İstanbul’un kurucusu ve isim babası I. Konstantin’in dev heykeli, Roma’da yeniden hayat buldu

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
İstanbul’un kurucusu ve isim babası I. Konstantin’in dev heykeli, Roma’da yeniden hayat buldu
Abone ol
Bir heykel orijinal tüm parçaları olmadan nasıl yeniden yaratılabilir? Bu sorunun cevabı Roma’da verildi. Modern teknoloji ile elde bulunan sınırlı sayıdaki orijinal parça kullanılarak I. Konstantin’in devasa heykeli yeniden oluşturuldu.

Oğuz Büber - Muhalif Analiz

Yaratılan eser, ne orijinal ne de çok eski bir tarihe ait.

Roma’ya dikilen, dördüncü yüzyıl imparatoru Büyük Konstantin’in devasa heykeli, antik kentin ihtişamına ve eserin ölümsüzlük yeteneğine bir saygı duruşu niteliğinde.

Ziyaretçilerin hayranlıkla incelediği Konstantin’in 12,8 metrelik heykeli, Madrid merkezli bir dijital sanat grubu olan Factum Foundation tarafından orijinal heykelin bilinen 10 parçası kullanılarak özenli bir şekilde yeniden inşa edildi.

Yeniden inşa edilen heykel, bu hafta Roma’nın Capitoline Müzesi’nin bahçesine, bir zamanlar Antik Roma’nın en önemli tapınağı olan Jüpiter Tapınağı’nın yakınına yerleştirildi.

Heykel ilk olarak Milano’daki Prada Vakfı’nda 2022 yılında düzenlenen bir sergi için yaratılmıştı. Factum Vakfı’nın kurucusu Adam Lowe, Konstantin’i Capitoline Tepesi’nin üzerinde tüm Roma’ya bakarken görmenin harika bir his olduğunu belirtiyor.

Devasa heykelin başı ve diğer birçok parçası 1486 yılında Kolezyum’un yakınında bir bina kalıntısında bulundu. Sonrasında Capitoline koleksiyonuna dahil edilen dokuz antik parça (anıtsal baş, eller ve ayaklar dahil olmak üzere)  müzelerde kalıcı olarak sergilenmekteydi.

Aslında, parçalar kazıldıkları andan itibaren büyük bir üne kavuşmuşlardı. 1950’lerde ünlülerin fotoğraflarını çeken Robert Rauschenberg’in bile dikkatini çekmişti.

Beş yüz yılın ve birçok teknolojik gelişmenin ardından Factum Vakfı’ndan bir ekip, Capitoline’in avlusundaki parçaları kaydetmek için bir yöntem bulmuşlardı. Üç gün boyunca fotogrametri, yani kamerayla 3D tarama yöntemi kullanılmıştı.

Birkaç aylık süreç içerisinde; yüksek çözünürlüklü veriler akrilik reçine ve mermer tozundan yapılmış replikaların dökümü için kullanılan 3D baskılara dönüştü.

Bunlar; tarihsel araştırmalar, küratörler ve uzmanlarla yapılan görüşmelerin sonrasında diğer vücut parçalarıyla bir bütün haline getirildi. (Konstantin’in eksik olan parçalarıyla.)

Heykele dair gerçekleştiren son araştırmalar, Konstantin heykelinin büyük ihtimalle mevcut dev bir Jüpiter heykelinden ilham alınarak yeniden tasvir edildiğini ortaya koyuyor.

Bazı uzmanlara göre ise durum ihtimalden çok daha ötesi. Heykel’in aslen Jüpiter Optimus Maximus Tapınağı’ adandığı varsayılıyor. Bu durumu da Konstantin’in birebir kopyasının evine döndüğü şeklinde yorumluyorlar.

İfadeyi duyduktan sonra, akıllara Konstantin’in ‘İstanbul için ne kadar değerli?’ olduğu sorusu gelmiyor değil.

Konstantin Heykeli; İtalyanlar için eve dönüşü simgelese de, Roma İmparatorluğu’nda Hıristiyanlığa geçen ilk imparator olarak büyük bir önem taşısa da İstanbul için taşıdığında daha fazla önem taşıyabilir mi?

Çünkü; I. Konstantin, İstanbul şehrinin kurucusu ve aynı zamanda isim babası.

Dünya üzerindeki herhangi bir yerin, kendisi tarafından kurulan ve ismini taşıyan bir şehir için olduğundan daha önemli olamayacağını düşünmek pek de yanlış bir fikir olmayacaktır…
 


Yorum Yazın