Ufuk Uras: Camilerde kaldırılan eski otantik seccadelere ne oldu?

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Ufuk Uras: Camilerde kaldırılan eski otantik seccadelere ne oldu?
Abone ol

TBMM 23.dönem İstanbul Milletvekili, Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Kurucu Üyesi ve Eski Genel Başkanı Ufuk Uras, seccade tartışmasına milletvekilliği döneminde de dikkat çektiği otantik halıların akıbetine ilişkin sorusuyla katıldı. Twitter hesabından “Seccade tartışmasına enerji harcayanlar, yıllardır mecliste sorduğum bir soruya hâlâ yanıt vermediler. Camilerdeki otantik seccadeler kaldırılıp yerine duvardan duvara yeni halı konuldu. Bu eski seccadelerin detaylı envanteri var mı ve onlara ne oldu?” diye soran Uras, Muhalif’e, “Camilerin detaylı eski seccade envanterini tutma, yerküre bir ibadethane, onu kirletmek için elinden geleni yap, ama herkesin ayakkabıyla girip çıktığı iş bürosunu mescid gibi takdim et, bütün bunlar sadece siyasi sıkışmışlığın göstergesi başka bir şey değil” açıklamasını yaptı.  

Hülya Özmen  

Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nu seccadeye basarken gösteren fotoğrafla başlayan tartışmaya TBMM 23.dönem İstanbul Milletvekili, Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) Kurucu Üyesi ve Eski Genel Başkanı Ufuk Uras, milletvekilliği döneminde de dikkat çektiği otantik halıların akıbetine ilişkin sorusuyla katıldı.  

“Yerküre bir ibadethane, onu kirletmek için elinden geleni yap…” 

Twitter hesabından “Seccade tartışmasına enerji harcayanlar, yıllardır mecliste sorduğum bir soruya hâlâ yanıt vermediler. Camilerdeki otantik seccadeler kaldırılıp yerine duvardan duvara yeni halı konuldu. Bu eski seccadelerin detaylı envanteri var mı ve onlara ne oldu?” diye soran Uras, Muhalif’in ‘seccadeden siyaset çıkarmakla’ ilgili sorusuna, çok bilinen bir  hikaye kahramanına gönderme yaparak, “Masallarda Sinbad'ın uçan halısı prensesi etkilemeye yarıyordu ama seccade merkezli bir siyaset yurttaşı etkiler mi bilemem” yanıtını verdi.  Uras, “Camilerin detaylı eski seccade envanterini tutma, yerküre bir ibadethane, onu kirletmek için elinden geleni yap, ama herkesin ayakkabıyla girip çıktığı iş bürosunu mescid gibi takdim et, bütün bunlar sadece siyasi sıkışmışlığın göstergesi başka bir şey değil” dedi.  

Twitter'dan katıldı  

 Uras, Twitter hesabında şöyle dedi:  

Seccade tartışmasına enerji harcayanlar, yıllardır mecliste sorduğum bir soruya hâlâ yanıt vermediler. Camilerdeki otantik seccadeler kaldırılıp yerine duvardan duvara yeni halı konuldu. Bu eski seccadelerin detaylı envanteri var mı ve onlara ne oldu? 

 AKP yanlısı medya organlarının günlerdir sürdürdüğü yayınlara Muhalif’in dikkat çekerek,   ‘Seccadeden siyaset çıkarmakla’ ilgili sorusuna Uras, çok bilinen bir hikaye kahramanına gönderme yaparak, “Masallarda Sinbad'ın uçan halısı prensesi etkilemeye yarıyordu ama seccade merkezli bir siyaset yurttaşı etkiler mi bilemem” yanıtını verdi.  Uras’ın dikkat çeken sözleri şöyle: Masallarda Sinbad'ın uçan halısı prensesi etkilemeye yarıyordu ama seccade merkezli bir siyaset yurttaşı etkiler mi bilemem. Camilerin detaylı eski seccade envanterini tutma, yerküre bir ibadethane, onu kirletmek için elinden geleni yap, ama herkesin ayakkabıyla girip çıktığı iş bürosunu mescid gibi takdim et, bütün bunla sadece siyasi sıkışmışlığın göstergesi başka bir şey değil”. 

Meclis kürsüsünden 14 yıl önceki konuşma  

Ufuk Uras, 29 Ocak 2009 günü Meclis Genel  "Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı görüşmelerinde camilerdeki otantik halıları gündeme getiriyor ve envanterlerin nasıl tutulduğunu soruyor. O konuşma şöyle:  

MEHMET UFUK URAS (İstanbul) - Şimdi, medeniyetler mozaiği olan ülkemizde mevcut tarihî, kültürel ve doğal dokunun korunması, merkezî yönetimin, yerel yönetimlerin, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlarımızın her birinin ayrı ayrı sorumluluk bilincini gerektirmektedir; bunu biliyoruz. Anatole France Kırmızı Zambak'ta diyor ki: "Kimlik öyle bir şeydir ki cüzdanınızı, tarağınızı kaybetmeye benzemez. Onları kaybettiğinizde bulabilirsiniz. Ama kimliğinizi kaybettiğinizde onu bulacak şey kaybedildiği için hiçbir şansınız yoktur." O yüzden her türlü kültürel varlığımızın, kimliğimizin o renkliliği ve çoğulculuğu içerisinde savunulması önemli. O yüzden "Akdamar mı, Selçuklu mirası mı?" diye, kültürel varlıklara "O mu, bu mu?" diye bakılmaz, bize yakışan "hem o hem bu" diye bütün bu zenginliklerimizi benimsemektir.Camilerimizdeki değerli, tarihî, otantik halılara baktığınızda, nasıl bir envanteri tutuluyor diye incelediğinizde, sayı üzerinden yapılan değerlendirmenin ilmik, tür, iplik cinsi vesair gibi ayrıntılı kriterlerle yapılmadığını gördüğünüzde, örneğin eski halıların yerini halıflekslerin aldığını gördüğünüzde sadece sayı üzerinden envanter tutmanın yeterli olmadığını görüyoruz, buna Diyanet İşleri Başkanlığının da dikkatini çekmek istiyorum.   


Yorum Yazın