Bir gölge bakanın çalışmaları ve düşündürdükleri

CHP Genel Başkan Yardımcısı, Milli Eğitim’den sorumlu gölge bakan Suat Özçağdaş, gölge bakanlar içinde gerçekten de yerini dolduran bir isim. Daha da ötesinde bütün gölge bakanlara örnek olabilecek nitelikteki çalışmalarıyla dikkat çekiyor. Bir yandan Milli Eğitim Bakanlığı’nın pratiğini mercek altına alıp olumsuzlukları eleştirerek toplumla paylaşırken, bir yandan da olası CHP iktidarındaki alternatif Milli Eğitim pratiğini ilgili-paydaş kurum ve kuruluşlarla, eğitim camiasının önemli ve birikimli simalarıyla birlikte şekillendirmeye çalıştığını görüyorum. Zaten bu yüzden olsa gerek ki ulusal düzeydeki konvansiyonel medyada en çok yer alan gölge bakanların başında geliyor. Sosyal medyayı da doğru ve etkin kullanıyor. Ayrıca sanıyorum değerli bir çalışma grubu olsa gerek. Ve demek ki o yüzden benim de radarıma takılan bir gölge bakan.

“FAALİYET RAPORU”

Özçağdaş’ın, göreve geldiği 11 Kasım 2023’ten itibaren 31 Aralık 2024’e kadarki çalışmalarını “Faaliyet Raporu” olarak bu yılın başlarında 17x24 cm ebadında ve 180 sayfada kitaplaştırdığını gördüm. Ayrıca, 18-19 Temmuz 2024’te Ankara’da düzenlediği “Eğitim Maratonu”nu da aynı isimle ve yine aynı ebatta, 450 sayfada kitaplaştırmış ve eş zamanlı olarak iki kitabı da yayınlamıştı. İki kitabı da istettim ve inceledim. Kitaplar “kitap” gibi. Bir albüm gibi değil. Çok az ve gerektiği kadar fotoğraf içeriyor. Editoryal olarak da iyi çalışılmış ve titiz basılmış.

Milli Eğitim’den sorumlu gölge bakan Özçağdaş, “Faaliyet Raporu” önsözünde kitabın içeriğine ve dolayısıyla 14 aylık faaliyetine ilişkin özetle şu bilgileri bilgileri veriyor:

“Yaklaşık 14 aylık bu sürede farklı yerlerde, eğitimin farklı sorunlarına dair 64 basın açıklaması yaptık. TBMM’ye 26 soru önergesi, 5 kanun teklifi, 6 araştırma önergesi verdik. Danıştay’da ve Anayasa Mahkemesi’nde 2 dava açtık, 3 suç duyurusunda bulunduk. 25 ilimizde yurttaşlarımızla ve eğitim paydaşlarıyla il bulışmaları gerçekleştirdik. Eğitim Mitingi, 24 Saat Eğitim Maratonu, Hasanoğlan Eğitim Zirvesi, Eskişehir Yükseköğretim Buluşması, Anıtkabir Yürüyüşü ve 24 Kasım Öğretmenler Günü Etkinliği ile Yerel Yönetimler ve Eğitim Çalıştayı olmak üzere 6 büyük etkinlik yaptık.

Ziyaret ettiğimiz illerde ve gerçekleştirdiğimiz etkinliklerde valiler, rektörler, akademisyenler, sendika yöneticileri ve temsilcileri, eğitim yöneticileri, öğretmenler, eğitim uzmanları, veliler, gençler ve çocuklar başta olmak üzere 10 bini aşkın yurttaşımızla bir araya geldik, eğitiimin mevcut durumunu ve yapılması gerekenleri konuştuk. Eğitim sistemimizin sorunlarını bizzat yaşayanlardn dinledik.

Partimizin iktidar hedefi doğrultusunda, eğitime dair yol haritamızı yurttaşlarımızın ihtiyaçlarına göre, uzmanların ve paydaşların görüşlerini alarak belirlemek adına durmaksızın çalıştık. Uzun soluklu eğitim maratonumuzun ilk bir yılında gerçekleştirdiğimiz çalışmaların bir özetini sizler için; Etkinlikler, Eğitim Maratonu İl Buluşmaları, Basın Açıklamaları, TBMM Çalışmaları, Davalar ve Suç Duyuruları ile Toplantı ve Ziyaretler olmak üzere 6 başlıkta bir araya getirdik.”

“EĞİTİM MARATONU”

18-19 Temmuz 2024’teki Eğitim Maratonu’ndaki tüm konuşmaları içeren “Eğitim Maratonu” kitabında Özçağdaş’ın yanında CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in de bir önsözü yer alıyor. Yine Özçağdaş ve Özel’in açılış konuşmalarıyla başlayan kitap 21 başlık altında Suat Özçağdaş’ın yanında 94 ayrı konuşmacının metinlerini içeriyor ve Özçağdaş’ın kapanış konuşması metni ile bitiyor. Konuşmacılar arasında CHP MYK üyeleri ve milletvekilleri, akademisyenler, eğitim sendikalarının başkan ve yöneticileri, belediye başkanları ve öğrenciler yer alıyor. Kitap, kıymetli bir dökümantasyon niteliğinde.

Özçağdaş, kitabın önsözünde Eğitim Maratonu ile ilgili olarak şöyle diyor:

“Cumhuriyet Halk Partisi Milli Eğitim Bakanlığından Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı olarak eğitim alanında yaşanan sorunlara dikkat çejmek üzere Ankara Çankaya Anıtpark’ta gerçekleştirdiğimiz 24 Saat Eğitim Maratonu, 18 Temmuz Perşembe saat 10.00’da başlayarak, 19 Temmuz Cuma günü saat 10.00’da sona erdi. (…) Okul öncesi eğitimden ünirversiteye, çocuk haklarından eğitim ortamlarına, öğretmenlerden sendikalara kadar eğitim sistemimizin temel durum ve sorunları üzerine kapsamlı bir içerik sunan 24 Saat Eğitim Maratonu’nda; 21 ana başlıkta, 100’e yakın alt başlıkta konuşmalar yapıldı.”

GÖLGE BAKANLARIN VE SORUMLULUK NOKTASINDAKİ DİĞER AKTÖRLERİN KALICI DÖKÜMANLARI İŞLEVSEL VE DEĞERLİ

Özçağdaş muhtemelen düşünmüştür ve planlamıştır ama yine de tavsiye edeyim; görevde olduğu her yıl ile ilgili bir faaliyet raporu yayınlayabilir her yıl sonunda ve ayrıca CHP programının yenilenmesinin ardından belki bir “alternatif eğitim çerçevesi” kitapçığını da kamuoyuna sunabilir.

Belli konulardaki parti yetkililerinin ve parlamenterlerin çalışmaları ile doküman üretmeleri, kitap haline getirmelerini çok yararlı görüyorum. Bu çerçevedeki en dikkat çekici ve örnek çalışmayı daha önceki dönemlerde 2011-2015 arasında CHP Genel Başkan Yardımcısı, PM Üyesi ve İstanbul Milletvekili-Dışişleri Komisyonu CHP Sözcüsü E.Büyükelçi Osman Korutürk yapmıştı. Korutürk’ün danışmanı olduğum o dönemde her yıl bir kitap olmak üzere dış politika ve ilişkiler alanıyla ilgili olarak dört kitap yayınladık. Ayrıca yine çalışma alanımızla ilgili bir ortak kitap, iki broşür de yayınlandı. Keşke CHP’nin bütün gölge bakanları da Özçağdaş gibi faaliyet alanlarıyla ilgili kitaplar, broşürler ortaya koysa ve kamuoyuna sunsa. Bunun çok yararlı olacağını geçmiş deneyimimizle de söyleyebilirim.

ÖZEL’E GÖLGE BAKANLARLA İLGİLİ ÖNERİ

Yeri gelmişken şunu da belirteyim; CHP’nin gölge bakanlarıyla ilgili birkaç kez küçük anketler de yaptım ve üzülerek bırakın sade üyeleri, ilçe başkan ve yöneticisi, hatta il yöneticisi düzeyinde bile tam olarak bilinirliklerinin zayıf olduğunu gördüm. Aynı anketlerde çalışmalarıyla dikkat çeken gölge bakanların hissedilir derecede fark edildiğini de gördüm ama sayıları azdı. CHP Genel Başkanı Özel’e önerim; gölge bakanlardan da belediye başkanları gibi periyodik raporlar istemesi ve değerlemeye alması, belediye başkanlarına olduğu gibi gölge bakanlara da bir çeşit kişiye özel karne vermesi. Bakanlar Kurulu’nda nasıl değişim olabiliyorsa gerektiğinde Gölge Bakanlar Kurulu’nda değişime gidilmesi. Bu arada gölge bakanların ille de MYK veya PM üyeleri arasından olması da gerekmiyor; partinin birikimli ve temsil niteliği olan üyelerinden de bu görev için yararlanılabilir. Zaten CHP’nin iktidar olması durumunda da PM ve MYK, CHP Grubu dışından da bakanları olabilecektir.

BİR KEZ DAHA PROGRAM MESELESİ

2008’den bu yana yenilenmeyen, 13 yıl boyunca genel başkanlık yapan Kılıçdaroğlu döneminde başlayan bir çalışma olmasına karşın bir türlü sonuçlandırılamayan CHP Programı için aşağıdan yukarıya bir çalışma yapıldı. Programla ilgili bölümlerin de ilgili MYK üyelerince taslak haline getirilmek üzere çalışıldığını biliyorum. Aslında 5-6 Kasım 2023 38. Olağan Kurultayı sonrasında takribi altı ay içinde program kurultayının yapılacağı açıklanmıştı. Ancak bu süre zarfında yapılamayan kurultayın malum olağanüstü gelişmeler nedeniyle yerel seçimlerden sonra da halen yapılamadığı açık. Geçen hafta bir MYK üyesi ile yaptığım görüşmeden anladım ki program taslak çalışması yaz sonuna kadar tamamlanacak ve program kurultayı da eylülde yapılacak. O görüşmeden birkaç gün sonra Sözcü TV’de Uğur Dündar’ın yayınına çıkan CHP Grup Başkan Vekili Doç. Dr. Gökhan Günaydın da benim programla ilgili aldığım bilgiyi teyit eden açıklamalar yaptı. Tabii bunlar henüz resmi bir açıklama değil ama anlaşılan, program kurultayı eylülde yapılabilecek. Bu çok iyi olur, çünkü CHP erken seçim istiyor ve 2025 Kasım ya da en geç 2026 ilkbaharı diye de date-line veriyor. İktidar “tamam” derse CHP’nin 17 yıldır değişmeyen ve artık çok eskiyen programının bir an önce değişmesi çok yerinde olacaktır. Zaten değişen parti programı CHP seçim programının ve cumhurbaşkanı adayının vaatler manzumesinin temelini oluşturacaktır. Ki, buna dayanarak erken seçim isteyen CHP’nin hükümet programını da çalışması ve hazır etmesi, yavaş yavaş seçmenle paylaşması iy olacaktır. Özetle, CHP bir yandan parlamentoda ve meydanlarda iktidarın salvolarına karşı mücadele ederken bir yandan da program çalışmalarını hızlandırıp sonuçlandırmalı; bir başka ifadeyle “hem yürüyüp hem de ciklet çiğnemeyi” başarmalıdır. Nitekim bunu yapabileceğini geçtiğimiz günlerde ev sahipliğinde düzenlediği SE Kadın Konseyi ve SE Genel Kurulu ile göstermiştir.

Türkiye, aslında geç kalmış sancılı bir değişimin eşiğindedir. CHP muhalefete öncülük ederek bu değişimin ebeliğini yapmakla karşı karşıyadır. CHP bu tarihsel görevle karşı karşıyadır.