Emel Seçen, Işık Öğütçü ile Orhan Kemal Müze Evi'nde konuştu 

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Abone ol
Yazarımız Emel Seçen, Türk edebiyatının usta kalemi Orhan Kemal oğlu Işık Öğütçü ile Orhan Kemal Müze Evi'nde buluştu, konuştu,; izlenimlerini duygularını kaleme aldı...

Tam elli bir yıl olmuş büyük yazar Orhan Kemal vefat edeli, Bursa Cezaevindeki esas ismi ile Mehmet Raşit Öğütçü. Yani şair Raşit. Öyle bir şair ki Bursa’ya nakli gelen Nazım Hikmet Ran’ın şiirlerini duyduğunda “yok arkadaş senin kumaşın iyi sen şiir değil roman yaz” dediği ve tam üç buçuk yıl hayran olduğu Nazım ile tahtakurdu ayıklayacak, hatta o özgürlüğüne kavuştuğunda, Nazım hala içerde kaldığında ona şiir yazacak kadar çok seven, Orhan Kemal.

Vefat ettiğinde hüngür hüngür ağlayan…
Vefatları da maalesef peş peşe tespih gibi diziliyorlar, edebiyat trenine. Orhan Kemal, Ahmed Arif ve Nazım Hikmet ve bunu ne güzel anlatıyor Hasan Hüseyin Korkmazgil, sanki bilircesine değişmeyen Haziran mevsimlerinin ağır yazgısını. Kolay değil mayıs ayından zula dolu bu zehir işlemiş ilik ilik tüm iyilerin etrafını, kahpelik mevsim adına yapıştırılmış.

Haziran ayı yazdan ziyade hazan yaprakları gibi geçiyor ruhumuzun dehlizlerinde ve o derin duyarlı Orhan Kemal yaşadığı Fatih’te Cibali fabrika işçilerinin telaşını, duygusunu katarak gelir. Yaşadığı yeri yeniden yaşatır, yaşamın en canlı tanığı olur ve öyle ki Yılmaz Güney kendisini şu şekilde ifade eder “Halkın sanatçısı, halkın savaşçısı demektir. Savaşçılar ölür fakat onların yarattığı birikimler, onların bıraktığı sağlıklı miras çok sonralara ulaşacaktır. Evet, Orhan Kemal yaşayacaktır. Onun yaşamasını hiçbir kuvvet, hiçbir güç önleyemeyecektir”

Bu anekdot Orhan Kemal’in oğlu Işık Öğütçü’nün Nisan 2012 tarihli, kendi yazdığı ZAMANA KARŞI ORHAN KEMAL, Eleştiriler ve Röportajlar kitabının ön yazısından.

Işık Öğütçü henüz orta birinci sınıfta kaybettiği babasını toplumun unutmaması için tam 21 yıldır canla başla çalışıyor. Bir güne sığmayacak kadar büyük yazar Orhan Kemal’in 2 Haziran ebediyete uğurladığımız günde Fatih Belediyesinin restore ettiği Cibali’deki evlerinin açılışından sonra yirmi bir yıldır, yurt dışı ve içi her etkinlikte emek veriyor ve Cihangir’de kendi çabalarıyla kurduğu Orhan Kemal Müze Evinde ziyaretçileri ağırlıyor.

O gün, hüzünden çok gün geçtikçe esas değer nasıl aranır? Adeta çölde su bulmak gibi tüm değerlerimiz devşirilirken usta Yılmaz Güney’i de zaman teyit ediyor. Müze ev bir bayram sabahı evlerimiz nasıl olursa aynı duyguda ve birlikte. -Evet, Orhan Kemal yaşayacaktır. Onun yaşamasını hiçbir kuvvet, hiçbir güç önleyemeyecektir-

İstanbul Üniversitesi Kimya Mühendisliği mezunu olan Işık Öğütçü, babasının mirasını topluma sunuyor. Türk edebiyatının ölümsüz ustasını gelecek kuşaklara taşımak için ciddi emek veriyor. Devlet Tiyatroları repertuarında, tiyatroya uyarladığı Orhan Kemal’in yapıtları olarak Nazım Hikmet’le 3,5 Yıl ve Arkadaş Islıkları bulunmaktadır.
Yapıtları: Orhan Kemal-Yazmak Doludizgin, Önemli Not, Abdülkadir Kemali Bey’in Anıları, Zamana Karşı Orhan Kemal, Orhan Kemal-Önemli Not! Tamamlanmamış Yapıtlar ve Seçilmiş Düzyazılar ve kayıp roman, Yüz Karası.

BABA EVİ

Orhan Kemal in halkçı damar ile ilk romanı, baba evi aslında toplumun en küçük birimi aile olduğundan onun sözcüsü yani Baba aslında toprağımızdır, sırtımızı dayadığımız dağımızdır. İşte o yüzden baba evi son derece kıymetlidir. Bu ilk roman ile ilgili olarak yine Işık Öğütçü tarafından hazırlanan Zamana Karşı Orhan Kemal, Eleştiriler ve Röportajlar kitabında, Mayıs 1949 tarihli Ruhat Oykut, Yağmur ve Toprak’ta ki yorumundan bir kısmı paylaşmak istiyorum.

“Bu kitabında Orhan Kemal, hayatını aynı şekilde kazanan, işçilik, simitçilik, balıkçılık yaparak, hayat mektebinde kendi kendilerini yetiştiren, Gorki’ yi, Strati’ yi andırır. Bu benzeyiş, basit bir kopyacılık değil onların hayat şekillerini topraklarımızda yaşayanların, benzeyişi anlamındadır. “Üç arkadaş” adlı büyük hikâyesinde ise Orhan Kemal, daha çok Steinbeck’ i andırır. Çukurova’ nın, toprak münasebetleri, muhacir işçi hareketleri, bir bakıma Steinbeck’ in Kaliforniya sını andırmaz mı ki?”
Netice de kendi toprağını iyi bilen işlemesini de o derece iyi yapacaktır.

Kendi toprağında babasının izinden benim değil sizin, bu toplumun hediyesi Orhan Kemal, diyerek çabalayan yaşatmak için canla başla uğraşan oğlu Işık Ötünç ile anma gününde Muhalif için kısa bir söyleşi gerçekleştirdik. Ortam çok kalabalık olduğu için biraz doğaçlama oldu ama doğallık her zaman iyidir. 

Orhan Kemal Müze Evinin hemen altında yer alan kafede hem kitap imzaladı, hem dostlarla sohbet etti hem bizimle söyleşi yaptı.
Unutanlar için hatırlatalım istedik, bu koca çınarı.

ORHAN KEMAL MÜZE EVİ, kitapları ve oğlunun ağzından dinleyebileceğiniz en özel anılarla kitapseverleri her zaman bekliyor.
Yaşasın güzel yürekli yazarlarımız.
Sözümüzü Orhan Kemal’in sözü ile bitirelim.
-Yel kayadan ne alır?..-


Yorum Yazın