Yumuşak sütlü çikolata içinde çıtır tel kadayıf ve kremamsı Antep fıstığı dolgusu ile dikkat çeken Dubai çikolatası, son yılların lüks damak tadı trendi haline geldi. Dubai merkezli Fix Dessert Chocolatier markasının kurucusu Sara Hamude’nin tarifinden doğan bu çikolata, sosyal medya fenomenleri sayesinde kısa sürede küresel bir popülerlik kazandı. 100 gramı ortalama 7 euroya satılan çikolata, ev yapımı tariflerle de dünya çapında yayıldı.
Ancak artan talep, özellikle Antep fıstığı üretiminde çevresel sorunları beraberinde getiriyor. 2024 yılında Avrupa Birliği’ne kabuklu Antep fıstığı ithalatı bir önceki yıla göre üçte bir oranında yükselerek toplam değeri 1 milyar euronun üzerine çıktı. Almanya’daki Protestan yardım kuruluşu Brot für die Welt’in tarım uzmanı Stig Tanzmann, bir kilogram Antep fıstığı üretmek için 10 bin litreden fazla su gerektiğini ve üretimin monokültür şeklinde yapıldığını vurguluyor.
Benzer bir durum matcha çayı ve kinoada da görülüyor. Japonya’da yetiştirilen matcha çayına olan talep, fiyatların üç kat artmasına ve ürün kıtlığına yol açtı. And Dağları kökenli kinoa ise dünya çapında süper gıda olarak talep gördü; Peru ve Bolivya’da fiyatlar yükseldi, üretim için uygun olmayan bölgelerde ekim yapıldı ve toprağın sağlığı tehlikeye girdi.
Uzmanlar, tek ürüne bağımlı üretim ve yüksek talep nedeniyle ortaya çıkan çevresel sorunlara dikkat çekiyor. Fairtrade Almanya Direktörü Claudia Brück, üreticilerin hem yerel hem de uluslararası pazara odaklanarak çeşitliliği artırması gerektiğini belirtiyor. Brot für die Welt uzmanı Tanzmann da “Bir trendi öne çıkarıyorsanız, onun sorumluluğunu da almalısınız” diyerek sürdürülebilir tarımın önemine işaret ediyor.
Artan talep ve küresel trendler, yalnızca fiyatları değil, üretim yöntemlerini ve doğal kaynak kullanımını da doğrudan etkiliyor. Uzmanlar, monokültür ve yüksek su tüketiminin uzun vadede ciddi riskler oluşturduğunu vurguluyor.