Bilim insanları, insan vücudunda beş duyudan fazlasının bulunduğunu ortaya koydu. Scripps Araştırma Enstitüsü’nden yürütülen çalışmaya göre, “interosepsiyon” adı verilen altıncı duyu, beynimizin vücudun iç sinyallerini nasıl algıladığını ve hayati işlevleri nasıl yönettiğini anlamamıza yardımcı olabiliyor.
Araştırma ekibi, altıncı duyu interosepsiyonun, vücudun fizyolojik sinyallerini sürekli olarak alıp yorumlayan bir kontrol merkezi işlevi gördüğünü ve nefes alma, kan basıncı düzenleme veya enfeksiyonla savaşma gibi hayati işlevleri yönettiğini belirtti.
Profesör Xin Jin, “İnteroception, sağlığın neredeyse her yönüne temeldir; ancak nörobilimin büyük ölçüde keşfedilmemiş bir sınırıdır” dedi.
Altıncı duyu ilk olarak 20. yüzyılın başlarında İngiliz nörobilimci Charles Sherrington tarafından ortaya atılmış, ancak bilim dünyası tarafından uzun süre göz ardı edilmişti.
Araştırmacılar, interosepsiyonun iç organlardan gelen sinyallerin karmaşıklığını çözmek ve bu sinyallerin sağlık üzerindeki etkilerini anlamak için kritik olduğunu vurguluyor. Ayrıca, altıncı duyunun otoimmün bozukluklar, kronik ağrı, yüksek kan basıncı ve ruh sağlığı sorunlarıyla bağlantılı olabileceği öngörülüyor.
Londra’daki Royal Holloway Üniversitesi’nden Jennifer Murphy ve UCL’den Freya Prentice, interosepsiyonun karar verme, sosyal yetenek ve duygusal iyi oluş gibi psikolojik süreçlerde de önemli rol oynadığını ifade ediyor. Profesör Jin, araştırmanın amacını “Beynin vücudu nasıl dengede tuttuğunu, bu dengenin hastalıkta nasıl bozulabileceğini ve onu nasıl geri yükleyebileceğimizi anlamak” olarak açıkladı.