İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,5018 %-0.02
49,6449 %-0.1
5.739,00 % -0,24
92.259,25 %-1.38
Ara
Muhalif. ARAŞTIRMA Alışveriş çılgınlığı kolektif bir hipnoz hali olabilir mi?

Alışveriş çılgınlığı kolektif bir hipnoz hali olabilir mi?

Kara Cuma indirimleri, sadece uygun fiyatlar sunmanın ötesinde, tüketicilerin psikolojik yönlerine de hitap eden etkileyici bir pazarlama stratejisidir. Araştırmalara göre, bu tür kampanyalarda kullanılan mesajlar, insanların hızlı karar verme mekanizmalarını harekete geçirerek “kaçırma korkusu” oluşumuna yol açmaktadır.

KAYNAK: HABER MERKEZİ
Okunma Süresi: 2 dk

Kasım ayıyla birlikte vitrinler “tek gün indirim”, “son fırsat”, “kaçırılmayacak kampanya” mesajlarıyla dolmaya başladı. Kara Cuma (Black Friday) olarak bilinen büyük indirim döneminde tüketiciler alışverişe yönelirken, uzmanlar bunun yalnızca ekonomik değil aynı zamanda psikolojik bir süreç olduğunu vurguluyor.

Araştırmalara göre indirim kurguları, beynin karar verme mekanizmasını etkileyen özel stratejilerle hazırlanıyor.

Kampanyalar beynin karar mekanizmasını etkiliyor

Uzmanlar, yoğun kampanya mesajları ve sınırlı süre baskısının beynin daha az bilgiyle daha hızlı karar vermesine neden olduğunu belirtiyor. Normal şartlarda önemli bir ürünü satın almadan önce fiyat, özellik, yorumlar ve bütçe gibi kriterleri karşılaştırıyoruz.

Ancak zaman baskısı devreye girdiğinde beyin, “yeterli bilgi” eşiğini düşürüyor ve çok daha hızlı karar veriyoruz.

“Az kaldı, tükeniyor” uyarıları değer algısını değiştiriyor

Bilim insanlarına göre indirim dönemlerinde sıkça kullanılan “stokta sadece 8 adet kaldı” veya “12 kişi bunu sepetine ekledi” gibi ifadeler rekabet duygusunu tetikliyor. Bu durum, ürünün olduğundan daha değerli görünmesine yol açıyor. Kısıtlılık hissi arttıkça beyin, ürünü kaçırma korkusuyla harekete geçiyor ve farkına bile varmadan dürtüsel alışveriş davranışı ortaya çıkıyor.

Uzmanlar, bu durumu psikolojide “hız–doğruluk dengesi” olarak bilinen etkiyle açıklıyor. Hızlı karar verildiğinde hata yapma olasılığının arttığı, gerçek ihtiyaçlar yerine ani duygularla hareket edildiği belirtiliyor.

“Gerçek aciliyet yok, yapay baskı yaratılıyor”

Araştırmacılar, indirim haftalarında kullanılan geri sayım saatlerinin, “bugüne özel” etiketlerinin ve sınırlı stok mesajlarının tüketiciler üzerinde yapay bir aciliyet hissi oluşturduğunu vurguluyor:

“Acele edince rasyonel düşünme geri plana düşüyor. ‘Gerçekten ihtiyacım var mı?’ sorusu yerine ‘Ya kaçırırsam?’ düşüncesi devreye giriyor.”

Kontrolü korumanın yolları

Bilim insanları, bilinçli alışveriş için şu önerileri paylaşıyor:

Önceden plan yapın: İhtiyacınızı indirimden önce belirleyin.

Bütçe belirleyin ve gözünüzün önünde tutun.

Satın almadan önce durup düşünün: Bir dakika bile yeter.

“Bu ürünü normal fiyata ister miydim?” sorusunu mutlaka sorun.

Araştırmacılar, iyi bir fırsat yakalamanın keyifli olabileceğini ancak kimin kazandığını hatırlamanın önemli olduğunu vurguluyor: Kazanan çoğu zaman satıcılar, tüketiciler değil.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *