25 yıl önce ‘ete ağıt’ şiirindeki emekliler aynı noktada; Meclis’te emekli mesaisi

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
25 yıl önce ‘ete ağıt’ şiirindeki emekliler aynı noktada; Meclis’te emekli mesaisi
Abone ol
TBMM’de bu hafta, en düşük emekli aylığını 10 bin liraya yükselten kanun teklifinin görüşülmesi bekleniyor. Teklifle, SSK ve Bağkur emekli maaşlarındaki artış oranına, ocak ayı ödeme döneminden geçerli olmak üzere yüzde 5 ilave edilecek. Böylece artış oranı yüzde 42,57 olarak uygulanacak. Teklifin, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmelerinde, CHP’nin en düşük emekli aylığının asgari ücrete düzeyine çekilmesinin de içinde olduğu 5 adet önergesi reddedilmişti. CHP’li Bütçe Komisyonu sözcüsü, İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli, Muhalif’e, komisyonda reddedilen önergelerin yanısıra diğer maddelerde de önerge vereceklerini söyledi. Son yıllarda açlıkla boğuşan emekliler, bundan 25 yıl önce ‘Ete Ağıt’ şiiri Meclis’te okunan çalışan bir memurun durumuyla aynı noktada buluşması anlamından da önem taşıyor.

Hülya Özmen- Ankara Muhalif

Meclis Genel Kurulu’nda bu hafta, en düşük emekli aylığını 10 bin liraya yükselten kanun teklifinin görüşülmesi bekleniyor. Teklifle, SSK ve Bağkur emekli maaşlarındaki artış oranına, ocak ayı ödeme döneminden geçerli olmak üzere yüzde 5 ilave edilecek. Böylece artış oranı yüzde 42,57 olarak uygulanacak. Teklifin, Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmelerinde reddedilen önergelerinde CHP en düşük emekli aylığının asgari ücrete düzeyine çekilmesini önerirken, Gelecek-Saadet Partileri İstanbul Milletvekili ve TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu üyesi Dr. Selim Temurci, Türkiye'de emeklilerin durumuna dikkat çekerek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2024'ü "emekliler yılı" olarak vurgulamasına tepki gösterdi. Temurci'nin önerisi, Almanya, Belçika ve İsveç'te uygulanan işsizlik fonlarından ilham alarak Türkiye'de bir emekli fonu kurulması yönünde oldu. Teklifin, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmelerinde, CHP’nin en düşük emekli aylığının asgari ücrete düzeyine çekilmesinin de içinde olduğu 5 adet önergesi reddedilmişti. CHP’li Bütçe Komisyonu sözcüsü, İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli, Muhalif’e, komisyonda reddedilen önergelerin yanısıra diğer maddelerde de önerge vereceklerini söyledi. Son yıllarda açlıkla boğuşan emekliler, bundan 25 yıl önce ‘Ete Ağıt’ şiiri Meclis’te okunan çalışan bir memurun durumuyla aynı noktada  buluşması anlamından da önem taşıyor.

Teklifin, Genel Kurul’un Salı günü toplantısında ele alınması bekleniyor. Teklifle SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin maaşlarına ek yüzde 5 zam yapılıyor. En düşük emekli maaşı 10 bin liraya çıkarılıyor. Düzenlemede istihdamı korumaya yönelik kapsamlı teşvikler bulunuyor. İşverene asgari ücret desteği 500 liradan 700 liraya çıkarılıyor. Kısa çalışma ödeneğinden yararlanma koşulları kolaylaştırılıyor. Asgari prim ödeme gün sayısı 450 güne indiriliyor. Genel salgın durumu, kısa çalışma gerekçesi olarak yasaya giriyor. Teklifte işverene sigorta primi desteğinin de süresi uzatılıyor. İlave kadın ve genç istihdamı sağlayan işverenlere yönelik destek 2 yıl daha uzatılıyor.

25 yıl sonra ‘Ete Ağıt’ şiiriyle aynı noktada  

Dönemin Fazilet Partisi İstanbul Milletvekili Mehmet Ali Şahin, ( AKP’ye geçmeden önce)   Genel Kurul’da 18. Kasım 1999’da, 23 yıllık bir memur vatandaşın kendisine gönderdiği mektupta çok zor geçindiğini, Zekai Tunca'nın bir şarkısını  hatırlatan  dizelerin üzerine ‘ete ağıt’ şiirini  yazdığını anlatıyor. Memurun kendisinden bu şiiri Meclis’te okuması ricasını da aktarıyor. Şahin, "Ete Ağıt" başlıklı şiirinde ekonomik nedenlerle belki aylardır evine et girmeyen bir memurumuz’ dedikten sonra şiiri okuyor.  Şiir şöyle:

 

Fallara da baktırdım, talihimde de yoksun,

Seni görmem imkânsız, rüyalarım olmasa.

Vitrinlerden bakıyor, fileme girmiyorsun,

Fiyat sormam imkânsız, rüyalarım olmasa.

Sevmesem özler miyim seni can pahasına,

100 gram da olsan, şöyle bir gün uğra bana,

Vallahi söylemem, ben bunu bir başkasına,

Sana doymam imkânsız, rüyalarım olmasa.

Yalvarırım, ne olur gel, 5 dakikam ayır da,

Yaslan ateşe, sevindir, kokunu duyur da,

Süt kuzusu gibisin dağda, kırda, bayırda,

Seni tutmam imkânsız, rüyalarım olmasa.

En vefakâr yarimdir, benim şu yavan ekmek,

Ne mümkün seni evimde, tencerede görmek,

Biraz çatalıma takıp da, koklayıp sevmek,

Seni yemem imkânsız, rüyalarım olmasa"


Yorum Yazın