İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin grup toplantısında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Dervişoğlu'nun konuşmasında Türkiye’nin mevcut yönetim anlayışına ve adaletsizliğe yönelik eleştiriler öne çıktı.
Dervişoğlu, zirai don olayına dair dikkat çeken bir açıklama yaptı. Türkiye’nin farklı şehirlerini etkileyen zirai donla ilgili olarak, İYİ Parti’nin, iklim kanunu teklifinin geri çekilmesi şartıyla iktidar partisiyle ortak önerge verdiklerini belirtti. Bu strateji, İYİ Parti’nin iklimle ilgili uzun vadeli politikaların geliştirilmesi adına verdiği destekle şekillendi.
Dervişoğlu, Türkiye’deki adaletsizliklerin kimlik ayırt etmediğini vurguladı. Cezaevlerinde tutuklu bulunan isimler arasında Ekrem İmamoğlu, Ümit Özdağ, Can Atalay, Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala’nın bulunduğunu anımsatan Dervişoğlu, “Adaletsizliğe karşı çıkmak için kapımıza dayanmasını bekleyemeyiz” diyerek, haksızlığa karşı daha fazla sessiz kalamayacaklarını ifade etti.
Dervişoğlu, Türkiye’deki yoksulluğun her kimlikten ve her bölgeden insanı etkilediğini belirtti. Yoksullukla mücadele edilmesi gerektiğini savunan Dervişoğlu, “Türk de yoksuldur, Kürt de yoksuldur” ifadelerini kullanarak, toplumda kimlik ayrımı yapılmaksızın her kesimin ekonomik zorluklar yaşadığını belirtti.
İYİ Parti Genel Başkanı, Türkiye’deki kayyum rejimine dikkat çekerek, İstanbul’dan Hakkâri’ye kadar her şehirde kayyumların bulunduğunu söyledi. Dervişoğlu, kayyum rejiminin Türkiye’deki demokrasiyi ve özgürlükleri tehdit ettiğini, her şehrin çocuğunun ve her kesimin tutuklu olduğunu belirterek, “Türkiye tutukludur” diyerek iktidara yönelik sert eleştirilerde bulundu.
Son olarak, Türkiye’nin bereketini kaybettiğini belirten Dervişoğlu, Edirne’den Siirt’e kadar hastanelerde kuyrukların olduğunu ve devletin temel hizmetlerde yetersiz kaldığını dile getirdi. Yoksulluk ve adaletsizlik karşısında halkın mücadele etmesi gerektiğinin altını çizen Dervişoğlu, toplumsal eşitsizliklerin giderilmesi gerektiğini vurguladı.
