İstanbul
Parçalı bulutlu
5°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,9259 %0.13
50,6303 %-0.18
6.250,52 % 1,29
87.538,82 %-1.843
Ara
Muhalif. YAŞAM Ebeveynlerin kayırdığı çocuklar daha kötü ruh sağlığı riskiyle karşı karşıya

Ebeveynlerin kayırdığı çocuklar daha kötü ruh sağlığı riskiyle karşı karşıya

Son araştırmalar, ailelerin bazı çocuklarını kayırmasının çocukluk döneminde ve yetişkinlikte ruh sağlığı, aile ilişkileri ve akademik başarı üzerinde ciddi etkiler yaratabileceğini ortaya koyuyor.

Okunma Süresi: 2 dk

Son yıllarda yapılan araştırmalar, ebeveynlerin bazı çocuklarını kayırmasının, bu çocukların ruh sağlığı üzerinde uzun vadeli olumsuz etkiler yaratabileceğini ortaya koydu. New York Times’ın haberine göre, aile içi kayırmacılık gençlik yıllarının çok ötesine uzanarak yetişkinlikte de ruh sağlığını etkilemeye devam edebiliyor.

Purdue Üniversitesi sosyoloji profesörü J. Jill Suitor, ebeveyn kayırmacılığını inceleyen en kapsamlı çalışmalardan birini yürütüyor. Araştırmada, anneler ve zamanla torunlar arasında yapılan kayırmacılık etkileri de analiz ediliyor. Çalışmanın ilk bulgularına göre, ebeveynlerin yaklaşık üçte ikisinin gözde bir çocuğu bulunuyor ve bu “gözde” çocuk çoğu zaman yıllar boyunca değişmeden kalıyor.

Araştırmalar, “altın çocuk” olmayı garanti eden tek bir özellik olmadığını, ancak favorilerin genellikle kız çocukları ve küçük kardeşler olduğunu gösteriyor. Ayrıca karakter özellikleri de etkili; ebeveynler genellikle uyumlu ve vicdanlı çocukları tercih ediyor. Dr. Suitor’a göre, yetişkinlikte en belirleyici faktör, ebeveynler ile çocukların dini ve siyasi değerler de dahil olmak üzere benzer değerlere sahip olması.

Ancak “gözde çocuk” olmanın da dezavantajları var. Hollanda Utrecht Üniversitesi’nden Susan Branje, gözde çocukların, kardeşleriyle aralarındaki muamele farkları çok belirgin olduğunda suçluluk veya hak etmeme duygusu yaşayabileceğini belirtiyor.

Araştırmalar, kayırmacılığın hem gözde hem de geri planda kalan çocukların ruh sağlığını ve aile ilişkilerini uzun vadede etkileyebileceğini ortaya koyuyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *