Muhalif Analiz
ABD Başkanı Donald Trump'ın merakla beklenen İngiltere ziyaretinde dün gece dikkat çekici bir davet verildi.
Windsor Kalesi'nde düzenlenen akşam yemeğinde ABD ve İngiltere'nin önde gelen isimleri bir araya geldi.
ABD ile kültürel, diplomatik veya ekonomik bağları nedeniyle davet edilen konuklar, kraliyet şefleri tarafından hazırlanan ve tarihi yemek takımlarında servis edilen, Fransızca yazılmış bir menüde yemek yedi.
Menünün Fransızca olmasının nedeni ise merak edildi…

İngiltere kraliyet ailesi, davet yemeklerinde neden Fransızca menü kullanıyor?
İngiltere kraliyet davetlerinde menülerin hâlâ Fransızca yazılmasının birkaç tarihi ve kültürel sebebi var:
Avrupa aristokrasisinde Fransızcanın prestiji
17. ve 18. yüzyıllarda Fransızca, Avrupa saraylarının diplomasi ve yüksek kültür diliydi. İngiltere dâhil birçok monarşide soylular, Fransızcayı adeta “uluslararası zarafet dili” olarak kullandı. Özellikle yemek kültürü ve mutfak terminolojisi Fransız etkisi altına girdi.
Haute cuisine kökeni
Modern fine dining kültürünün büyük kısmı Fransa’dan doğdu. 19. yüzyıldan itibaren “haute cuisine” yani yüksek mutfak, dünya çapında rafine yemek anlayışını belirledi. Bu nedenle birçok yemek adı ve teknik terim Fransızca kökenli kaldı.

Protokol ve geleneksel süreklilik
Kraliyet ailesi, yüzyıllardır süregelen protokollere ve törensel detaylara çok önem verir. Menülerin Fransızca yazılması, bu geleneksel zarafeti ve uluslararası aristokratik mirası korumanın bir parçasıdır.

Sembolizm ve incelik göstergesi
Fransızca menü, sıradan bir yemek listesinden öte bir prestij göstergesi kabul edilir. Misafirlere “özel ve ayrıcalıklı” bir davette bulunduklarını hissettirir.
Bugünlerde İngiliz Kraliyet ailesi, Fransızca menünün yanında çoğu zaman İngilizce çevirisini de hazır bulunduruyor. Yani sembolik olarak Fransızca korunurken, pratik olarak herkesin anlayabileceği hâle getiriliyor.
Türkiye Cumhuriyeti, balolardaki yemek menülerinde yabancı dil kullanmış mıydı?
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarındaki balolar ve resmî davetlerde yabancı dilde menü kullanımı, Avrupa saraylarıyla kıyaslandığında farklı bir çizgi izlemiştir:
Cumhuriyetin Dil Politikası
Atatürk’ün dil devrimi (Türk Dil Kurumu’nun kurulması, Türkçenin sadeleştirilmesi) nedeniyle, Cumhuriyet balolarında ve resmî yemeklerde menüler Türkçe hazırlanırdı.
Bu durum, Osmanlı sarayında Fransızcanın zaman zaman protokol dili olarak kullanılmasıyla büyük bir tezat oluşturur.

Milli Kimlik Vurgusu
Menülerde Türkçe kullanmak, Batılılaşma ile birlikte “ulusal kimlikten taviz verilmediği”nin altını çizerdi.
Bu, Cumhuriyetin “kendi kültürünü koruyarak modernleşme” anlayışının bir göstergesiydi.
Yabancı Konuklar için Çeviriler
Yabancı devlet adamlarının katıldığı özel davetlerde menülerin yanında Fransızca veya İngilizce tercümeleri de bulunabiliyordu.
Ancak asıl metin genellikle Türkçe kalırdı.
Atatürk’ün Hassasiyeti
Atatürk, davetlerde Türk mutfağının öne çıkmasına önem verirdi. Dolayısıyla yemek isimleri de Türkçe yazılır, Batı mutfak terimlerinin doğrudan alınması yerine Türkçe karşılıkları tercih edilirdi.
Yani: Osmanlı’nın son dönemindeki gibi tamamen Fransızca menüler yoktu; Cumhuriyet döneminde esas dil Türkçe oldu. Ama diplomatik protokol gereği yabancı misafirler için çeviriler hazırlanabiliyordu.
Türkiye Cumhuriyeti balolarda batıya özgü ritüeller kullanmış mıdır?
Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarında özellikle Atatürk dönemi (1923–1938) boyunca düzenlenen balolarda Batı’ya özgü birçok ritüel benimsenmiştir. Bunun birkaç temel nedeni vardır:
Modernleşme ve Batılılaşma sembolü
Cumhuriyet’in ilanından sonra, toplumsal yaşamda Batılı normların benimsenmesi, modernleşmenin en görünür alanlarından biri oldu. Balolar, bu değişimin vitrin etkinliklerindendi.

Dans ve müzik tercihleri
Cumhuriyet balolarında vals, tango, fokstrot gibi Batı kökenli salon dansları öne çıkıyordu.
Orkestralar genellikle Batı tarzı müzikler icra ederdi.
Bu etkinlikler, geleneksel Osmanlı saray eğlencelerinden farklı, modern bir “medeniyet göstergesi” olarak sunuluyordu.
Kıyafet ve görgü kuralları
Erkekler frak ya da smokin giyiyor, kadınlar ise Batı tarzı tuvaletlerle baloya katılıyordu.
Masa düzeni, oturma düzeni ve selamlama biçimleri Avrupa saray protokollerinden esinleniyordu.
Devlet erkânı ve halk kaynaşması
Atatürk’ün en önemli yeniliklerinden biri, bu tür etkinlikleri yalnızca elit çevreye değil, halka da açık hale getirmesiydi. Böylece Cumhuriyet, toplumsal eşitlik ve çağdaşlaşma mesajını somutlaştırıyordu.
Uluslararası imaj
Balolarda yabancı diplomatlar ve konuklar da ağırlanıyordu. Dolayısıyla Batılı ritüeller, Türkiye’nin “çağdaş uygarlıklar düzeyine ulaşma” hedefinin diplomatik vitrininde önemli rol oynadı.
Özetle: Türkiye Cumhuriyeti baloları, yalnızca eğlence değil; kültürel devrimlerin bir sahnesiydi. Batılı danslar, kıyafetler ve protokol, yeni devletin modernleşme vizyonunun güçlü bir göstergesi haline geldi.