Zamanı geldiğinde bırakmayan her "bir numara" yenilgiyi tadacaktır
İktidarı "Ekrem ağrıları" tutmuştu. Şimdi de bakıyorum, "Özgür ağrıları"na yakalanmış gözüküyor!
İktidar gücünü elinde tutanların zehirli dili sonunda oluşan iklimde kimi mahfillerde pişirilmiş gözüken unsurlar veya bu iklimden etkilenen kimi 'yalnız kurtlar' CHP'nin erken seçim imza stantlarındaki gençlere saldırıyor... Tanıtım aracı geçerken havaya ateş açıyor... Nihayet saldırı CHP'nin genel başkanına kadar uzanıyor.
Siz ülkenin kurucu, şimdiki birinci partisini 'şeytanlaştırmaya', 'düşmanlaştırmaya' kalkarsanız; siyasi iklimi bu kadar zehirlerseniz daha neler neler olabilir, düşünmek bile istemiyorum.
ERDOĞAN'DAN GELEN TELEFON VE ÖTESİ
Neyse ki Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özel’in uğradığı saldırı sonrasında açtığı telefonla belki iktidarın geldiği noktayla yüzleşmiş gözüktü. "Gözüktü" diyorum, bundan pek de emin değilim. Ne kadar samimi olduğunu zamanla göreceğiz.
Özel’in saldırının akşamında Ankara'ya gelip CHP'nin genel merkezinde yaptığı konuşma, 19 Mart darbe girişiminden bu yana geliştirdiği mücadelenin zirvesidir. Özel’in, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açtığı telefonu çok talihsiz "telef" sözcüğü için bir çeşit "özür" olarak anladığı açıklaması da olgunluk ifade ediyor. Özel, sorumlu bir siyasetçi olarak meseleye çok yerinde yaklaşıyor.
Bu noktada iktidarın küçük ortağı MHP'ye ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Dr. Bahçeli'nin son saldırıya ilişkin açıklamasında Özel’in adını anmaktan kaçınması hoş mu Tanrı aşkına? Ramazan Bayramı'nda da CHP'yi bayramlaşmaya değer bulmamıştı! Türkiye’nin birinci partisini, müstakbel İktidar partisini kaale almamak da neyin nesidir hem de DEM'in, hatta İmralı'nın muhatap alındığı bir süreçte?!.
Başta iktidar sözcüleri olmak üzere siyaset erbabının kullandığı dile çeki düzen vermesi seçime doğru giden ülkede kaotik bir iklimin panzehiri olacaktır. Aksi, kaosun özellikle istendiği anlamına gelir ki bundan ülke olarak büyük zarar görürüz. "Ekrem ağrıları", "Özgür ağrıları" tuttu diye hukukun ve demokrasinin normlarını çiğnemek, siyasi iklimi zehirlemek birşey söyleyeyim mi iktidar cenahına; sizi daha da batırır, sandıkta rezil eder!
Siyasi literatüre soktuğunuz "silkeleme"ye gelince... Muhalefetin yerel yönetimlerine yaptığınız baskılar, yargıyı araçsallaştırarak attığınız çizgi dışı adımlar sizi ülkenin meydanlarında fevkalade silkeliyor; farkında mısınız?
İKTİDAR ÇARESİZ DERDE DÜŞMÜŞ DURUMDA
Hiç çaresi yok, ağrılar içinde o sandığı er geç getireceksiniz, paşa paşa gideceksiniz!.. Zamanı geldiğinde bırakmasını bilmeyen her "bir numara" gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan da tabiî aday olabilirse erken seçime razı olup, yenilgiyi tadacaktır.
İşte o zaman, 2018'den bu yana süren ucube tek adam sistemi yerini hukukun üstünlüğüne, demokrasiye bırakacak. Türkiye rahat bir nefes alacak.
GÜVENLİK ZAFİYETİ
İktidarın oluşturduğu siyasi iklime hizmet eder tavrı ve oluşturduğu güvenlik açığı ile CHP'lilere saldırıya adeta çanak tutan güvenlik yetkililerinin de Özel’e yönelik saldırı sonrası tutumunu gözden geçirmesi şart. Özel’in aracının AKM otoparkına alınmaması ne demek? Etrafının dikkatli bir şekilde kalabalık ortamda süzülmemesi ne demek?
Bu noktada her ne kadar da en son nokta olsa da Özel’in güvenlik ekibi de son olaydan sonra kendisini gözden geçirmelidir. Arkada, iki yanda ve önde ikişer personel dursa, AKM'deki saldırgan niyet etse de Özel’e dokunamazdı. Benzer olay Kılıçdaroğlu döneminde de TBMM'de yaşanmıştı. Güvenlik görevlileri yanında genel başkanın yanındaki çalışma arkadaşlarının da etrafı süzmesi yararlı olacaktır.
