Müziğin sadece kulaklarımıza ulaşan bir sesler bütünü olmadığı artık bilimsel olarak da kabul edilen bir gerçek. İnsan beyni, ritim ve melodiyle saniyeler içinde etkileşime geçiyor. İlk 10 saniyede bir şarkının duygularımızı nasıl ele geçirdiğine dair uzman görüşleri ve bilimsel bulgular dikkat çekiyor.
Uzmanlara göre beynimiz ritimlere olağanüstü duyarlılık gösteriyor. Yapılan araştırmalar, beynin ritmi anında algıladığını ve bu algının karşılığında dopamin salgıladığını ortaya koyuyor. Dopamin, keyif ve heyecan duygusunun temel kaynağı olduğu için sevdiğiniz bir şarkı daha ilk saniyede ruh halinizi değiştirebiliyor.
Bazı melodilerin tanıdık gelmesi ise bu etkiyi güçlendiriyor. Beyin, daha önce duyduğu sesleri saniyeler içinde tanıyor ve bu tanıma hissi güven duygusu yaratıyor. Bu nedenle "Bu şarkıyı bir yerden hatırlıyorum" dediğiniz anda, hafızanızdaki eski anılar da kendiliğinden su yüzüne çıkıyor.
Bir şarkıda kullanılan akorlar da duygularımız üzerinde doğrudan belirleyici.
Minor akorlar hüzün ve duygusallık hissini artırırken, major akorlar enerji ve mutluluk veriyor. Böylece beynimiz daha ilk notada şarkının atmosferine hızla uyum sağlıyor.
Uzmanlara göre beklenmedik girişler de beyni harekete geçiriyor. Alışılmadık bir enstrüman, ani bir efekt ya da güçlü bir vokal başlangıcı, dikkati anında üzerine çekerek şarkının ilk saniyelerini çok daha etkileyici hale getiriyor.
Bilimsel bulgular, kalbin de ritme tepki verdiğini gösteriyor. İlk kez dinlenen bir şarkıda kalp atışının hızlandığını fark edenler, aslında vücutlarının müzikle olan biyolojik uyumunu yaşıyor. Ritme paralel hızlanan kalp, duygusal etkilenmeyi de artırıyor.
Araştırmaların ortak noktası ise şu: Müzik, beynimizin ödül sistemini daha ilk saniyeden harekete geçiriyor. Bu yüzden bazı şarkılar daha başlar başlamaz ruhumuza dokunuyor.