İnanç Uysal

İnanç Uysal


Güven ve Enflasyon

Güven ve Enflasyon

Enflasyon rakamlarını açıkladı Yeni TÜİK, TÜFE de 11,10. Geçen ay ise 13,53 idi.  İki rakam arasında bir TÜİK Başkan değişikliği daha yaşadık. Bu yaşanan son üç senede ki 4. Başkan değişimi. Yani üç sene içinde 5. Başkan. Aynı süreçte 3 Maliye Bakanı ve 3 Merkez Bankası Başkanı gördük. İkisi yapan, 3.sü de yapanın nasıl yaptığını bize bildiren makamlar.

Fiyat istikrarı Merkez Bankasının görevi, ayrıca faizler de bu makamın takdirinde. İthalat bağımlı bir ülke olarak düşen faizler sonucu yükselen kur rakamlarının enflasyon olarak bize yansıması basit bir matematik olsa da biz bir süre durumu tam tersi olarak algılamayı tercih ettik. Sonuçlar bir türlü beklendiği gibi olmayınca durumu 'nas'a bağladık ama ondan da bir süre sonra çark ettik. Şu aralar faiz sabit, kur sabit gidiyoruz ama fiyatlar yine de sabit durmuyor artık.

Güven ve beklenti saikleri raydan çıktı bir kere. Mesela emlak piyasası çılgına döndü, mesela bundan 6 ay önce 1 milyona satılan evlere şu anda 2.5 milyon civarı para isteniyor. İşin kötüsü o paraları verenler hala var, bu da demek oluyor ki bu fiyatlarla almanın bile gelecekte mantıklı olacağını düşünen bir kesim var. O kesim zaten çoğunlukla 3.-5. evini alanlar. Sayın bakanın "ekonomi gözlerdeki ışıltıdır" cümlesinde geçen gözler de işte o arkadaşların gözleri.

Daha bunun gibi birçok örnek var ve hükümet edenler o örnekler genele şamil miş gibi anlatıyorlar hikayeyi. Ama dediğim gibi artık bazı şeyler raydan çıktı ve herkes ne yaşadığını biliyor

Son TÜİK Başkan değişikliğinden önce enflasyon 13.5 çıkmıştı ya işte o zaman henüz elektrik ve doğal gaz zamları gelmemişti. Herkes bunu biliyor mesela, yıllık toplam enflasyonun Ocak itibarıyla yüzde 48 çıkması kimseyi ikna etmiyor mesela. Piyasalarda kaybolan güven burada da kaybolmuş durumda.

Hatta mesela Sayın ekonomi ve Maliye bakanımız geçen ay yaptığı değerlendirmede 'enflasyon Ocakta pik yapar sonra yol sonunda tek haneleri görürüz' demişti ama Ocak, Aralıktan daha düşük çıktı, şimdi sorsak 'Ben o değerlendirmeyi 2022 için yaptım' der, biz de cevap veremez öylece apışıp kalırız karşısında o yüzden bu son paragrafı yazılmamış sayalım.

Neyse baktık olmuyor Ocak'tan sonra da yeni pillere yelken açıyoruz nasıl olsa enflasyonu düşürmenin dünyanın başka hiçbir yerinde  bilinmeyen gizemli yolunu bulduk, yine öyle hallederiz.

Unuttuğumuz ise kimi hangi sıklıkla değiştirirsek değiştirelim, kaybolan güveni geri getirmedikçe olumlu bir beklenti oluşturamayız ve olumlu beklenti oluşturmadan da ekonomik iyileşmeye sağlayamayız.

İşte bu bilinçle TÜİK Başkanı ile eş zamanlı olarak Adalet Bakanını da değiştirdik çok şükür. Burada da bir yanlış anlamaya kurban gittiğimizi düşünüyorum ama. Adalet kelimesi ile kanun ve kararname kelimelerinin aynı anlama geldiğini düşünüyor olma ihtimalimiz var mı acaba? Ya da daha da abartıp Adaletin hukuktan bağımsız bir iktidar aracı olduğunu düşünüyor olma ihtimalimiz? Olabilir bence hem de dün, bugün değil yüzyıllardır böyle düşünüyor olma ihtimalimiz var.

Sabık Adalet Bakanının affını istemeden kısa süre önce adaleti önceleyen ve fakat iktidar etme yöntemleriyle çelişen gereksiz tuhaf açıklamalarını hatırlarsınız işte bunlar biz de hep güven bunalımı oluşturuyor orası muhakkak. Kimin kime güveni konusu ise biraz karışık, piyasaların talep ettiği güven bu olmasa gerek zira.

telif

Makale Yorumları

  • Yusuf Okumuş06-02-2022 12:41

    Emekli maaşım kışın ortasında eridi, baharda yazda ne yapacağım, tabiki ALLAH ömür verirse

  • Sadık Aslan06-02-2022 10:24

    Üstad sen merkez bankası başkanı olsan en azından cebimizdeki paradan emin olurduk.

  • Hasan Boynukara06-02-2022 10:15

    Teşekkürler kardeşim Söylediklerine şahidiz

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar