İstanbul
Kapalı
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,6486 %0.05
37,1666 %-0.01
105.663,79 %2.554
3.150,55 0,30
Ara

Hakuna Matata

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Hakuna Matata

ATAN KAZANIR-TAİKİ WAİTİTİ’nin yine ustaca dizayn edilmiş, yeni filmi ile 2024 sinema semâlarına, merhaba, diyoruz.

2024’de kaliteli filmleri izlemek, keyifle anlatmak ve yazmak, nasip olsun.

Öyle ya, ustamız Atilla Dorsay, hep öyle der, “Kaliteli bir film izlediğin gün, gününde kaliteli geçer.” Gerçektende öyle.

Kim bilir, buraya şimdiden dipnot düşelim. Bu yıl, Oscar heykelleri dağıtılırken, belki de Margot Robbie’nin ödülünü, vereceklerden biri olur yönetmen, Taiki Waititi ya da Leonardo DiCaprio.

Hepsini bekleyip, hep birlikte göreceğiz.

Ben altını çizeyim. Bunu da henüz diyen yok! Ben de atıyorum, zaten!

ATAN KAZANIR

Filmlerini izlemekten keyif aldığım, kırk sekiz yaşındaki yönetmen, yine hemen hemen her filminde olduğu gibi kendisini yine anlatıcı yaparak, bu sefer America Samoa’nın başkanı sıfatı ile bize hayatın derslerini; tüm acılara rağmen ne şekilde ayakta durabileceğimizin derslerini hem güldürüp, hem düşündürerek veriyor.

Bir tarafta öfke dolu bir teknik direktör, diğer tarafta dünya üzerinde FIFA Dünya Sıralamasının sonuna çivi çakmış, 2001 yılında Avustralya’dan yediği tam otuz bir (31) golle ile kıralamayacak rekora imza attıktan sonra 2011 yılında futbol takımının başına getirilen Thomas Rongen’in gerçek hikâyesi ve bir futbol takımı üzerinden, dünyaya yayarsak ve tüm küresel güçlerin varlığından güzelce sıyrılabilmeyi becerdiğimizde demek istediklerini filmin içinde şu şekilde bütünlemiş:

1-Hepimizin takım ruhu ile birbirimize bağlı olduğumuzu, bunun en küçük biriminin, aile kavramının, önemini.

2-Bizi biz yapan şeylerin temelinin, değerler ve inançlar olduğunu, neye inanırsak onu çoğalttığımızı.

3-Hepimizin kardeş olduğu noktasından hep yola çıkabilirsek, birbirimize hiçbir zaman kötülük yapmamamız ve her zaman birbirimizin iyiliğini, sistem yaratıcıları istemese dâhi bunu becerebilecek bir yaratıcı ile bağımızın kuvvetinin var olduğunu.

4-Her ne yaşarsak yaşayalım; hatamızda özür dileyebilmeyi ve düşsek bile ayağa kalkacağımıza olan inancı hiç kaybetmemeyi, çünkü kötü gibi görünen gerçeklerin ardında muhakkak bir mucizenin gelmekte olduğunu hatırlamamızı.

5-Gülümsemeyi ve bu hayattan geçerken hep şunu söyleyebilmeyi: HAKUNA MATATA!

Daha önce belgesele de konu olan hikâye, art arda otuz mağlubiyet, dünya tarihinde kendi kalesinde otuz bir gol yiyerek kalecinin bile kariyerini bitiren, rüyalarına giren mevzunun inançlar ve tükenmişlikler arasında nasıl yükselebileceğinin altını çizerek. Kariyerinin son iki yılında inişe geçen, ailesi arası bozulan teknik direktör, Thomas Rongen(Michael Fassbender)’n, mecburi olarak adeta bir tayin gibi Güney Pasifikte yer alan Samoa adasına gönderilişi sırasında, kendini savunmaya geçerse meseleyi baştan kapatan patronların, açıklamaların altında yatmaktadır. Aslında her bir insan varlığının yaşamı içinde yer alan sır perdelerinin izahı.

İşte hayatının neresinde takıldın ise ve sürekli kendinden başka kimseyi haklı görmüyor, öfke sorunu yaşıyorsan, kendine bunları söyle.

Bunları nerede yaptım, geçeceğin yol bunlardır:

1-İnkar 2-Öfke 3-Depresyon 4 Kabullenme.

Arınmak, her insanın ihtiyacı. İnsan, başına kötü bir olay geldiğinde, hayıflanıyor ama gelenin hayra mı, şer mi olduğunu bilmiyor. Hayat, hem en güzel hediye, hem en güzel derstir.

O yüzden gerektiğinde; koşulsuz, kime yanlış yaptıysan özür dilemesini, gönül almasını bilecek ve önce kendinin kim olduğunun ve nerede yanlış (lar) yaparak, hangi olaylara sebebiyet verdiğini, fark ederek, bunları artılara dönüştürebilme gücünün farkına vardığında, yani Yaradan ile kopan bağını onardığında; aslında ne geçmiş, ne gelecek olmadığını; şimdi ve an olarak tanımladığımız olgunun zenginliği içerisinde, adeta istiridye içinde saklı bir inci tanesi gibi sonsuz mutluluğu, hiç kaybetmemek üzerine bulacağının, dersini öyle güzel vermekteki.

Kırk sekiz yaşındaki zeki yönetmenin hayatla dalga geçerken, araya mutluluk, aile ve sevgi tohumlarını özenle serpişindeki ustalığını, yine diğer filmleri gibi; gülümseyerek, mutlu ve umutlu hissederek izledim.

Sakın kaçırmayın!

Takım olmak, her birimiz için gerekli. Ne diyoruz, o zaman.

HAKUNA MATATA!

Hoş geldin,2024!

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *