Doğu Perinçek: Geri adım yok, Erdoğan’a geri adım attırma tuzağı var

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Doğu Perinçek: Geri adım yok, Erdoğan’a geri adım attırma tuzağı var
Abone ol
Vatan Partisi Lideri Doğu Perinçek, tutuklu iş insanı Osman Kavala için çağrı yapan 10 büyükelçinin açıklamasını "geri adım" olarak nitelendirmedi. Perinçek, “Sayın Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’a geri adım attırma tuzağı var” dedi.

Vatan Partisi Genel Başkan Doğu Perinçek, Ulusal Kanal’da Ana Haber’e bağlanarak yaşanan gelişmelere ilişkin değerlendirmeler yaptı

ABD’nin de aralarında bulunduğu bazı ülkelerin Ankara büyükelçilikleri, yaptıkları “Viyana Sözleşmesi’nin 41. maddesine riayet edeceğiz” açıklaması üzerine duyurması üzerine AK Partili siyasetçiler bu tavrı "geri adım" olarak nitelendirdi.

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek de Osman Kavala çağrısıyla başlayan "istenmeyen kişi" krizine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Perinçek yaptığı açıklamada büyükelçilerin tavrının geri adım olarak nitelendirilemeyeceğini söyledi.

“Biz Türkiye’nin iç işlerine karışmayacağız diye bir şey yok”

“Burada geri adım yok. Bu neye benziyor, bakın bir adam cinayet işlemiş cinayet işledikten sonra Türk ceza kanununa göre cinayet işlemek hukuka aykırıdır. Ama ben cinayet işledim, yanlış yaptım, hatamı düzeltiyorum. Türkiye Cumhuriyeti devletinden, Türk milletinden özür diliyorum bir daha biz Türkiye’nin iç işlerine karışmayacağız diye bir şey yok.

“Geri adımda ne var biliyor musunuz?”

Geri adım falan yok. Viyana Sözleşmesi’ne gönderme yapılmış. Kendilerinin Viyana Sözleşmesi’ni ihlal ettiklerine dair bir ifade yok. Burada bir tuzak var. Kendileri geri adım atmıyor lakin sayın Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’a geri adım attırıyorlar. Geri adımın arkasında uçurum var. Bu son karardan sonra geri dönülmeyecek bir tavra girmiştir Türkiye Cumhuriyeti devleti. Geri dönülürse Erdoğan açısından da ABD’nin kaos planına karşı zayıf tavır almak anlamına gelecektir. Geri adım ‘Türkiye’nin içişlerine karıştık, yanlış yaptık’ dediklerinde olur. Bunlar örgütlü. Bunlar devlet değil, başlarında ABD var.”

Ne olmuştu?

18 Ekim 2021 tarihinde aralarında ABD ve Almanya'nın bulunduğu 10 ülkenin büyükelçisi iş insanı Osman Kavala'nın serbest bırakılması için "çağrı"da bulunmuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, söz konusu bu açıklama üzerine 23 Ekim'de Eskişehir'de yaptığı konuşamada büyükelçilerin "istenmeyen kişi" ilan edileceklerini duyurmuştu. Bugün 10 ülkenin büyükelçisi sosyal medya ve elçilik siteleri üzerinden Viyana Sözleşmesi'nin 41'inci maddesine riayet edileceğini duyurmuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti'den ilk gelen tepkiler olumlu olmuş ve hiçbir ülkenin Türkiye'nin içişlerine karışamayacağının altı çizilmişti.

Viyana Sözleşmesi'nin 41'inci maddesi nedir?

Büyükelçiliklerin şaret ettiği Diplomatik İlişkiler Hakkındaki Viyana Sözleşmesi’nin 41. Maddesi, diplomatik misyonların, bulundukları ülkelerin içişlerine karışmayacağına yönelik ifadeleri içeriyor. Açıklamalarda yer alan 41. Madde şöyle: 1. Ayrıcalıklarına ve bağışıklıklarına hâlel gelmeksizin, bu gibi ayrıcalıklardan ve bağışıklıklardan yararlanan bütün şahıslar kabul eden Devletin kanunlarına ve nizamlarına riayet etmekle yükümlüdür. Anılan Devletin iç işlerine karışmamakla da bu şahıslar keza yükümlüdür. 2. Gönderen Devlet tarafından kabul eden Devlet nezdinde yapılması misyonun uhdesine tevdi olunan bütün resmi işler, kabul eden Devletin Dışişleri Bakanlığı veya mutabık kalınacak diğer bir Bakanlık ile veya aracılığıyla yürütülür. 3. Misyonun binaları, misyonun bu Sözleşmede belirtilen görevleri veya diğer genel uluslararası hukuk kuralları veya gönderen ve kabul eden Devlet arasında yürürlükte olan özel anlaşmalar ile bağdaşmayacak bir tarzda kullanılmaz.

"İstenmeyen kişi" kavramı nedir?

Milletlerarası hukukta yer "misilleme" kavramı, bir devletin uluslararası hukuka aykırı olan fiiline karşı, hukuka aykırı olmayan yollarla cevap verilmesidir. Buna göre, devlet başka bir devletin hukuka aykırı olarak başvurduğu fiiline karşı, "misilleme" olarak o devletin diplomatını "istenmeyen kişi" olarak ilan edebilir. Bu ilandan sonra devlet "istenmeyen kişi"yi sınırlarından dışarı çıkarma kararı verir. Bu kavram latincede "persona non grata" terimi ile ifade edilir.

 

 


Yorum Yazın