Ekrem İmamoğlu hakkında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek ve ailesine yönelik ifadeleri sebebiyle "terörle mücadele eden kişileri hedef göstermek", "hakaret" ve "tehdit" iddialarıyla birlikte bir dava açılmıştı. Davanın ilk duruşması 11 Nisan'da gerçekleştirilmişti. Bugün ise İmamoğlu, üçüncü kez hakim karşısına çıkacak. Bu davanın sonucu, toplumda merakla bekleniyor.
Davanın Gelişimi ve Duruşma Zamanı
Duruşmanın bugün sabah 10.00'da başlaması bekleniyor. Davanın gelişmelerini takip eden birçok kişi, İmamoğlu’nun tahliyesinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini sorguluyor. Ancak İmamoğlu'nun 'Akın Gürlek' davası henüz yeni bir ivme kazanmadı. Dava sürecinin ilerleyişi, kamuoyunda büyük bir ilgiyle izlenmekte.
İddianamenin İçeriği
İddianamede, İmamoğlu'nun bir panelde Başsavcı Akın Gürlek'e yönelik dile getirdiği ifadelerin suç içerdiği belirtildi. Bu bağlamda, Başsavcı Gürlek'in geçmişte terör suçlarıyla ilgili çalışmalarda bulunduğuna dikkat çekildi. İddianamede, Gürlek'in görev yaptığı süre zarfında çeşitli terör örgütleri tarafından hedef alındığı belirtiliyor. Bu bağlamda, terörist grupların, Gürlek'in kimlik bilgileri ve fotoğraflarını sosyal medya platformlarında yayımlayarak kendisini tehdit ettikleri de kaydedildi.
Suçlamaların Detayları
İmamoğlu'nun sözleriyle Gürlek'i hedef gösterdiği ve bu durumun "terörle mücadelede yer alan kişileri hedef gösterme" suçu oluşturduğu ifade edilmektedir. İddianamede, İmamoğlu’nun kamu görevinde bulunan Gürlek’i küçük düşürücü nitelikte ifadeler kullandığına yer verildi; böylece düşünce özgürlüğü sınırlarının ailevi güvenliğini tehdit eden bir boyuta geçtiği ayrıca vurgulandı. İmamoğlu’nun bu biçim konuşmalarının, kamu görevinin saygınlığına zarar verdiği sonucuna varıldı.
Mahkeme Süreci ve Olası Cezalar
İmamoğlu’nun başına gelen bu dava sürecinde, "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı alenen hakaret", "tehdit" ve "terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme" suçlamaları neticesinde toplamda 2 yıl 8 ay ile 7 yıl 4 ay arasında hapis cezası talep edilmektedir. Ayrıca, Türk Ceza Kanunu’nun 53. maddesi gereği, mahkumiyet durumunda bazı kamu görevlerinden men edilmesi istenmektedir. İddianame, bir bütün olarak İmamoğlu'nun yargı üzerinde baskı kurma amacını taşıdığına işaret ederek, bu durumun hukuki bir bedeli olacağına dikkat çekmektedir.