İstanbul
Açık
17°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,4562 %0.18
49,0718 %0.16
5.533,02 % -0,38
86.026,33 %-7.241
Ara
Muhalif. EĞİTİM 2025 Akademi Giriş Sınavı ve Öğretmenlik Alan Bilgisi Testi giriş belgeleri erişime açıldı

2025 Akademi Giriş Sınavı ve Öğretmenlik Alan Bilgisi Testi giriş belgeleri erişime açıldı

ÖSYM, 13 Temmuz 2025'te yapılacak Akademi Giriş Sınavı ve Öğretmenlik Alan Bilgisi Testi için giriş belgelerinin adayların erişimine açıldığını duyurdu.

KAYNAK: HABER MERKEZİ
Okunma Süresi: 1 dk

Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM), 13 Temmuz 2025 tarihinde yapılacak Akademi Giriş Sınavı ile Öğretmenlik Alan Bilgisi Testi için sınava girecek adayların giriş belgelerinin erişime açıldığını duyurdu.

Sınava Giriş Belgeleri Nasıl Alınır?

Sınava başvuran adaylar, sınava girecekleri yer bilgisini gösteren giriş belgelerini ÖSYM'nin resmi web sitesi olan https://ais.osym.gov.tr adresinden edinebilecekler.

ÖSYM'nin resmi duyurusunda, sınavlara katılacak tüm adayların giriş belgelerini kontrol ederek sınav günü yanlarında bulundurmaları gerektiği vurgulandı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Muhalif. KENT HABERLERİ İzmir MEETS 2025'te ufuk açıcı değerlendirmeler

İzmir MEETS 2025'te ufuk açıcı değerlendirmeler

Önceki gün gerçekleşen ve kayda değer aktörlerin söz aldığı, teknoloji ve inovasyon temalı İzmirMEETS 2025'teki panel ve sunumlardan bazı kesitler...

KAYNAK: HABER MERKEZİ
Okunma Süresi: 6 dk

Microsoft Türkiye Genel Müdürü Levent Özbilgin ‘AI ile Güçlenen Yaşam’ başlığı altında kullanımı evrensel boyuta erişen yapay zekanın durumu hakkında bilgiler verdi.

Yapay zekanın gündelik hayata etkisi, kurumların dönüşümündeki rolü ve geleceğe açtığı yeni kapılar hakkında konuşan Özbilgin, Microsoft olarak bakış açılarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Özbilgin, yapay zekanın kullanıcılarına anlamlı cevaplar verebilmesi, verilerin ülkeler arasında gezdirilmesi, veri yönetişimi, etik değerlerin sınırlarının çizilmesi ve zararlı olanların ayıklanmasıyla ilgili yoğun bir mesai harcandığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: 

“Yapay zeka nedir? Bunun bir icat olduğunu düşünmemeye başladık. Yapay zekanın çalışma hayatımıza yeni boyut kattığını düşünüyoruz. Bir tarafta insan var, bir tarafta her an tam kapasitede yardımcı olacak bir zeka var. Ve o orada bekliyor. Biz istesek de istemesek de kurumlarımızda ve kamuda yapay zeka kullanılıyor. Son 18 ayda özellikle özel kurumlarda çalışanların yüzde 78’inden fazlası yapay zeka aracı kullanıyor. Buradaki soru kullanıp kullanmadığı değil güvenli bir şekilde kullanıyor mu? Çıktılar doğru mu? Teslim ettiği veri güvende mi? Kullanım olarak çok muazzam bir eşiğin aşıldığını düşünüyoruz.” 

VERİYE DAYALI, İNSAN ODAKLI KENTLER 

Moderatörlüğünü Teknoloji Danışmanı Çiçek Çizmeci Devge’nin yaptığı "Şehircilikte Gelecek" panelinde iki önemli akademisyen görüşlerini aktardı. İzmir Ekonomi Üniversitesi Öğretim Üyesi, İZPA Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu ve Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Savaş Zafer Şahin panelde kentlerin değişen ihtiyaçları, yapay zekâ destekli planlama yaklaşımları, afet dayanıklılığı, sürdürülebilir ulaşım sistemleri ve mekânsal verinin yeni şehircilik anlayışındaki rolünü ele aldı. Konuşmacılar, özellikle iklim krizi çağında “veriye dayalı yönetişim” kavramının artık bir tercih değil zorunluluk olduğunu vurguladı.

Koray Velibeyoğlu, şehir–teknoloji ilişkisinin uzun yıllar boyunca “sanal alanı kente taşımak” anlayışıyla ele alındığını belirterek, dijital iletişimin bugün kentsel yaşamdan ziyade ekonomik ilişkiler üzerinden yeniden tanımlandığını söyledi. Velibeyoğlu, 90’lardan itibaren teknolojinin bilgisayar ekranlarının ötesine geçerek toplumun yaşam biçimlerine nüfuz etmeye başladığını vurguladı. Bu dönüşümün, teknolojiyi gündelik hayatın görünmez ama sürekli bir bileşeni haline getirdiğini ifade etti. Akıllı şehirlerin bugün belirli bir olgunluk seviyesine ulaştığını söyleyen Velibeyoğlu, bu yaklaşımın çoğu zaman “teknoloji gelir ve kenti baştan sona değiştirir” varsayımıyla hareket ettiğine dikkat çekti. Birinci nesil akıllı şehir uygulamalarının kentsel mekânı dönüştürmeye odaklandığını, ancak yapay zekânın artık sosyal dokuyu da etkileyebilecek bir güce sahip olduğunu dile getirdi. Velibeyoğlu, dijital dünyanın sunduğu imkânlardan herkesin eşit yararlanmadığını vurgulayarak, algoritmaların yarattığı yeni ayrıcalıklar nedeniyle toplumsal eşitsizliklerin derinleştiğini söyledi. Konuşmasının sonunda yapay zekânın dönüştürücü gücüne dikkat çeken Velibeyoğlu, teknolojinin iyileştirici yönünün öne çıkarılması gerektiğini ifade etti.

Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Savaş Zafer Şahin tüm teknolojik dönüşümlerin eninde sonunda insanın ihtiyaçlarına göre şekilleneceğini vurgulayarak, sözlerine şöyle devam etti:

“İleride insan önemlidir çünkü hem veriyi üretiyor hem şehri üretiyor diyeceğiz. Kent yatırımları ancak insanlar kullandığında bir anlam kazanabilecek. Şehirler değerini insanın katkısı, kullanımı ve katılımıyla kazanacak. Şehir–insan ilişkisinde duygudaşlık üretilebildiği takdirde, hem dijital hem fiziksel alanda yeni bir veri evreni açılacak. Bu yeni veri alanı, kent yönetiminde bambaşka bir başlangıç noktası sunacak. Anahtar kelimemiz katılım ve demokrasi olacak. Teknolojinin şehirleri dönüştürürken insanı merkeze alan, katılımcı ve demokratik bir kent modelinin geleceğin en kritik ihtiyacı olacak.” 

DİJİTALLEŞEN ENERJİ: "OYUNUN ADI HIZ"

"Enerjide Gelecek” panelinde konuşan  London Energy Club İcra Kurulu Başkanı Mehmet Öğütçü, küresel enerji gündeminin artık yalnızca üretim ve tüketim dengesinden ibaret olmadığını, teknoloji, veri, finans ve iklim değişikliği gibi unsurların enerji verimliliğinin temel bileşenleri hâline geldiğini vurguladı.

Öğütçü, “Teknoloji hız demektir. Bugünün dünyasında iş dünyası zamanla yarışmak zorunda; uzun vadeli ve ağır ilerleyen planlama modelleri artık geride kaldı” dedi. Dünya genelinde enerji sektörüne yapılan yıllık yatırımın 3,3 trilyon dolara ulaştığını belirten Öğütçü, küresel enerji eşitsizliğine dikkat çekerek, “Batı bugün Çin’i büyük bir tehdit olarak görüyor. Çin hem enerji tüketiminde bir numara hem de dijitalleşme ve yapay zekâ yatırımlarında AB’nin toplamına yaklaşmış durumda” dedi. İzmir’in coğrafi konumu, tarihi birikimi ve ekonomik altyapısıyla enerji dönüşümünde öncü olabileceğini vurgulayan Öğütçü, şu ifadeleri kullandı:

“İzmir tarih boyunca Türkiye’nin dışa açılan yüzü oldu. Doğru örgütlenme ve uluslararası yatırımcılarla kurulacak stratejik iş birlikleriyle dünya enerji geçişinin kritik merkezlerinden biri haline gelebilir. Türkiye’nin birçok kentinde yeni merkezler oluşabilir; ancak İzmir’in altyapısı, insan kaynağı ve uluslararası bağlantıları çok güçlü. Bu potansiyeli gerçek bir eylem planına dönüştürmek gerekiyor.”

YENİ  NESİL PERFORMANS VE DİJİTAL SPOR EKOSİSTEMİ 

"Sporda Gelecek" panelinde Scoutium CEO’su Ali Akay ve Comparsionator CEO’su Tarık Batgün spor teknolojileri, veri analitiği, yapay zekâ ile performans ölçümü, taraftar deneyimi ve dijital içerik konularını ele aldı. Konuşmacılar, özellikle amatör ve profesyonel sporcuların dijital ekosistemlerde görünürlüğünün artmasının spor endüstrisini yeniden şekillendirdiğini belirtti.

Verilerinin çoğunu insan odaklı ürettiğini ifade eden Ali Akay, “Gelişen teknolojiler veriye ulaşımı kolaylaştırıyor. Yapay zekanın insanların hayata erişimi konusunda ciddi kolaylık sağlandı. Dünyada birçok yerde önemli kulüplerle anlaşma sağladık. Kişilerin verdiği tepkileri bile anlık ölçebiliyorsunuz. Oyuncunun ruh hali, karar verme mekanizması gibi birçok analiz alabiliyorsunuz. Antrenörlere yeniliği kabul ettirmek çok zor ancak bizim bunu yapmamızın temel sebebi bizler verileri oluşturalım. Oyuncunun ilk geldiği andan, performansına, hangi takıma transfer olabilire kadar verileri biriktirmemiz gerek. Geliştirdiğimiz ürünler yurt dışında talep görüyor. Yapay zekaya bir ilgi var. Türkiye’de kat edilmesi gereken çok yol var. Alt yapı maçlarını kaydedemiyoruz daha. Büyük takımlar haricinde alt yapıda kayıt yok. Bir veriyi üretmek için görünürlük olması gerek” ifadelerini kullandı.

Dünyanın 7 kıtasında 122 müşterisi olan Comparsionator CEO’su Tarkan Batgün ise özetle şunları ifade etti:

“İnsan faktörünü korumak için bizler Türk mühendisliğinde bir klonlama modeline başladık. Super EI diye bahsedilen kelimelerin ilk anlamı. Yani ilk eleme aşamasını yapay zeka bize yaptırıyor. Kim eliyor? İnsan. Dünyanın en zor işi insan yönetmek. Futbolun içindeki yaşayan insanları makinaların yönetmesi şimdilik imkansız. Bir sene içerisinde birçok görüşme yaptım. Senin takımını o kadar iyi tanımlaman gerek ki yapay zekaya, ona göre eleme yapsın. Yapay zeka ile Icardi’nin performansına baktığında santrforlar arasında hala 3’üncü. Biz ne kadar yapay zeka firması olsak da insanı odağımıza aldık.” 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *