesinin insanlara, çocuklara nasıl bir yarar sağlayacağını. Birlik, beraberlik ve refah içinde yaşama şansını yakalayacaklar.

-Hazar’dan Akdeniz’e uzanan bir formülden söz etmiştiniz? Bu formül neyi içeriyor?

Barrack- Ben aldığımız derslerden neler öğrendiğimize bakıyorum. Geçmişten neler öğrendik. Patronum (Trump) da aynı şeyi yapıyor. Başkan Trump’ın bu kadar küresel vizyon sahibi olması iyi bir tarih öğrencisi olmasındandır. İpek Yolu’yla Baharat Yolu Doğu’yla Batı’yı üç-dört farklı güzergahtan birleştirmiştir. Bu refah yoluyla birlikte de medeniyetler kaynaşmıştır. Bunu yeniden başarabiliriz. Ama 1919’dan beri ulus devletler yüzünden bu hedefe varmamız engellendi. Her ülkenin ayrı hükümetler tarafından yönetilmesi iyi sonuçlar vermedi. Hazar fosil kaynaklarla dolu. Bu kaynaklara ulaşmanın yolu da Türkiye ve Yunanistan. Bu yol nasıl kapalı kalabilir ki? Siyasi müdahalelerden kurtulmamız lazım. Bunu da ancak refaha ulaşarak başarabiliriz.

  • Kıbrıs bu bölge için önemli mi?

Barrack- Evet. Sağlıklı bir vücut göbeğindeki bir apseyle yaşayamaz. O vücudun her organının iyileştirilmesi gerekir. Dolayısıyla Kıbrıs burada anahtar konumda.”

Barrack her zamanki gibi bölge genel valisi söylemini tutturarak konuşmuş. Diyor ki: “Ulus devletlerin 1919’da kuruluşundan beri bölge refaha kavuşamadı.”Yani bu akılla ulus devletlerin yıkılmasıyla mı bölgenin refahı sağlanacak? 1919’la neyi kast ediyor? Atatürk’ün Samsun’a çıkışını mı? Orada az biraz dur Tom Barrack efendi.

TARİH UZMANI TRUMP

Patronu Trump tarihi çok biliyormuş. Bunları okurken gülmekten kendimi alamadım. Hayatında sadece çek, senet, şirket hesapları listelerinden başka bir şey okumayan Trump gibi bir adam tarihi nasıl biliyor acaba? Ya da çevresinde olup bitenleri? Geçenlerde videoları ortalığa saçıldı. Arnavutluk Cumhurbaşkanı’yla Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev Trump’ın ülkeleri arasındaki savaşı bitirdiği için kendi kendini Nobel Barış Ödülü’ne aday göstermesini sarakaya alıyor, kahkahalarla gülüyorlardı.

Barrack, hızını alamayıp Yunanistan’a atadıkları yeni büyükelçinin yetkinliğinden söz ediyor. Yunanistan’daki gazeteci arkadaşlarla konuştum. Sefire hanım hakkında pek iyi izlenimleri yok. Kadınlığını ön plana çıkararak bir takım diplomatik meseleleri halletmek istediği söyleniyor. Verilen bilgiye göre şimdiki Demokrat Partili California Valisi Gavin Newsom’dan boşandıktan sonra bir süre Trump’ın büyük oğlu Donald Jr.’la aşk yaşamış. Bu ilişki kontenjanından Atina’ya sefire atandığı spekülasyonları yapılıyor. Geçenlerde katıldığı resmi bir toplantıda giydiği dekolte ve transparan kıyafet de hala dillerde dolaşıyor. Bakanlık memuriyetinden gelmeyen, sadece sahibi olduğu şirketin ürettiği votkaları pazarlama peşinde koşmakla ünlenen bu hanımla mı diplomatik ilişkiler yürütülecek? Çok merak ettim doğrusu.

Bu arada, Trump efendiyi Heybeliada Ruhban Okulu’nun yeniden açılması neden bu kadar ilgilendiriyor? Trump’ın Evanjelist mezhebine mensup olduğunu duymuştum. Oysa Heybeliada Ruhban Okulu Rum Ortodoks Kilisesi’nin teoloji okulu. Bu kurum neden onu bu kadar ilgilendiriyor acaba?  Orası Türkiye Cumhuriyeti’ne ait tarihi teoloji okulu. Yoksa Trump Türkiye’ye artık ABD’nin mandası muamelesi çekmeye mi hazırlanıyor? Biraz daha açık etse de anlasak.

Son olarak... Türkiye ve Yunanistan aralarında anlaşmazlıkları olan iki egemen devlet. Hangi hakla bu iki egemen devlete ne yapmaları ya da yapmamaları gerektiğini telkin etmek ya da onları zorlamak istiyorsunuz? Türkiye ve Yunanistan kendi aralarında sorunlarını çözebilecek olgunluktadır. Hele de Trump Yönetimi’nde ABD gibi bir çimentoya hiç ihtiyaçları yok. Barrack’ın, yaptığı bütün gafların üstüne bir de Kıbrıs’tan, “sağlıklı vücuttaki apse” diye söz etmesi tam bir skandal.

Ben gene de hadlerini aşarak bu sözleri söyleyenlere, Türkiye’nin ABD’nin bir mandası gibi davranmaya cüret edenlere değil, onların bunu yapmalarına çanak tutanlara öfkeleniyorum. Kaç kere uyardık. Tabii sözlerimiz havada kaldı. Burası Türkiye. Gün gelir devran döner. Ziya Paşa’nın Terkib-i Bend’inden bir bendini bir kez daha  hatırlatayım: “Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir, tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir!”

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *