Son dönemde ilişkilerde sıkça konuşulan yeni bir kavram daha gündemde: “Dry begging” yani kuru dilencilik. Bu manipülasyon yöntemi, doğrudan bir şey istemek yerine, ima yoluyla karşı taraftan talepte bulunmayı içeriyor.
Örneğin, kişi “Ya yeni telefonum bozuldu, ne yapacağımı bilmiyorum” diyerek, aslında karşı tarafın ona yardım etmesini ya da yeni bir telefon almasını bekler. Açıkça bir talepte bulunmaz; ancak mağduriyetini sürekli dile getirerek, partnerinin kendiliğinden harekete geçmesini sağlamaya çalışır.
Suçluluk duygusuyla yönlendirme
“Dry begging” yapan kişiler genellikle doğrudan iletişim kurmak yerine, merhamet veya suçluluk duygusu üzerinden karşı tarafı etkilemeyi hedefler. “Ah keşke benim de böyle bir arabam olsaydı” ya da “Bugün dışarıda yemek yesek güzel olurdu ama cüzdanımda para kalmadı” gibi ifadeler, bu manipülasyonun klasik örnekleri arasında yer alıyor.
Uzmanlara göre, bu tür davranışların en büyük tehlikesi, ilişkilerde eşitliği ve sağlıklı iletişimi zedelemesi. Sürekli ima yoluyla talepte bulunmak, karşı tarafta “vermek zorundayım” duygusu yaratıyor. Zamanla bu durum, bir tarafın sürekli alan, diğerinin ise veren konumuna itilmesine neden oluyor.
Sağlıklı iletişim nasıl olmalı?
Uzmanlar, “dry begging”in fark edilmesinin zor olmadığını belirtiyor. Sağlıklı iletişimde kişi, ihtiyaçlarını net biçimde dile getiriyor:
“Beni şuraya bırakabilir misin?”
“Bu konuda desteğine ihtiyacım var.”
Oysa “dry begging”de, kişi sorumluluk almamak için imalarla konuşuyor. Böylece “Ben istemedim, o kendi istedi” diyerek manipülasyonu görünmez hale getiriyor.
İlişkilerde duygusal dengenin korunması için uzmanlar, doğrudan ve dürüst iletişimi, manipülatif imalara tercih etmenin önemine dikkat çekiyor.
