İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,5331 %0.06
49,6506 %-0.02
5.761,49 % 0,15
91.968,40 %-1.468
Ara
Muhalif. BİLİM - TEKNOLOJİ TGC: "Google başta olmak üzere dijital platformlar, gazetecilik üzerinde dijital sömürgeciliğe dayalı hegemonya oluşturmuştur"

TGC: "Google başta olmak üzere dijital platformlar, gazetecilik üzerinde dijital sömürgeciliğe dayalı hegemonya oluşturmuştur"

Gazeteciler Cemiyeti tarafından Medya Dayanışma Grubu paydaşlarıyla düzenlenen ''Dijital Tekeller, Tehditler ve Arayışlar'' başlıklı Medya Konferansı Sonuç Bildirgesi kamuoyuna duyuruldu. Bildirgede, ''Google’ın başını çektiği dijital platformlar, ifade özgürlüğünü, toplumun bilgi edinme ve habere ulaşım hakkını, denetime kapalı ve şeffaf olmayan uygulamalarla kontrol altına almış; gazetecilik üzerinde dijital sömürgeciliğe dayalı hegemonya oluşturmuştur'' denildi.

KAYNAK: HABER MERKEZİ
Okunma Süresi: 4 dk

Konferansın sonuç bildirgesinde, Google başta olmak üzere ulusötesi dijital platformların haber görünürlüğü, reklam pastası, telif ve trafik konularında kurduğu tekelin gazetecilik açısından ciddi bir tehdit haline geldiği vurgulandı. Yapay zeka teknolojilerinin hızla haber üretiminde ve dağıtımında etkin hale gelmesiyle birlikte medya sektörünün radikal bir dönüşüm sürecine girdiği, bu sürecin mevcut yapıyı sarstığı belirtildi.


Haber alma hakkını kontrol altına aldılar

Bildirgede, dijital platformlar ifade özgürlüğü ile toplumun haber alma hakkını şeffaf olmayan yöntemlerle kontrol altına aldı. Tekelleşen arama motorları ve web tarayıcılarının, kullanıcıları algoritmalarla yönlendirerek bağımsız gazetecilik ürünlerini görünmez kıldığı; yapay zekâ destekli arama sistemlerinin ise haber ile medya ilişkisini koparma tehlikesi oluşturduğu kaydedildi.

Bağımsız medyanın sürdürülebilirliği tehdit altında

Gazeteciler tarafından üretilen içeriklerden büyük kâr sağlayan teknoloji devlerinin medya kuruluşlarına ve gazetecilere herhangi bir telif ya da gelir paylaşımı yapmadığı, Türkiye’deki yasal boşluklardan ve meslek örgütlerinin dağınıklığından yararlandıkları ifade edildi. Dijital reklam gelirlerinin büyük ölçüde bu platformlara kayması nedeniyle bağımsız medyanın sürdürülebilirliğinin tehdit altında olduğu belirtildi.

Kullanıcı verileri ticari amaçlarla kullanılıyor

Bildirgede, kullanıcı verilerinin platformlarca şeffaf olmayan biçimde toplanarak ticari amaçlarla kullanılmasının, hem mahremiyet ihlali yarattığı hem de dijital medya ortamını etik dışı bir zemine taşıdığı ifade edildi.

Editoryal özerklik güçlendirilmeli

Bildirge, dijital tekellere karşı gazetecilik meslek örgütlerinin daha güçlü bir dayanışma içinde olması gerektiğini vurguladı. "Habercilik kooperatifleri" gibi yeni modellerle ekonomik bağımsızlığın sağlanması ve editoryal özerkliğin güçlendirilmesi gerektiği dile getirildi.

Telif haklarımız yasal güvenceye alınsın

Gazetecilik ürünlerinden doğan telif haklarının yasal güvenceye alınması, büyük dijital şirketlerin gelirlerinden gazetecilere ve yayıncılara pay vermesinin zorunlu hale getirilmesi gerektiği vurgulandı. Bu konuda devletin teknoloji devleriyle yapacağı görüşmelere meslek örgütlerinin de dahil edilmesi talep edildi.

Reyting ve tıklama değil, nitelikli habercilik

Ayrıca Türkiye’ye özgü, adil ve şeffaf bir dijital telif sistemi kurulması gerektiği, yalnızca reyting ve tıklama gibi nicel kriterlerin değil, nitelikli habercilik ölçütlerinin de dikkate alınması gerektiği belirtildi.

Uluslararası örgütler devreye girmeli

Yapay zeka ve dijital platformların medya üzerindeki etkilerinin denetlenebilir olması için uluslararası gazetecilik örgütleri ve UNESCO gibi uluslarüstü yapıların devreye girmesi önerildi. Farklı ülkelerde uygulanan düzenlemelerin sentezlenerek ortak bir mücadele hattı oluşturulmasının önemi vurgulandı.

Vergiler, medya özgürlüğünü desteklemeli

Dijital Hizmet Vergisi’nin kapsamının genişletilerek bu platformların elde ettikleri gelirlerden daha fazla katkı alınması ve elde edilen verginin medya özgürlüğünü destekleyici mekanizmalarda kullanılması önerildi.

Bildirgede, dijital tekellere karşı bugün atılacak adımların, ifade özgürlüğü, bağımsız medya ve demokrasi için kritik öneme sahip olduğu vurgulandı. Tüm meslek örgütlerinin, medya kurumlarının ve kamu otoritelerinin bu bilinçle hareket etmesi çağrısı yapıldı.

Yerel medya deklarasyonu

Konferansta ayrıca, yerel medyanın sorunlarını ve taleplerini içeren kapsamlı bir ''Yerel Medya Deklarasyonu'' da açıklandı.

Medya Konferansı kapsamında açıklanan Yerel Medya Deklarasyonu’nda, gazetecilik mesleğinin geleceği, özlük hakları, eğitimi ve dijitalleşme sürecinde yaşanan sorunlar ele alındı. Bildiride, yerel medya çalışanlarının ekonomik ve mesleki koşullarının iyileştirilmesi, gazetecilik mesleğinin saygınlığının korunması için kapsamlı öneriler sıralandı.

İletişim fakültelerinde verilen gazetecilik eğitiminin dijital dönüşüm doğrultusunda güncellenmesi gerektiğine dikkat çekilen deklarasyonda, bu fakültelere altyapı desteği sağlanmasının ve öğrencilerin çağın gerekliliklerine uygun şekilde yetiştirilmesinin önemine vurgu yapıldı.

Gazetecilik mesleğinin yasal bir zemine kavuşturulması gerektiği belirtilirken, meslek yasasının tartışmaya açılması ve gazeteciler ile gazete sahiplerinin bu sürece dahil olması çağrısında bulunuldu. Yaygın ve yerel medya kuruluşlarının, İletişim Fakültesi mezunlarına istihdamda öncelik vermesi teşvik edildi.

Ayrıca, öğrencilerin kendi şehirlerindeki yerel medya kuruluşlarında staj yapabilmelerine olanak tanıyacak mekanizmaların oluşturulması, üniversiteler ile medya kuruluşları arasında yapılan iş birliği protokollerinin güçlendirilmesi ve bu protokollerin uygulanabilirliğinin denetlenmesi gerektiği ifade edildi.

Deklarasyonda, iletişim fakültesi sayısının ve öğrenci kontenjanlarının mevcut ihtiyaçlara göre yeniden düzenlenmesi, staj ücretlerinin üniversiteler ve kamu kaynakları tarafından karşılanması önerildi.

Gazetecilerin asgari ücret seviyesine mahkûm edilmemesi gerektiği belirtilirken, serbest gazetecilere yönelik telif desteklerinin artırılması gerektiği kaydedildi. Gazetecilik mevzuatının, devletin denetim aracı olmaktan çıkarılarak haberi ve gazeteciyi koruyan bir yapıya dönüştürülmesi gerektiği vurgulandı.

Yerel medya çalışanlarının karşılaştığı mobbing ve diğer hak ihlallerine karşı gazetecilik meslek örgütlerinin hukuki destek sağlaması gerektiği belirtilen bildirgede, kamuya ait medya kuruluşlarındaki personel statüsü ayrımının da ortadan kaldırılması talep edildi.

Yerel Medya Deklarasyonu’na çeşitli illerdeki Gazeteciler Cemiyeti Başkanları ve bazı uzmanlar imza attı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *