Muhalif Röportaj - Emel Seçen
2025 SERIAL BRIDGES İSTANBUL için bende, Türkiye İstanbul Fransız Kültür Merkezinin nazik davetleri ile orada bulundum.
Sanatın harika tezahürü ve röportajımız ile dolu dolu bir gece yaşandı. Aynı gün gerçekleşen ödül töreni, canlı akışta daha iyi sanat yapma düşüncesi ile dünyanın pek çok noktası ama İstanbul’da ikinci kez düzenlenen ve uluslararası dizi endüstrisi ile köprüler kurmayı hedefleyen “Serial Bridges” bunu kesinlikle başarıyor. Türkiye ve yakın coğrafyada iş üreten, dünyaya sanatı ile katkıda bulunmak isteyen yetenekli yapımcı ve yazarlar bir araya getirildi.

1-5 Aralık 2025 tarih aralığında, Series Mania Institute, Institut français Türkiye ve m2 Film Lab ortaklığında düzenlenen "Serial Bridges” 4 Ülkeden projelerin katıldığı etkinlikte, yoğun bir başvuru sürecinin ardından seçilen 8 proje, bir hafta boyunca, süren atölyeler geliştirdi. Tüm detayları Senaryo Mentoru, yazar ve yapımcı Nuran Evren Şit ile konuştuk.
-Merhaba Nuran Hanım siz Senaryo Mentoru olarak 4 Ülke, 8 Proje ve içlerinde beşi ülkemizden olmak üzere Azerbeycan, Gürcistan ve İran’dan gelen dizi profesyonel ekipleri jürisinde bulundunuz. Bu bölge seçimi, toplumsal yaklaşımlara bakılarak özellikle mi seçilmiş bulunmakta_
Nuran Evren Şit- Merhaba, Hoş geldiniz. Seçimleri yapan komite neyi düşünerek seçimleri yaptı, açıkca bilmiyorum ama İstanbul olduğu için bu bölge olarak seçilmiş olabilir davetliler.

-Emel Seçen: Tabii bizim topraklarımızın verginliği ile birleştirici oluyoruz, aynı zamanda.
-Nuran Evren Şit: Elbette.
-Emel Seçen: Ekipler ile karşılaşmanız, birbirleri ile kaynaşmaları nasıl oluyor? Zorluk çekiyorlar mı?
-Nuran Evren Şit: Beş günlük etkiliğin ilk gününden itibaren tanışma, kaynaşma başlamıştı. Fikir alışverişleri yapıldı. Ve hepsi ile ayrı ayrı görüşmeler yaptığımda onların hikâyelerine yardımcı olmaya çalıştım. Onların kafaların içindeki soru işaretlerine ya da benim görmüş olduğum eksiklik yahut karmaşıklıklara çözümler üretmeye çalıştık. Birlikte üretmeye çalıştığımız sekiz ayrı projenin üç tanesi yurt dışından olmak üzere ne kadar birbirlerinden farklı gibi olsalar da. Bir yandan da hepimizin aradığı, özlediği evrensel temalara, sahip olduklarını görmek çok ilham verici oldu. Bu aynı zamanda bir yazar olarak besleyiciydi, kendi adıma. Bu gün hepsi tüm projelerini prova yapıp sahnede paylaştılar. Hepsi en başından beri çok heyecanlıydı. Ve her şekilde birbirlerine destekçi, sorular sorarak pozitif anlamda geliştirici yaklaşımlar sergilediler. Bu bizim bulunduğumuz sektör açısından da yazar, yapımcı olarak da görmek çok faydalı ve güzel bir şey. Birbirimize destek olmak hepimiz için gerekli bir durum. Bu bakımdan da bütünsel bir paylaşım olduğunu söyleyebiliriz.

-Emel Seçen: Kaba olacak ama biz insanlık olarak işgalciyiz. Doğayı katlediyoruz. Yerinden ediyoruz. Karşımızda duran göçmen meselesi var. Bu projede temel baskın olan konular var mı?
-Nuran Evren Şit: Bir çeşitlilik var ama aslında televizyonlarda izlediğimiz dışındaki hayatın bizlere getirdiği zorluklar ve elbette evrensel sorunlarla ilgili; Göçmenlik, Suça karışan çocuklar, İlişkilerin sürdürülebilirliği artık tek eşliliğin mümkün olup-olmadığı gibi. Ya da mesela Gürcistan’dan çok ilginç bir proje vardı. Oradaki şartlarda çekilmesi mümkün olmayan bir proje. Annesi çalıştığı için Gürcistan dışında yalnız büyümüş bir genç kızın, bir anlam arayış yolculuğu var. Bir anne arayış yolculuğu var. Proje sahipleri ile teker teker görüştüğümde, hepsi kalbimde yer buldu.
Biz aslında bu ana akım-klişe, hikâye anlatımından ya da hikâye konularından dışarı çıkmaya davet eden fikirler ve projeler var içlerinde.
Yine İran’dan çok güzel bir proje var. Fransa’da ülkesinden kaçmış, modern dans tutkunu ama ülkesi ile çatışan bir genç kızın öyküsü var. Oldukça modern seçkiler yer almakta.
Dediğim gibi büyük ticari kodları olanların dışındaki projeler mevcut.
-Emel Seçen: Katılımcılarda herhangi bir yaş sınırı var mı? Ve son olarak neler söylemek istersiniz?
-Nur Evren Şit: Tabii ki yok. Ve son olarak International, Uluslararası Projelere danışmanlık yapmak için davet edilmiş olmaktan çok onur duydum. Çok da büyük cesaret oldu. Çünkü aslında bize bir kalıp var ve bunun içinde kalmalıyız, gibi düşünce ve eylem içine düşüyoruz. Esasında hiç öyle bir şey yok. Tüm dünyada Avrupa’ da ve Amerika, Güney Amerika’da, özünde “ İnsan Kalbinin” olduğu her hikâye, aslında bir yolculuk.
Nur Hanıma, röportajı ve gece boyunca desteği için Selin Kalaycıoğlu’na teşekkürler.
İstanbul’da ikinci kez düzenlenen ve uluslararası dizi endüstrisi ile köprüler kurmayı hedefleyen Serial Bridges İstanbul, 1-5 Aralık 2025 tarihleri arasında gerçekleşti. OGM Pictures katkılarıyla düzenlenen açılış brunch'yla başlayan etkinlik, Türkiye ve yakın coğrafyadan yetenekli yapımcı ve yazarları bir araya getirdi.

Etkinlik; Netflix, OGM Pictures, Fremantle, HBO Max, Inter Medya, Hollanda Krallığı Başkonsolosluğu ve Atlas Sinema Müzesi gibi sektörün önde gelen kurumları tarafından desteklendi.
Fransa İstanbul Başkonsolosu Nadia Fanton’un katılımıyla Fransız Kültür Merkezi’nde gerçekleşen kapanış gecesi, Avrupa'nın en büyük dizi festivali ve önemli endüstri etkinliği Series Mania Forum Direktörü Leticia Godinho'nun sunumuyla başladı. Proje ekipleri, geliştirdikleri projeleri endüstrinin önemli temsilcilerine sundular.Netflix'ten Arya Su Altıoklar, OGM Pictures'dan Ayşıl Özmen ve Series Mania'dan Leticia Godinho'nun yer aldığı jüri, Series Mania Forum'a katılım ödülünü alacak projeyi seçtiler. Sunumların ardından, Serial Bridges Istanbul, Netflix’in katkılarıyla düzenlenecek Networking Kokteyli ve Ödüş Töreni ile final yaptı.

Gecenin kazananı ise:
Ali Ercivan’ın kaleme aldığı ve Alexandra Burke’in yapımcılığını üstlendiği “The Tulip Era” jüri tarafından 2025 Serial Bridges ödülüne layık görüldü. Ödüllü proje önemli endüstri etkinliği Series Mania Forum’a katılma hakkı kazandı.
Institut français Görsel-İşitsel İşbirliği Bölge Ataşesi Florent Signifredi’nin etkinlik ile ilgili görüşleri:
“İkinci kez düzenlenen bu etkinlik, artan bölgesel katılımla gerçek bir başarıya dönüştü. Türk sektör temsilcilerinin yoğun ilgisi de Séries Mania’ya duyulan güçlü merakı ortaya koyuyor. Netflix, OGM, HBO Max, Inter Medya ve Sinema Müzesi gibi kurumların katkısıyla Serial Bridges Istanbul, sektörün önemli isimlerini bir araya getirmeyi başardı. Mart ayında Lille’de yapılacak etkinlikte otuzdan fazla Türk profesyonelin yer alması bekleniyor.”




