Bilim dünyası, aşıların uygulanma ve dağıtılma şeklini kökten değiştirebilecek sıra dışı bir gelişmeye tanıklık ediyor. Ulusal Kanser Enstitüsü bünyesinde çalışmalarını sürdüren virolog Chris Buck ve ekibi, bira yapımında kullanılan geleneksel mayaları kullanarak aşı bileşenlerini vücuda ulaştırmanın yenilikçi bir yolunu keşfetti. Bu yöntem, gelecekte aşıların sadece bir bardak içecekle veya kolayca yutulabilen bir kapsülle alınabilmesinin önünü açıyor.
Aşı teknolojisinde bira mayası devrimi
Araştırmanın temelinde, Saccharomyces cerevisiae olarak bilinen ve yüzyıllardır ekmek ile bira yapımında kullanılan maya hücreleri yer alıyor. Bilim insanları, bu maya hücrelerini genetik olarak modifiye ederek, içlerinde poliomavirüs gibi virüsleri taklit eden protein parçacıkları üretmesini sağlıyor. Bu proteinler maya hücresinin içinde kendiliğinden birleşerek "virüs benzeri parçacıklar" oluşturuyor. Mayanın sert hücre duvarı, bu değerli kargonun mide asidinden etkilenmeden bağışıklık sistemine ulaşması için doğal bir zırh görevi görüyor.
İğnesiz aşılar ve lojistik kolaylık
Geleneksel aşıların çoğu, proteinlerin yapısının bozulmaması için karmaşık soğuk zincir sistemlerine ve steril iğne uygulamalarına ihtiyaç duyuyor. Ancak bira mayası tabanlı aşılar, oda sıcaklığında çok daha dayanıklı olabildikleri için lojistik maliyetleri ciddi oranda düşürme potansiyeline sahip. Bu durum, özellikle sağlık altyapısının zayıf olduğu bölgelerde aşılama oranlarını artırmak için kritik bir avantaj sunuyor. Ayrıca, iğne fobisi olan milyonlarca insan için ağızdan alınan bu aşılar büyük bir konfor sağlıyor.
Düşük maliyet ve geniş üretim kapasitesi
Mayanın en büyük avantajlarından biri de çok hızlı ve ucuz bir şekilde çoğaltılabilmesidir. Mevcut aşı üretim tesisleri yüksek maliyetli ve hassas ekipmanlar gerektirirken, maya üretimi halihazırda dünya genelinde kurulu olan bira fabrikalarındakine benzer bir altyapıyla gerçekleştirilebilir. Uzmanlar, Chris Buck tarafından yürütülen bu deneylerin başarılı olması durumunda, aşı üretiminin demokratikleşeceğini ve çok daha geniş kitlelerin modern tıbbın imkanlarından faydalanabileceğini vurguluyor.
Geleceğin bağışıklama stratejileri
Şu an için laboratuvar ve hayvan deneyleri aşamasında olan bu teknoloji, özellikle mukoza bağışıklığı sağlama konusunda büyük umut vaat ediyor. Ağız yoluyla alınan aşılar, virüslerin vücuda girdiği ilk nokta olan ağız ve boğaz bölgesinde güçlü bir savunma hattı oluşturabiliyor. Bilim insanları, bu yöntemin sadece virüslere karşı değil, farklı enfeksiyon hastalıklarına karşı da uyarlanabileceğini belirtiyor. Önümüzdeki yıllarda yapılacak klinik testler, bira mayasının tıp tarihindeki yerini bir kez daha sağlamlaştırabilir.
Kaynak:
https://www.sciencenews.org/article/vaccine-beer-polyomavirus-chris-buck
https://futurism.com/health-medicine/vaccines-yeast-beer-experiment