Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, sosyal medyada paylaşılan, "İstanbul'daki depreme ABD gemisi neden oldu" şeklindeki iddiaları yalanladı. Merkezden yapılan açıklamada, "Bugün Marmara Denizi'nde meydana gelen depremlerle ilgili, 'Depreme Boğaz'daki ABD gemisi neden oldu' ve 'HAARP sistemi ile deprem tetiklendi' şeklinde asılsız iddiaların ortaya atıldığı tespit edilmiştir." ifadelerine yer verildi. Peki HAARP ile deprem olur mu? HAARP Nedir?
HAARP ile deprem olur mu? HAARP Nedir?
1999 yılında yaşanan büyük Marmara Depremi sonrası Türkiye'de sıkça gündeme gelen HAARP (Yüksek Frekans Aktif Aurora Programı), yıllar içinde birçok komplo teorisinin merkezine yerleşti. ABD Hava ve Deniz Kuvvetleri, DARPA (Gelişmiş Savunma Araştırmaları Projeleri Ajansı) ve Alaska Üniversitesi’nin desteğiyle 1993 yılında hayata geçirilen bu proje, bilim dünyasında iyonosferi inceleme amacıyla geliştirilmiş olmasına rağmen, halk arasında çok farklı şekillerde yorumlandı.
HAARP ile ilgili iddiaların temelinde, alternatif akımın mucidi Nikola Tesla’nın çalışmaları yer alıyor. Tesla’nın olağanüstü fikirleri ve elektrikle ilgili deneyleri, bazı kesimler tarafından “gizemli” ve “bilinmeyen güçlerle ilişkili” olarak yorumlandı. Bu durum da HAARP’ı, hava olaylarını değiştirebilen, uyduları bozabilen, zihin kontrolü sağlayan, teröristleri yok edebilen ve hatta depremler yaratabilen bir teknoloji gibi görmeye iten spekülasyonlara zemin hazırladı.
Ancak bilimsel açıdan bakıldığında HAARP’ın amacı çok daha sade: Dünya’nın üst atmosfer katmanı olan iyonosferi incelemek ve bu katmandaki radyo iletişimiyle ilgili çalışmalara katkı sağlamak. Projede kullanılan en önemli cihaz, İyonosferik Araştırma Enstrümanı (IRI) adlı, yüksek frekanslı radyo dalgaları yayan anten sistemidir. HAARP bu dalgalarla iyonosferin çok küçük bir bölgesini, çok kısa süreliğine uyarabilir. Fakat bu sınırlı etki, teorideki “doğa olaylarını kontrol etme” gücüne ulaşmak bir yana, ona yaklaşmaya dahi yetmez.
Depremler ise tamamen farklı bir doğa sürecidir. Yer kabuğunu oluşturan devasa tektonik plakalar, birbirleriyle olan hareketleri sırasında büyük gerilimler oluşturur. Bu hareketlerin birikmesi ve ani boşalması, yıkıcı sarsıntılara neden olur. HAARP gibi bir tesisin, bu büyüklükteki jeolojik hareketleri tetiklemesi bilimsel olarak mümkün değildir.
Bazı teorilere göre, Marmara Denizi’nin altındaki denizaltılar aracılığıyla HAARP sinyalleri gönderilerek depremler yaratılıyor. Ancak HAARP sabit bir tesistir, Alaska’nın Gakona kentinde yer alır ve 180 adet sabit antene sahiptir. Bu antenlerin toplam gücü 3.5 megawatt civarındadır. Karşılaştırmak gerekirse, bu enerji miktarıyla uzak mesafedeki bir nesnenin sıcaklığını 1 derece artırmak için evrenin ömrünün kat kat fazlası kadar süreyle çalışmak gerekir. Bu, HAARP’ın iddia edildiği gibi devasa fiziksel etkiler yaratamayacağını açıkça ortaya koyar.
Özetle; HAARP, bilimsel amaçlarla geliştirilen bir araştırma projesidir ve teknolojik kapasitesi, doğa olaylarını kontrol etmek ya da deprem gibi karmaşık jeolojik süreçleri tetiklemek için yeterli değildir. Bu tür iddialar, bilimsel verilerden çok spekülasyonlara ve yanlış bilgilere dayanmaktadır.