Sağlık Bakanı Memişoğlu'ndan tartışma yaratacak bir sezaryen uyarısı daha

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, sezaryen doğumlara ilişkin yaptığı son açıklamayla kamuoyunda yeniden tartışma yarattı. Türkiye’deki yüksek sezaryen oranlarının, özellikle böbrek hastalıkları gibi uzun vadeli sağlık sorunlarıyla bağlantılı olabileceğini savunan Memişoğlu, "Tıbbi gereklilik olmadan yapılan sezaryen doğum, anne ve bebek sağlığı için risk haline geldi" dedi.

Sabah gazetesine konuşan Bakan Memişoğlu, ülkemizde sezaryen oranının yüzde 61’e, özel hastanelerde ise yüzde 78’e ulaştığını belirterek, bu oranın dünya ortalamasının oldukça üzerinde olduğunu ifade etti. En dikkat çekici iddiası ise şu oldu:

“Bebeğin böbrek hücreleri son 4-5 haftada tam gelişiyor. Erken doğumla bu gelişim tamamlanamıyor. Türkiye, en çok böbrek hastası olan ülkeler arasında. Nedenlerden biri bu olabilir.”

Bilim çevrelerinde bu açıklamaların daha fazla kanıta dayalı değerlendirilmesi gerektiği görüşü de dile getiriliyor.

“Doğum, Sembolik Tarihlere Endekslenmemeli”

Memişoğlu, sezaryen doğumların giderek sembolik tarihlerle ilişkilendirildiğini savundu. “5-5-25 gibi özel tarihlere doğum planlanıyor. Bu da doğumun doğallığını ve sağlığı gölgede bırakıyor” diyerek, toplumsal eğilimlere eleştiri yöneltti.

Psikolojik Destek ve Ebe Sistemi Önerisi

Bakan, normal doğumun teşvik edilmesi için yalnızca tıbbi uyarıların yeterli olmayacağını, annelerin psikolojik olarak da bu sürece hazırlanması gerektiğini ifade etti. Yeni dönemde uygulamaya konulacak bir projeyi de şöyle açıkladı:

“Gebeliğin son üç ayında her anne adayını bir ebeyle eşleştireceğiz. Ebe, doğum öncesi ve sonrası bir yıl boyunca anneyle ilgilenecek.”

“Kadınların Kaygılarını Kullanıyorlar”

Açıklamasının en çok tepki çeken kısmı ise şu sözleri oldu:

“Kimsenin doğum şekline karışmıyoruz. Ancak kadınların kaygılarını kullanıp onları bize karşı kullanıyorlar.”

Bu ifade, bazı kadın sağlığı uzmanları ve kadın hakları savunucuları tarafından "empati eksikliği" olarak yorumlandı. Yine de Bakanlık, sezaryen artışını kontrol altına alma hedefinde kararlı olduğunu vurguluyor.

İLGİLİ HABERLER