Yediklerinize dikkat: Her 2 kadından 1’i bu hastalığı yaşıyor!

Kadınların yarısı hayatlarında en az bir kez idrar yolu enfeksiyonu geçiriyor. Uzmanlara göre beslenme şekli, enfeksiyon riskini ve iyileşme sürecini doğrudan etkileyebiliyor. Peki hangi yiyecek ve içeceklerden uzak durmalı, hangileri iyileşmeyi destekliyor?

İdrar yolu enfeksiyonları (İYE), özellikle kadınlar arasında oldukça yaygın bir sağlık sorunu. Uzmanlara göre kadınların yaklaşık yarısı hayatlarının bir döneminde en az bir kez İYE geçiriyor. Bu vakaların yüzde 20 ila 30’unda ise enfeksiyon tekrarlıyor. Erkeklerde ise İYE daha nadir görülüyor ve tüm vakaların yaklaşık yüzde 20’sini oluşturuyor.

Peki, yediklerimiz ve içtiklerimiz bu enfeksiyonları geçirme riskimizi etkiliyor mu?

Beslenme, Risk Üzerinde Nasıl Bir Rol Oynuyor?

Londra’daki London Bridge Hospital’dan jinekolog Sushma Srikrishna, İYE’ye genellikle bakterilerin neden olduğunu ve dolayısıyla besinlerin doğrudan bu enfeksiyona yol açamayacağını belirtiyor. Ancak beslenme şekli, enfeksiyon riskini artırabilir ya da iyileşme sürecini etkileyebilir.

Srikrishna, “Bazı yiyecek ve içecekler mesaneyi tahriş ederek enfeksiyon belirtilerini kötüleştirebilir ya da riskini artırabilir,” diyor. Kadın sağlığı diyetisyeni ve Britanya Diyet Uzmanları Birliği Sözcüsü Dr. Linia Patel de özellikle kafein, alkol, gazlı içecekler, yapay tatlandırıcılar ve aşırı acılı yiyeceklerin mesaneye zarar verebileceğini söylüyor.

İYE Belirtileri Neler?

İYE’nin ilk belirtisi genellikle idrar yaparken hissedilen yanma ya da acı. Hastalarda sık idrara çıkma, idrarda kan, bulanıklık ya da kötü koku da görülebiliyor. Daha ağır vakalarda bel ağrısı, yüksek ateş veya vücut ısısında düşüş gibi belirtiler ortaya çıkabiliyor.

İdrar Yolu Enfeksiyonuna Ne İyi Gelir?

Uzmanlar, basit ama etkili bir yöntem olarak bol su içmeyi öneriyor. Su, idrar yolundaki bakterilerin dışarı atılmasına yardımcı oluyor. Yapılan araştırmalar, günlük sıvı alımının bir litreden fazla artırılmasının kadınlarda tekrarlayan enfeksiyon riskini önemli ölçüde azaltabileceğini gösteriyor.

Dr. Patel ve Srikrishna, antioksidan ve anti-enflamatuar özelliklere sahip bazı besinlerin idrar yolu sağlığına katkı sağlayabileceğini belirtiyor. Özellikle yaban mersini, çilek, böğürtlen, ahududu gibi meyveler; brokoli ve dolmalık biber gibi C vitamini açısından zengin sebzeler; yeşil yapraklı sebzeler bu konuda öne çıkıyor.

C vitamini, idrarı daha asidik hale getirerek bakterilerin çoğalmasını engelliyor ve bağışıklığı güçlendiriyor. Ancak bu vitaminin doğal gıdalardan alınması, takviyelere göre daha etkili kabul ediliyor.

Antibiyotikler Şart mı?

Srikrishna, bazı gıdaların antimikrobiyal özellikleri olduğunu kabul ediyor. Sarımsak, zencefil ve bal bu grupta yer alsa da, bunların İYE üzerindeki etkisinin sınırlı olduğuna dikkat çekiyor. Bu nedenle antibiyotik tedavisinin yerine geçemeyeceklerini vurguluyor.

Asidik meyveler gibi bazı gıdalar, enfeksiyonun seyrine bağlı olarak hem faydalı hem de zararlı olabilir. Srikrishna, "Yangı yaşayan bir mesane, asidik gıdalarla daha da tahriş olabilir" diyerek kişisel farklara dikkat çekiyor.

Kızılcık ve Probiyotikler: Mucize mi, Destek mi?

University College London’dan Prof. Jennifer Rohn, kızılcık suyunun İYE’lere karşı bir miktar koruyucu etkisi olabileceğini belirtiyor. Ancak bu içeceklerin şekersiz olması gerektiğini vurguluyor: “Bakteriler idrardaki şekeri besin kaynağı olarak kullanır, bu da durumu kötüleştirebilir.”

Şekersiz kızılcık suyu ya da kızılcık özütü destekleyici olabilir; ancak tek başına yeterli değil. Rohn, “Sihirli bir çözüm değil,” diyor.

Probiyotikler ise yeni yeni araştırılmaya başlanan bir alan. İlk bulgular umut verici. Dr. Patel’e göre özellikle kadınlarda vajinal mikrobiyomun sağlıklı olması, kötü bakterilerin idrar yoluna ulaşmasını engelleyebilir. Bu noktada özellikle Lactobacillus türündeki faydalı bakteriler ön plana çıkıyor.

Ne Yapmalı?

Bol su için.

Tahriş edici yiyecek ve içeceklerden uzak durun.

Antioksidan ve C vitamini açısından zengin besinlere yönelin.

Şekerli kızılcık içeceklerinden kaçının.

Probiyotik desteklerle mikrobiyom sağlığınızı koruyun.

Ama en önemlisi: Belirtiler varsa doktora başvurun.

Dr. Srikrishna, anatomik, hormonal ve yaşam tarzına bağlı nedenlerin de enfeksiyon riskini etkileyebileceğini hatırlatıyor. Bu nedenle tekrar eden İYE vakalarında profesyonel destek almak şart.

İLGİLİ HABERLER