Yıllardır sofralarda yer almasına rağmen hak ettiği değeri yeni yeni gören kaz eti, beslenme uzmanlarının son değerlendirmeleriyle yeniden gündeme geldi. Uzmanlar, kaz etinin yüksek kaliteli protein yapısı, dengeli yağ profili ve zengin vitamin–mineral içeriğiyle en besleyici et türleri arasında üst sıralarda yer aldığını vurguluyor.
Protein kalitesiyle öne çıkıyor
Beslenme uzmanlarına göre kaz eti, diğer kümes hayvanlarına kıyasla daha yoğun bir besin profiline sahip. Yüksek biyoyararlanıma sahip protein yapısı kas gelişimini desteklerken, uzun süreli tokluk hissi sağlıyor. Derisiz tüketildiğinde 100 gram kaz etinde yaklaşık 22,8 gram protein bulunması, özellikle spor yapanlar ve dengeli beslenme hedefleyen bireyler için önemli bir avantaj olarak değerlendiriliyor.
Yağ oranı sanıldığı kadar riskli değil
Kaz eti çoğu zaman yüksek yağ oranıyla anılsa da, içerdiği yağların büyük bölümünün faydalı yağ asitlerinden oluştuğu belirtiliyor. Uzmanlar, bu yağların kötü kolesterol seviyelerinin dengelenmesine ve damar sağlığının korunmasına katkı sağlayabileceğini ifade ediyor. Kalp ve damar sağlığına önem veren bireylerin ise porsiyon kontrolüne dikkat ederek kaz etini beslenme planlarına dahil edebileceği belirtiliyor.
Vitamin ve mineral deposu
Kaz eti yalnızca protein açısından değil, vitamin ve mineral içeriğiyle de dikkat çekiyor. A vitamini cilt sağlığını desteklerken; B1, B2, B3, B5, B6 ve B12 vitaminleri sinir sistemi ve enerji metabolizması için önemli rol oynuyor. Yüksek demir içeriği ise hemoglobin üretimini destekleyerek kansızlık riskinin azaltılmasına yardımcı oluyor.
Aminoasit profili de oldukça zengin olan kaz etinde lösin, izolösin, lisin ve metiyonin gibi temel aminoasitler öne çıkıyor. Fosfor, magnezyum, potasyum, çinko ve bakır gibi minerallerin ise kemik sağlığı ve zihinsel performans üzerinde olumlu etkiler oluşturduğu ifade ediliyor.
Uzmanlardan tüketim uyarısı
Beslenme uzmanları, kaz etinin faydalarına dikkat çekerken doğru tüketimin önemini de vurguluyor. Kolesterol içeriği nedeniyle diyabeti veya kalp-damar hastalığı bulunan bireylerin porsiyon kontrolü yapması öneriliyor. Daha düşük yağ oranı nedeniyle genç kaz etinin tercih edilmesi tavsiye ediliyor.
Deri kısmının yüksek kalori içerdiği belirtilirken, fırınlama ve haşlama gibi pişirme yöntemlerinin besin değerini koruma açısından daha uygun olduğu ifade ediliyor. Çok yönlü kullanımı sayesinde kaz eti; et suyu, fırın yemekleri ve göğüs eti tariflerinde sofralarda yer bulabiliyor.
