SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği : Türkiye’nin Demokrasi İnşasında Kadınlar Nasıl Bir Rol Oynayacak?

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği : Türkiye’nin Demokrasi İnşasında Kadınlar Nasıl Bir Rol Oynayacak?
Abone ol
SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği ve derneğin Kurucu Başkanı Gülseren Onanç’ın öncülüğünde düzenlenen “Türkiye’nin Demokrasi İnşasında Kadınlar Nasıl Bir Rol Oynayacak?” başlıklı toplantı, kadın hareketi temsilcilerinin geniş katılımıyla The Marmara Pera’da gerçekleştirildi.

 

SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği ve Derneğin Kurucu Başkanı Gülseren Onanç’ın öncülüğünde düzenlenen “Türkiye’nin Demokrasi İnşasında Kadınlar Nasıl Bir Rol Oynayacak?” başlıklı toplantı, feminist sivil toplum örgütleri ve kadın hareketi temsilcilerinin geniş katılımıyla gerçekleştirildi. 

The Marmara Pera’da düzenlenen etkinlik “Toplantı ihtiyacı, hedefleri”, “Kadınların siyasete katılımı, Ne yapıldı? Ne yapılamadı? Ne yapılmalı?”, “Türkiye’deki siyasi iklim, tehditler fırsatlar”, “Türkiye’deki kadın hareketi güçler, zaaflar, fırsatlar, tehditler” ve “2023 Yol haritası stratejiler ve öncelikler” şeklinde 5 ayrı oturum olarak düzenlendi. 

Toplantıya SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği Başkanı Gülseren OnançProf. Dr. Serpil SancarProf. Dr. Ayşe AyataProf. Dr. Feride Acar, Prof. Dr. Fatmagül Berktay, EŞİK ve EŞİTİZ adına Doç. Dr. Sevgi Uçan Çubukçu, Kadın Koalisyonu adına avukat Canan Arın, bağımsız feminist Hülya Tanrıöver, KAGİDER Başkanı Emine Erdem, Ben Seçerim Kurucu Başkanı Nilden Bayazıt Postalcı, siyasal iletişim danışmanı Gülfem Saydan Sanver, gazeteci Meral Tamer, İstanbul Politik Araştırmalar Enstitüsü (IstanPol) Genel DirektörüSeren Selvin Korkmaz, Marjinal Porter Novelli Ajans Başkanı Asuman Bayrak, Halkla İlişkiler Şirketi’nin kurucusu Necla Zarakol, iletişimci yazar Ayşen Şahin, akademisyen Ayşe Yorgancıoğlu katıldı.

Etkinlikte, Türkiye’deki kadınların ve kız çocuklarının karşı karşıya olduğu siyasal/toplumsal ortam ve kadın hareketinin çözmekle yükümlü olduğu sorunlar şöyle tespit edildi:

  • Kadın haklarını koruma amacıyla kurulmuş bakanlık düzeyindeki kurumlar işlevsiz hale geldi.
  • Toplumsal cinsiyet eşitliğini hayata geçirmek ve gerekli politikaları kamu kurumlarına ve kamu hizmeti anlayışlarına uyarlamak için yapılması gereken eylem planları rafa kalktı; izleme mekanizmaları işlevsiz hale geldi.
  • Kadınlara yönelik şiddetin önlenmesi politikası adli kolluğun güvenlik ve Diyanet’in dindarlaştırma hedeflerine alet ediliyor.
  • Kadınların ve kız çocuklarının eğitim, istihdam, adalete erişim, kamusal alana eşit katılım ve eşit temsil gibi haklarında geri gidiş hızlanıyor.

 


 

 

Toplantı sonunda, katılımcılar kadınların demokrasi inşasında nasıl rol oynaması gerektiği üzerine farklı strateji ve önerilersıraladı:

1)Gevşek örgütlenme modeliyle siyasal katılım üzerine çalışacak kapsayıcı bir sivil platform kurulmalı.

2) Siyasal partilerin dönüştürülmesine odaklanan çalışmalar yürütülmeli. (Partilerin kadın kollarının dönüştürülmesi, standardize edilmesi. Kadın hakları siyasetinin, savunucularının parti siyasetinde içerilmesi.)

3) Yerelde örgütlenmek için çalışmalar yürütülmeli Kadın muhtarlar, belediye meclis üyeleri ve il genel meclis üyeleri desteklenmeli ve onlarla diyalog kurulmalı.

4) Meclisteki erkek ve kadın siyasetçilerle, partilerdeki kadın örgütleriyle stratejik ilişkiler, ortaklıklar kurulmalı.

5) Görüş ayrılıkları nedeniyle mutabakat metninde İstanbul Sözleşmesi’nin adını geçirmeyen altılı masanın, Sözleşme’nin nasıl uygulamaya geçireceğine dair somut politikalar önermeleri talep edilmeli.

6) Feminist siyasi gündemi toplumsal cinsiyet farkındalığı yüksek olan genç kuşak seçmenler üzerinden bir siyasi argüman ortaya konmalı.

7) Kadın hareketinin siyasi gücünü ortaya koyacak eylemlilikler geliştirilmeli. 

8) Kadın seçmene, haklarının tehlike altında olduğu ve kadın milletvekili adaylarının seçilmeleri halinde nasıl fark yaratacağı anlatılmalı, böylece siyasi gücünü ortaya koyabilecek bir kadın seçmen tabanı oluşturulmalı. 

9) Kadın hareketi kendi içerisinden aday çıkarmalı.

10) Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’na açılan dava üzerinden, sivil toplumun tehlikede olduğu söylemiyle bir kampanya örülmeli. 

12) Kadınların barış taleplerini dile getiren bir kampanya örülmeli. 

13) Kadınların stratejik yetkinlik ve profesyonelliklerinin altını çizen ve “erkek erkeğe” yapılan televizyon programlarında kadın temsiliyetini artırmaya yönelik sosyal medya kampanyaları yapmak.

 


Yorum Yazın