Gazeteci, yazar ve sendikacı Zübeyir Yetik, 84 yaşında hayatını kaybetti. Aynı zamanda Memur-Sen ve Bem-Bir-Sen Genel Başkanlığı görevlerinde bulunmuş olan Yetik, Türkiye’de sendikal mücadeleye ve düşünce hayatına önemli katkılar sunmuştu.
Memur-Sen'den yapılan açıklamada, “Sendikal mücadelemizin öncülerinden, onurlu bir dava yolculuğunun mimarı, edebiyat dünyasının saygın kalemlerinden Yazar Zübeyir Yetik Hakk’ın rahmetine kavuşmuştur. Merhumun mütevazı kişiliği ve adanmış duruşu örnek olmuştur. Ailesine, yakınlarına ve Memur-Sen camiamıza başsağlığı diliyoruz” ifadelerine yer verildi.
Zübeyir Yetik Kimdir?
Zübeyir Yetik, 1941 yılında Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini Ceylanpınar ve Siverek’te tamamladıktan sonra lise eğitimini Urfa’da aldı. Ankara Hukuk Fakültesi’nde bir süre eğitim gördükten sonra, 1977 yılında Adana İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nden mezun oldu. Ardından İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde işletme ihtisas programını tamamladı.
Gazetecilikten Sendikacılığa Uzanan Bir Hayat
1958 yılında yerel bir gazetede yazmaya başlayan Yetik, 1960’lı yıllarda İzmir ve Ankara’daki gazetelerde çalıştı. Urfa’da öğretmenlik yaptığı dönemde hem yerel basında yazılar kaleme aldı hem de gençlerin sanat ve düşünce faaliyetlerine destek verdi. Türkocağı Urfa Şubesi, Urfa İlim ve Fikir Yayma Cemiyeti ve Harran Üniversitesi Kurma Derneği gibi önemli sivil toplum yapılarını kurdu.
1974 yılında Milli Gazete’nin Genel Yayın Yönetmeni oldu ve uzun yıllar köşe yazarlığı yaptı. Necip Fazıl Kısakürek ile birlikte çalıştı. Aynı zamanda Çığır Yayınlarının kuruculuğunu üstlendi.
Eserleri ve Düşünsel Katkıları
Yetik’in yayınlanmış eserleri arasında Dörtlükler, Aksiyon-Ahlak-Ekonomi, Ak Elif, İslâm Savaşçısı’na Notlar, İnsanın Serüveni, Şeytan, Nemrut, Karun ve İmam Şamil gibi kitaplar yer alıyor. Ayrıca çeşitli ansiklopedilerde makaleleri de yayımlandı.
Evli ve üç çocuk babası olan Zübeyir Yetik’in vefatı, özellikle eğitim, sendika ve düşünce camiasında büyük üzüntü yarattı. Ruhu şâd, mekânı cennet olsun.