Kınık Demir, 2023 yılında Beykoz Kavacık’ta kullandığı otomobille, Yavuz Selim Öztürk’ün sürdüğü motosiklete çarpmış, motosikletin arkasında bulunan 17 yaşındaki Batın Barlasçeki kazada yere düşerek iç kanama nedeniyle yaşamını yitirmişti. Kazanın ardından gözaltına alınan Kınık Demir, 1 günlük işlemin ardından tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.
Adli Tıp Kurumu’nun bilirkişi raporuna göre kazada asli kusurlu bulunan Kınık Demir, 26 Mayıs'taki duruşmada 4 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırıldı. Ayrıca 2 yıl süreyle ehliyetine el konulmasına karar verildi. Ancak ceza henüz kesinleşmediği için sanığın cezaevine girip girmeyeceği, bir üst mahkemenin kararına bağlı.
Avukatlardan "Masumiyet Karinesi" ve "Ölçülülük" Vurgusu
Kınık Demir’in avukatları Mustafa Tırtır ve Osman Baturhan Dursun, 3 Haziran’da verdikleri dilekçede, yurt dışı çıkış yasağının kaldırılmasını talep etti. Dilekçede, sanığın haftalık imza ve adli kontrol yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirdiği, ailesi ve sosyal yaşantısı nedeniyle kaçma ya da delil karartma riskinin bulunmadığı belirtildi.
“Yasağın fiilen cezalandırma etkisi doğurduğu, masumiyet karinesi ile ölçülülük ilkesine aykırı olduğu” savunulan dilekçede, adli kontrolün tamamen kaldırılması ya da teminat gibi makul bir güvenceyle hafifletilmesi talep edildi.
Mahkeme Reddetti, Kararda Dikkat Çeken Hata
İstanbul Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesi, talebi değerlendirerek yurt dışı çıkış yasağının devamına karar verdi. Ancak mahkeme karar metninde dikkat çeken bir hata yer aldı. Sanığın suçu “taksirle ölüme ve yaralamaya neden olmak” olmasına rağmen, belgede “dolandırıcılık suçundan tutuklu sanık Fatıma Zehra Kınık Demir” ifadesi kullanıldı. Bu açık yazım hatası, kararın dikkat ve özenle hazırlanmadığı yönünde eleştiriler doğurdu.
Kararın kesinleşmesi ve uygulanması, İstanbul Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nin vereceği karara bağlı olarak şekillenecek.