Hatimoğulları'nın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:
Millî Savunma Bakanlığı'nın açıklamasına göre, 12 askerin hayatını kaybettiğini üzüntüyle öğrendik. Yaralılara acil şifalar, hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı diliyorum.
IŞİD saldırısında yaşamını yitiren 33 sosyalist genç anısına yapılan Suruç anması, Türkiye'nin unutmaması gereken bir yüzleşmedir. Ailelerine ve katılan herkese teşekkür ediyorum.
Orman yangınları: Sorumlular kim?
Cudi’den İzmir’e, Bursa’dan Hatay’a ormanlarımız yanıyor. Bakan “elektrik hatları” diyor. Peki o hatları kim özelleştirdi? Denetimsizlik neden? Milletvekillerimiz bu konuda aylardır soru önergeleri verdi, yanıt alamadık.
Geçtiğimiz yıl Çınar-Mazıdağı yangınında olduğu gibi yine önlem alınmadı, kimse istifa etmedi. Bu yangınların sorumlusu ihmaller zinciridir.
Devlet nerede, halk ne yapıyor?
Depremde, selde, yangında yardıma hep halk koşuyor. Devletin görevi nedir? Yurttaş vergisini neden ödüyor? Bu vergiler nereye gidiyor?
Yangın bölgeleri acilen afet bölgesi ilan edilmeli, kapsamlı bir afet programı devreye alınmalıdır.
Barışa İhtiyacım Var: Kadınların sesi
Grup toplantımızı kadınların öncülüğünde gerçekleştiriyoruz. Barış ve demokratik çözüm talebiyle Ankara’ya gelen kadınları selamlıyorum.
Savaşın bedelini biz kadınlar ödüyoruz. Bu yüzden kadın özgürlük mücadelesi, barış mücadelesinin ta kendisidir.
Kürt sorununun çözümü: Meclis devrede olmalı
“Kürt sorununda demokratik çözüm” için Meclis’in sorumluluk alması gerekiyor. Kadınların barış çağrısı duyulmalı, talepleri yerine getirilmelidir.
İstanbul Sözleşmesi ve kadın cinayetleri
İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmenin ardından sadece 2024’te 315 kadın erkekler tarafından öldürüldü.
Barış isteyen kadınlar cezaevinde. Kadın katilleri ise serbest. Bu çifte standart kabul edilemez.
Toplumsal cinsiyet eşitliği hedef alınamaz
Toplumsal cinsiyet kavramı ders kitaplarından çıkarılıyor. Kürt kadınlara özel savaş politikaları yürütülüyor. Onur Yürüyüşü’ne yönelik baskılar nefret suçlarını artırıyor.
Barış silahla değil, adaletle sağlanır
Barış, sadece silahların susması değil; eşitliğin, adaletin, özgürlüğün tesis edilmesidir. Cinsiyetçilik, ayrımcılık, şiddet ortadan kalkmadan barış mümkün değildir.
Küresel krizler, savaş bütçeleri ve Ortadoğu
Dünya yeni bir silahlanma yarışına girdi. NATO’nun GSYH’nin yüzde 5’ini askeri harcamalara ayırma planı, ekmeğimizi küçültüp savaşa yatırım yapma anlamına gelir.
Ortadoğu’daki gerilim, İran’dan Gazze’ye, Suriye’den Irak’a kadar yayılıyor. Bu gidişat bölgeye değil, insanlığa da zarar verir.
Siyasi baskılar ve demokrasi talebi
Demokrasi herkese nefes aldırır. Muhalefet belediyelerine yönelik operasyonlar bitirilmeli, gözaltındaki ve tutuklu belediye başkanları serbest bırakılmalıdır.
Gün, barışı ve ortak yaşamı büyütme günüdür. Adalet, demokrasi ve özgürlük taleplerimizi yükseltmekten vazgeçmeyeceğiz.