“İstanbul’da rant salgını dur durak bilmiyor"

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
“İstanbul’da rant salgını dur durak bilmiyor"
Abone ol
CHP’li Tekin, “İstanbul’da rant salgını dur durak bilmiyor. Son olarak Kemerburgaz’da 405 dönüm orman, mera ve yeşil alan yapılaşmaya açılıyor” dedi.

AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı kaybetmesinin ardından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı son günlerde imar planı tadilatında şuursuzca bir politika izlemeye başladığını ifade eden Tekin, İstanbul’un geleceği, yerel yönetimler tarafından değil merkezin baskısıyla şekilleniyor” dedi

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, Türkiye koronavirüs ve ekonomik sıkıntılarla mücadele ederken, Ankara’nın İstanbul’daki yerel yönetimi şehrin planlamasıyla ilgili tüm sürecin dışında tutup, kenttin son yeşil alanlarına bile müdahale etmesine dikkat çekti.

CHP’li Tekin, “Yıllardır dikey mimariyle İstanbul’un merkezini betona boğanlar, İstanbul’a ihanet ettik diyenler bugün merkezde rant alanları bitince yeşil alanları imara açmaya devam ediyor. İstanbul’a her fırsatta ihanet eden bu anlayışı salgın sürecinde de dur durak bilmiyor” dedi

Tekin, anlaşılan Ankara şimdi de kafayı Kemerburgaz’a takmış. Mevcut alan tamamen yeşil örtüyle kaplı. Böylesi bir yeşil alana, orman alanının ortasına, ticaret alanları, konut alanları yapmak, bölgenin doğasına ve bitki örtüsüne ciddi zarar verir. Bakanlık ormanlarımızı kamu adına korumakla yükümlüdür. Bu görevini yerine getirmek bir yana ormanlarımızı beton lobilerinin cirit attığı alanlara çevirmek, yasalarımıza aykırıdır ve suç teşkil etmektedir” diye konuştu.

Bu plan değişikliği ile birlikte, İstanbul’un anayasası olarak bilinen Çevre Düzeni Planı’nın bir kez daha ayaklar altına alındığı söyleyen CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, Kemerburgaz’da ki imar planlarının iptali için dava açacaklarını söyledi. 

Tekin konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

"Kemerburgaz’da yapılacak bu düzenlemeyle bölgeye yeni nüfus ve yapı yoğunluğu getiriliyor. Ve bu Plan tadilatı ile İstanbul’un Anayasası olarak kabul edilen 2009 yılı Çevre Düzeni Planı yasalara aykırı bir şekilde rant ve ticaret uğruna değiştirilmek isteniyor. İstanbul’un kendi nüfusunu beslemesi mümkün değilken, mevcut tarım alanlarının ve onu besleyen orman ve su varlığının yok edilmesi İstanbul için son şansını da kaybetmesi demektir.

Plan yapılırken kamu yararı esas alınır. Bir kentin planı o kentin Anayasası sayılır. Eğer buna uyulmazsa kent planları bilimsel özelliklerini yitirir. Ve böylece çarpık kentleşme ile birlikte yeşil alanlarını yok eden ranta yönelik planların önü alınamaz. Çok acıdır ki bu anlayışın öncülüğünü çevreyi ve kenti koruma görevi üstlenmiş kurum yapıyor.”


Yorum Yazın