Turizm ve otelcilik sektörü, son yıllarda dijitalleşme ile birlikte sosyal medya iş birliklerine daha fazla yönelse de, bu iş birliklerinin giderek suistimale açık hale geldiği bir kez daha gözler önüne serildi.
Bir otel yöneticisinin Ekşi Sözlük’te kaleme aldığı detaylı entry, sektörün iç yüzüne ışık tutuyor. Yazıya göre, neredeyse her hafta 5 ila 10 arası “influencer” otelden barter (takas) usulü konaklama ve restoran hizmeti talep ediyor. Taleplerin büyük bölümü ise karşılıksız ve profesyonellikten uzak.
“Artık ‘Influencer’ kelimesi ‘bedava isteyen kişi’ anlamına gelmeye başladı”
Entry'de dikkat çeken satırlardan biri de şu ifadeler:
“İlk zamanlar romantikti. Gerçekten fayda sağladığımız iş birlikleri oldu. Ama şimdi durum trajikomik. Davet olmadan resepsiyona gelip 'Ben influencer’ım, burada iki gece kalacağım' diyen oldu.”

Karalama tehdidiyle baskı kuruluyor
Otel yöneticisi, iş birliği taleplerine olumsuz yanıt verildiğinde tehditkâr tavırlarla karşılaştıklarını da vurguluyor:
“Olumsuz dönüyorsun, tepki geliyor. Cevap vermiyorsun, oteli arıyorlar. En sonunda sosyal medyada karalama başlıyor.”
Sahte takipçileri tespit etmek için yıllık 750 dolarlık analiz aracı kullanıyorlar
Yönetici, gelen talepleri objektif değerlendirmek adına yıllık 750 dolar ödedikleri bir yazılım ile “takipçi kalitesi”, “bot oranı” ve “etkileşim gerçekliği” gibi metrikleri analiz ettiklerini belirtiyor. Sonuç ise çarpıcı:
“%70’i çöp. Takipçi sayısı var ama gerçek etkileşim yok. Yorumlar hep aynı kişilerden, beğeniler bot. Hala konaklama istemeye devam ediyorlar.”
Uyarı: Küçük işletmeler dikkatli olmalı
Entry’de sadece soruna değil, çözüm önerilerine de yer veriliyor. Küçük işletmelerin ve otel sahiplerinin, “takipçi sayısına” değil, hedef kitle uyumuna ve içerik kalitesine odaklanması gerektiği vurgulanıyor.
“Gerçekten güvenilir ve iş birliği yapılabilecek hesaplar bir elin parmağını geçmez hale geldi.”
“Sektör emekçileri yolunacak kaz değil”
Yazı, sosyal medya dünyasında güvenilir içerik üreticileri ile manipülasyon yapanların ayrımının netleştirilmesi gerektiği çağrısıyla son buluyor. Profesyonel iş birliklerine karşı olunmadığı, ancak “influencer” adı altında sektörün istismar edildiği bir dönemde daha dikkatli olunması gerektiği vurgulanıyor.