Sosyal medya platformları, kullanıcı etkileşimini artırmak için algoritmalar kullanıyor. Ancak Oxford ve ABD’den bazı kadın kullanıcıların katıldığı bir LinkedIn deneyi, algoritmanın cinsiyet ve iş jargonuna duyarlı olabileceğini ortaya koydu.
The Guardian’ın haberine göre, katılımcı kadınlar profillerini “bro-code (erkek kodu)” mantığıyla yeniden düzenledi ve “itici güç”, “dönüştürmek” ve “hızlandırmak” gibi eylem odaklı iş terimleri kullandı. Sonuçlar çarpıcıydı:
Oxford’dan sosyal medya danışmanı Simone Bonnett, cinsiyetini “he/him” olarak değiştirdikten sonra profil görüntülemelerinde %1600, gönderi izlenmelerinde %1300 artış gördü.
Ruh sağlığı teknolojisi şirketi iletişim stratejisti Megan Cornish ise profilini ve eski içeriklerini erkek kodlu bir dille yeniden düzenleyince erişim %415 yükseldi.
Deney, LinkedIn algoritmalarının bazı kullanıcıları öne çıkarırken diğerlerini geri plana attığı iddialarını da güçlendirdi. Ancak LinkedIn sözcüsü, profil cinsiyetinin içeriğin görünürlüğünü etkilemediğini ve algoritmanın yüzlerce faktöre bağlı çalıştığını belirtti.
Uzmanlar, bu tür deneylerin sosyal medya platformlarındaki “algoritmik öne çıkarma” mekanizmalarını anlamak için önemli ipuçları sunduğunu söylüyor. Ancak platformların algoritmalarını tam olarak şeffaf şekilde açıklamaması, kullanıcılar arasında tartışmalara yol açıyor.