ABD’nin en tanınmış gelecek bilimcilerinden biri olan, kitapları Türkçeye çevrilerek çok satan eski Google mühendisi Ray Kurzweil, insanlık için çarpıcı bir öngörüde bulundu: Ona göre ölümsüzlük, yalnızca bir bilimkurgu hayali olmaktan çıkıp 10 yıl içinde gerçeğe dönüşebilir.
Teknoloji dünyasına yaptığı katkılarla bilinen ve Ulusal Mucitler Onur Listesi’nde yer alan Kurzweil, insanlığın geleceğine yönelik tahminleriyle sık sık gündeme geliyor. Son açıklamasında, biyoteknoloji, nanoteknoloji ve yapay zekâ alanındaki hızlı ilerlemelerin yaşam süresini radikal biçimde değiştireceğini vurguladı.
Kurzweil’e göre yapay zekâ, 2029 yılına gelindiğinde insan zekâsıyla eş seviyeye ulaşacak ve insan gibi düşünebilme yeteneğini ölçen Turing testini geçecek. Bu tarih, onun ölümsüzlük için verdiği 10 yıllık zaman çizelgesinin de başlangıç noktasını oluşturuyor.
“Asıl büyük dönüşüm 2045’te yaşanacak”
New York Post’un aktardığına göre Kurzweil, insanlık için en büyük sıçramanın 2045’te gerçekleşeceğini belirtiyor. Bu dönemi “Tekillik (Singularity)” olarak adlandıran bilim insanı, insan zekâsının yapay zekâ ile birleşerek “etkin zekâyı bir milyar katına çıkaracağını” öne sürüyor.
Hücresel düzeyde onarım yapan nanorobotlar
Kurzweil’in teorisindeki en dikkat çekici unsurlardan biri ise nanoteknoloji. Buna göre gelecekte insan vücudunda dolaşabilen, hücreleri onarabilen, yaşlanmayı durdurabilen ve hastalıklarla savaşabilen mikroskobik robotlar bulunacak. Bu nanobotlar, kan dolaşımı ve sindirim sistemi içinde çalışarak vücudu içeriden iyileştiren birer biyolojik tamirci gibi işlev görecek.
Tahminlerinin yüzde 86’sı doğru çıktı
Kurzweil, 2010 yılında yayımladığı raporda, 1990’larda yaptığı tahminlerin yüzde 86’sının gerçekleştiğini açıklamıştı. Bu öngörüler arasında dizüstü bilgisayarların yaygınlaşması, satranç şampiyonu Garry Kasparov’un IBM’in Deep Blue bilgisayarına yenilmesi, yüksek hızlı internetin evlere girmesi ve kişiye özel kıyafet tasarımlarının dijitalleşmesi gibi gerçekleşmiş pek çok gelişme bulunuyor.
Kurzweil’in yeni öngörüleri, bilim dünyasında tartışma yaratırken, insanlık gerçekten ölümsüzlüğün eşiğinde mi sorusu yeniden gündemin merkezine yerleşmiş durumda.