Güven sorununa çare olacak teknolojik yüzük: Aldatmayı tespit ediyor

Yeni bir girişim, ilişkilerde güven sorununa teknolojik bir çözüm sunmaya hazırlanıyor. Kalp atışı ve çevresel verileri analiz eden akıllı yüzük, partnerin sadakatini sorgulayan bir "ilişki cihazı" olarak gündemde.

Giyilebilir teknoloji alanında tartışma yaratan bir yenilik, duygusal ilişkilerde mahremiyet sınırlarını yeniden gündeme taşıdı. RAW Ring adlı girişim, partnerinizin sizi aldatıp aldatmadığını anlamanızı sağlayacak bir akıllı yüzük geliştirdiğini duyurdu.

Henüz prototipi bile olmayan bu yüzük, takan kişinin kalp atışı, vücut ısısı ve çevresiyle olan etkileşimlerini izleyerek olası sadakatsizlikleri belirlemeyi amaçlıyor. Şirket, ürün tanıtımında "Bir şeyler ters gidiyorsa haberiniz olacak. O kadar basit" ifadelerini kullanıyor.

Ancak kamuoyundan gelen tepkiler teknoloji kadar çarpıcı. Bazı medya kuruluşları yüzüğü "distopik sadakat takip cihazı" olarak tanımlarken, sosyal medyada birçok kullanıcı bu tür bir ürünü kullanmanın, ilişkide zaten var olan bir güven sorununu gösterdiğini savunuyor. Eleştirmenler, böyle bir cihazın kıskanç ve kontrolcü partnerler tarafından istismar edilebileceği, bunun da ciddi gizlilik ihlallerine yol açabileceği uyarısında bulunuyor.

Şirketin CEO’su Marina Anderson ise niyetlerinin takip değil, ilişkilerde duygusal farkındalığı artırmak olduğunu savunuyor. Anderson, yüzüğün veri paylaşımının tamamen kapatılabileceğini vurgulayarak "Biri aldatmayı planlıyorsa zaten yüzüğü takmaz" diyerek ürünlerini savunuyor.

RAW Ring, yüzüğün “biyosensör füzyon” ve “duygusal analiz yapabilen yapay zeka” ile donatıldığını öne sürse de, uzmanlar teknolojinin uygulanabilirliği konusunda ciddi şüpheler taşıyor. Henüz fiziksel bir modelin bile ortaya konmadığı göz önünde bulundurulduğunda, projenin hayal ürünü mü yoksa geleceğin ilişkisel teknolojisinin habercisi mi olduğu belirsizliğini koruyor.

Giyilebilir teknolojiler, özellikle Apple Watch gibi ürünlerle sağlık ve iletişim alanında uzun süredir aktif kullanılıyor. Ancak duygusal ilişkilere yönelik bu tür dijital araçların toplumda nasıl bir karşılık bulacağı, önümüzdeki dönemde daha fazla tartışma yaratacağa benziyor.

İLGİLİ HABERLER