Restorasyonu tamamlanıyor...

Tarih kokan Botter Apartmanı

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Tarih kokan Botter Apartmanı
Abone ol
Botter Apartmanı’nın Beyoğlu’nun en önemli mimari yapılarından olmasının sebebi, dünyada 19. yüzyılın sonlarına doğru ortaya çıkan Art Nouveau akımının İstanbul’daki ilk temsilcisi olarak görülmesi. Binanın mimarı İtalyan Raimondo D’Aronco, 1893- 1909 yılları arasında İstanbul’da yaşamış ve Botter Apartmanı haricinde birçok önemli yapıya imzasını atmış.

Botter Apartmanı, İstanbul 'un Rumeli yakasında, Beyoğlu ilçesi Asmalımescit Mahallesinde bulunan tarihî bir apartmandır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından cephesi restore edilen bina Casa Botter adıyla Sanat ve Tasarım Merkezi olarak 2022’de yeniden açıldı.

İstiklal Caddesi üzerinde 235 numarada yer alır. Bugünkü İsveç Konsolosluğu binasının yanında 1900'lerde inşa edilmiştir. Padişah II. Abdühamit tarafından sarayın resmi terzisi ve modacısı olan Hollanda uyruklu Jean Botter için yaptırılan bina, dönemin ünlü mimarı Raimondo D’Aronco’un eseridir. Örnekleri daha çok Avrupa'da görülen aynı binada hem iş yeri hem de konut bulunması uygulamasının gerçekleştirildiği İstanbul'daki ilk yapıdır.

Cephesi bitki motifli bordürler, çiçeklerle bezenmiş insan başı figürleri ile süslü Botter Apartmanı, İstanbul'da inşa edilmiş. Art Nouveau tarzı ilk bina olması nedeniyle mimarlık tarihi açısından önemlidir. Türkiye'de inşasında çelik konstrüksiyon kullanılan ilk apartman ve Pera Palas Oteli 'nden sonra asansörü olan ikinci yapıdır. Botter Apartmanının giriş katı, "Botter Moda Evi" adıyla Türkiye'nin ilk modaevi olarak kullanılmıştır. Birinci derecede korunması gereken kültür varlığı olarak tescillidir. Günümüzde kullanılmamaktadır.

 

 

Geçmişi ve mimari özellikleri

Bodrum katı ile birlikte toplam yedi katlı yapı, devrin saray mimarı Raimondo D'Aronco'nun eseridir. Adını, II. Abdülhamit devrinde sarayın resmî terzisi olan Hollanda'dan İstanbul'a göç etmiş modacı Jean Botter’den alır. Terzisi Botter'in modern ile klasik çizgileri harmanladığı tasarımlarını çok beğenen Sultan, terzisine verdiği değeri göstermek için bir moda evi yaptırmak üzere D’aronco'yu görevlendirmiştir. Mimar, meslekî çalışmalarını Avrupa'daki gibi kurumsallaşmış şekilde, bir moda evinden sürdürmeye karar veren Jean Botter için bu apartmanı hem moda evi hem de aile üyelerinin hayatlarını geçirebilecekleri bir yapı olarak inşa etmiştir.

 

Botter Apartmanı Romanı

Arkeoloji ve Eskiçağ eğitimi alan Ayşe Övür, edebiyat ve tarihin arasındaki sıkı bağlantıyı romanında yansıtmış. Elbette romandaki karakterler ve olay örgüsü hayali, ancak karakterlerden birinin mimar D’Aronco olması, romanın Botter Apartmanı’nda geçmesi, romanda Galata ve İstiklal Caddesi’ne ilişkin pek çok unsurun bulunması okuyucunun gerçeklik algısını güçlendiriyor.

Roman iki farklı zaman üzerinden ilerliyor: Mimar Raimondo D’Aronco’nun binayı inşa ettiği dönem ve Raimodno’nun torunu Esta ile Botter Apartmanı’nda yaşan Psikolog Kaan arasındaki aşk hikayesinin geçtiği günümüz.

Botter Apartman'ı esasen; II. Abdülhamit’in terzisi ve aynı zamanda modacı olan Jean Botter’in oturması ve moda evi açması için 1900 yılında yaptırılmış. 19. yüzyılın sonlarında Hollanda’dan İstanbul’a gelen Jean Botter, bu apartmanın zemin katında hem Türkiye’deki ilk modaevi olan Botter Modaevi’ni işletmiş, hem de üst katlarında ailesi ile birlikte yaşamına devam etmiş. Bu özelliğiyle Botter Apartmanı, daha çok Avrupa’da rastlanan aynı binada hem işyeri hem konut bulunması uygulamasının gerçekleştiği İstanbul’daki ilk yapıdır.

Romanda da önemli bir yere sahip olan binanın dış cephesindeki süslemeler Botter Apartmanı’nın yanındaki diğer apartmanlardan hemen ayırt edilmesini sağlar. Bitki motifleri, çiçeklerle bezenmiş insan başı figürleri insanda hem hayranlık hem de binanın içini gezme isteği uyandırır. Ancak 1960 yılında bir banka şubesi olarak kullanılan Botter Apartmanı günümüzde maalesef kullanılmamakta, restore edilmeyi beklemektedir.

Botter Apartmanı’ndaki kadın figürü ve hüzünlü hikayesi

Roman günümüzde ilerlerken yazar sık sık geçmişe gider ve mimar Raimondo ile yorgan dokumacısı Nazlı arasındaki hikâyeyi anlatır.

Sultan Abdülhamit tarafından kendisine Botter Apartmanı’nı inşa etme görevi verildiğinde Raimondo’nun “hayalinde kırmızı güller vardı, iç içe geçmiş dallar, yapraklar. Kurdeleler sarkacaktı yukarıdan aşağıya, şerit şerit, gökyüzünden inen yollar gibi… Küçük balkonlar, köpüklenen dalgalar gibi ahenk atacaktı binasına. Bir kadın yüzü olacaktı, gururlu, vakur. Bir o kadar da şefkatle bakacaktı yukarıdan insanlara. Tıpkı rüzgârda saçları dalgalanan bir kraliçe gibi, tıpkı çekik gözlü yorgancı kız gibi…” 

Cephe süslemesi

Binanın batı cephesi hariç, tüm cepheleri sağır tutulmuştur. Batı cephe ise, süsleme özellikleri bakımından 19. yüzyıl Art Nouveau üslubunun en güzel örnekleri arasında kabul edilir. Bu cephede zemin kat, üç eşit dikdörtgen açıklığa bölünmüştür. Giriş kapısı en güneydeki açıklıktadır. Giriş kapısının bulunduğu bölümde alınlık kısmı çiçek, yaprak ve meyvelerden oluşan, yüzeyden taşkın bitkisel bezemeyle dekore edilmiştir. Bu kısım yan kısımlarındaki bir vazodan çıkan ve dağılan dallarla desteklenir.

Birinci kattaki dikdörtgen formlu üç pencerenin üst kısmında armalar yer alır. Üçüncü katın dikdörtgen formlu pencerelerinin alınlıkları ve alınlık köşelerinde, çiçek, yaprak ve meyve kaynaşımından oluşan çelenkler vardır. Köşelerdeki madalyonların uçlarından aşağı, çivi motiflerinden tutturulmuş kurdelalar sarkar. Köşelerde tında dalgalı saçları bitki motifleriyle kuşatılmış bir kadın yüzü ve onun boynunda ise madalyon biçimli bir kolyenin çevresinde yer alan dairelere tutturulmuş askılar görülür.

Üçüncü kat pencere alınlıklarında Cepheye bakar vaziyette dalgalı saçları ve tebessüm eden yüzleriyle dikkat çeken Demeter rölyefleri yer alır. Cephedeki tüm dekorasyon Art Nouveau figürlü bezemesinin genel özelliğini yansıtmaktadır.

 

İşte Botter Apartmanı’nın dış cephesindeki kadın figürünün hikayesi budur. Raimondo Nazlı ile konuşmadan göz göze geldiği birkaç saniyede Nazlı’nın yüzünü ezberlemiş, binanın cephesine işlemek için aradığı Eskiçağ ilahesini onun suretinde bulmuştu, “Botter Apartmanı ayakta durdukça insanlar onu hep bir Eskiçağ ilahesinin gölgesi sanacaktı… Hiç kimse onun elleri parça parça yaralı bir çamaşırcının kızı olduğunu bilmeyecekti…”

Apartmanın inşası bitince Raimondo İtalya’ya döndü, arkasında yarım kalmış hayalleriyle Nazlı’yı bırakarak. Nazlı’nın artık tek bir hayali vardı, yüzünün her bir ayrıntısının duvarlarına işlendiği Botter Apartmanı’nda yaşamak! Çok çalıştı, o apartmandan bir daire satın aldı. Ama “Yüzünüz apartmandaki kadına ne kadar benziyor!” söyleyenlere verecek cevabı yoktu…

 

Botter apartmanı giriş kapısı üzerindeki demirden gül motifi ve mermer çiçek detayı

 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin restorasyon ekibi İBB Miras tarafından restore edilen Botter Apartmanı

 


Yorum Yazın