Yunan televizyon kanalı SKAI’nın aktardığına göre, Sakız Adası’nda iki Türk vatandaşı, Türkiye’ye götürmek üzere 12 bin 500 cep telefonu taşırken yakalandı.
Olay, yalnızca kaçakçılık girişimi olarak değil, hem Atina hem de Ankara’da “ciddi güvenlik boyutları” olan bir mesele olarak değerlendiriliyor.
SKAI’nın haberinde, gözaltına alınan 62 yaşındaki zanlının hem Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) hem de Yunanistan Ulusal İstihbarat Teşkilatı (EYP) kayıtlarında organize suç ve göçmen kaçakçılığı şebekeleriyle bağlantılı bir isim olarak geçtiği aktarıldı.
Zanlının sorgusunda, “Bu telefonları dağıtacak çok insanım var” dediği ileri sürüldü.
Habere göre, 11 Eylül’de Sakız Adası’na yanaşan Türk bayraklı bir yelkenli, EYP tarafından takibe alındı. Zanlının, feribotla adaya gelen ve Alman plakalı bir van kullanan 72 yaşındaki başka bir Türk vatandaşıyla buluştuğu tespit edildi.
Liman polisinin yaptığı aramalarda, yelkenlide 4 bin, vanın içinde ise 8 bin 500 kutusuz ve belgesiz cep telefonu bulundu. Telefonların toplam piyasa değerinin yaklaşık 695 bin euro (33 milyon 895 bin TL) olduğu belirtildi.
GÜVENLİK ŞÜPHESİ
SKAI, soruşturmayı yürüten Yunan güvenlik birimlerinin, bu denli büyük miktardaki cep telefonunun yalnızca ticari amaçlı değil, “örgütlü suç ya da siyasi nitelikli hareketler” için de kullanılabileceği ihtimali üzerinde durduğunu yazdı.
Liman Komutanlığı tarafından yapılan resmi açıklamada, “12 bin 500 cep telefonu ele geçirilmiş, gerekli gümrük belgeleri olmadan Türkiye’ye götürülmeye çalışılmıştır” denildi.
Soruşturmayı, Liman Güvenlik Komutanlığı ile Deniz Sınırlarının Korunması Müdürlüğü yürütüyor. Yetkililer, olayın daha geniş bir şebekeyle bağlantılı olup olmadığını araştırıyor.